Meta'nın CEO'su Mark Zuckerberg, çocuklarının fotoğrafını sahibi olduğu Instagram'dan paylaştı ama yüzlerini emojilerle kapattı.
Zuckerberg'in bu korumacı tavrı, sosyal medyada gündem oldu. Bazı kullanıcıların fotoğraf altına bu korumacı tavra yönelik sorular yönelttiği görüldü.
Kimi ebeveynler çocuklarının her anını sosyal medyada paylaşıp, onların mahremiyetini gözetmeden içerik üretiyor. Peki, çocuklara ilişkin paylaşımların oluşturabileceği tehditler neler?
Bu paylaşımı ve çocukların yüzleri açık bir şekilde sosyal medyada paylaşılmasını Dicle Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Dijital Medya Uzmanı Mehmet Sercan Öğe değerlendirdi.
“ÇOCUKLARIN GELECEĞİ KARARTILIYOR”
Sosyal medya platformlarının devasa bir boyuta ulaşmış durumda olduğunu belirten Öğe, Facebook, Twitter, Instagram, Whatsapp, yeni çıkan Threads uygulamalarının, günlük yaşamda rutin hale geldiğini söyledi.
Sabah uyanıldığında ilk işin Whatsapp’tan gelen mesajlara bakmak olduğunu dile getiren Öğe, “Instagram’dan gelen gönderilere bakmak. Burada ailelerin çocuklarına karşı bir sorumluluğu da var. Nedir bu sorumluluk? Aileler evdeyken, küçük çocuk düşünün babası, annesi gün içinde neler yapıyorsa günün sonunda o çocuk ebeveynlerini izlediği zaman ellerinde telefon gördüğünde o da artık telefona merak duymaya başlayacak. Sırf çocuklar sussun diye telefon veriliyor ama çocukların geleceği karartılıyor bu şekilde” dedi.
Ebeveynlerin, çocuklarının fotoğrafını Instagram, Facebook, Twitter hesaplarından paylaşabildiğine dikkat çeken Öğe, burada çok büyük bir mahremiyet söz konusu olduğuna dikkat çekti.
Bu paylaşımlar yapılırken çocukların mahremiyetlerine dikkat etmek gerektiğinin altını çizen Öğe, “Facebook kurucusu Mark Zuckerberg ne yaptı? Instagram’da bir aile fotoğrafı paylaştı. Bu aile fotoğrafında toplamda üç kızı var, iki tane kızının yüzüne gülen emoji bıraktı. Ne demek bu? Zuckerberg, bir anlamda bize mesaj veriyor. Diyor ki ben çocuklarımın mahremiyetine dikkat eden bir ebeveyn bireyim. Diğer tarafta ne diyor biliyor musunuz? Kendi tasarladığım Facebook ve Instagram'ın gizlilik politikasına güvenmiyorum. Aslında kendisi bunu söylüyor. Yoksa niye çocuklarının yüzünü gizlesin. Demek ki platformun kurucusu bile kendi kurmuş olduğu platforma güvenmiyor” diye konuştu.
“BU ÇOCUKLAR ŞİDDETE MARUZ KALABİLİRLER, CİNSEL İSTİSMARA MARUZ KALABİLİRLER”
“Peki, o güvenmiyorsa biz neden güvenelim” diyen Öğe, “Biz paylaşım yaparken çocuklarımızın yüzünü niye açık bir şekilde paylaşıyoruz. Bu çocuklar yarın öbür gün şiddete maruz kalabilirler, cinsel istismara maruz kalabilirler. Bunların önüne geçmemiz lazım” diye konuştu.
Ne yapılması gerektiğini anlatan Öğe, “Paylaşım yaparken çocuklarımızın yüzünü bulanıklaştırabiliriz, yüzlerine gülen emoji bırakabiliriz veya en önemlisi ebeveynler bir sosyal medyada çocuklarının fotoğrafını paylaşacaklarsa muhakkak hesaplarının gizli olmasına, herkese açık olmamasına dikkat etmeleri lazım” şeklinde konuştu.
Öğe, sözlerini şöyle tamamladı:
“Yine aynı şekilde ebeveynler çocuklarının hesabını takip edici yazılımlar var. Çocuklarınızın eline telefon verdiğiniz zaman bu çocukların hangi web sitelerine girdiğini, hangi aramaları yaptığını bunları ilgili yazılımlarla takip edebilirler.”