Okinava Bilim ve Teknoloji Enstitüsü’nden Aleksandr Miheev, konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Şanslı olduğumuzu düşünüyorum, bu türü sonsuza dek kaybetmedik, hâlbuki bir dizi talih eseri rastlantı olmasaydı, onları kaybederdik. Bu ender varlıkları kurtarmak için elimize ikinci bir şans geçti” diye konuştu.
Latince ‘Dryococelus australis’ diye adlandırılan baston böceklerinin 100 yılı aşkın süredir insanın ilk kurbanları arasında oldukları kabul ediliyordu. 15 santimetre boyunda ve yaklaşık 25 gram ağırlığında olan bu böcekler, Tasmanya Denizi’ndeki Lord Howe adasında yaşıyordu.
BASTON BÖCEKLERİ NEDEN 'YOK OLMUŞTU'?
Böceklerin 1925’teki toplu ölümüne iki neden gösteriliyor. Önce denizcilerin ve ada halkının büyük balıkları yakalamak için yem olarak kullandığı böceklerin kalan kısmının ise 1918’de adanın yakınlarında kaza geçiren bir gemiden kaçan ve adayı istila eden fareler tarafından yok edildiği düşünülüyor.
2001 yılındaysa Pasifik Okyanusu’ndaki tropik adalarda seyahat eden amatör bir dağcı, ‘Ball’s Pyramid’ olarak adlandırılan adalardan birinde Baston Böceklerine çok benzeyen böceklerden oluşan bir koloni keşfetti.
BİLİM İNSANLARI İKİYE BÖLÜNDÜ
Söz konusu keşif bilimcileri ikiye böldü. Araştırmacıların bir kısmı bulunan böceğin ‘Dryococelus australis’ türünün devamı olduğunu ileri sürerken diğer bir kısmı ise buna karşı çıktı.
Miheev ve ekip arkadaşları ise ‘Ball’s Pyramid’te yaşayan böceklerin genom şifresini çözerek ve onu dünya müzelerinde saklanan orijinal Dryococelus australis böceklerinin DNA örnekleriyle karşılaştırarak tartışmaları noktaladı. ‘Ball’s Pyramid’te yaşayan böceklerin geni Dryococelus australis genleriyle sadece yüzde 1’lik bir fark gösterdi ve yaşayan böceklerin soyu tükenmiş kabul edilen böcekler olduğu kesinleşti.
Bilimciler bu keşfin, farelere savaş açan ada yönetimini mücadeleyi hızlandırıp, farelerden kurtulduktan sonra adaya ‘ölen’ böcekleri yeniden kazandırma yolunda motive etmesini umuyor.
