WebTekno''dan alınan bilgilere göre; bir şehir efsanesi olan "soru işareti sembolü kedilerden ve Antik Mısır’dan geliyor" her ne kadar doğruluğu en az olanı olsa da 3. teori olarak literatürde yer almaya devam ediyor. Kedilerin meraklı haldeyken kuyruklarını soktukları halden esinlenerek oluşturulan işaret bir cihaza dönüştürülmüş ve Antik Mısır döneminde haritalarda bilinmeyen yerleri işaretlemek için kullanılmıştır.
(Bu teoriyi ortaya atanlar aynı zamanda ünlem işaretinin de kedilerin tedirgin olduklarında kuyruklarını dümdüz bir sopa gibi yapmalarından esinlenilerek oluştuğunu iddia etmişlerdir.)
2 teori ise soru işareti sembolünün Latincedeki ‘qvaestio’ kelimesinden türemesidir. Bu teorinin temelleri de Roma’ya dayanıyor. atincedeki ‘qvaestio’ kelimesinden türüyor ve bu kelime de ‘soru’ anlamına geliyor.
Bu kelime, Orta Çağ’da öğretmenler tarafından ‘qo’ şeklinde kısaltılırmış. Bu şekilde kısaltıla kısaltıla ‘o’ harfi, ‘q’ harfinin altına geçmiş ve evrilerek günümüzdeki ‘?’ sembolü ortaya çıkmış.
3. teori ise dilbilimciler tarafından en çok kabul gören hikâye, York’lu Alcuin’in hikayesidir. Alcuin, 8. yüzyıl İngiltere’sinde yaşamış bir akademisyendi ve Cherlamange’nin kendisinden onun mahkemesine bir katılım daveti almıştı. Alcuin bu teklifi tereddüt etmeden kabul edip Fransa’ya gitti. Fransa’dayken Alcuin, sayısız şiir ve kitap yazdı.
Alcuin’in şiir ve kitap yazdığı bu zaman zarfında yazılı metinlerde noktalama işaretlerine duyulan ihtiyaç daha da belirgin hale gelmişti zira kitaplar artık sadece rahipler tarafından halka karşı sesli olarak değil, kendi başlarınayken de okunur hale gelmişti. Nerede duraklamaları gerektiğini ve nerede soruya vurgu yapıldığını bilmeden rahiplerin okudukları şeyi anlamaları çok zor hâle gelmişti.
Bu soruna çözüm bulmak adına Alcuin, bir cümlenin sonuna getirilen ve cümlenin vurgusunu belirleyen ‘punctus interrogativus’ sembolünü yarattı. Sembolün kendisi, eski Roma noktalarından birinin üzerinde yer alan bir dalga işaretiydi. Noktanın üzerindeki bu süsleme (yani günümüzdeki soru işareti), Paris’teki akademisyenlerin noktalama işaretlerini standart hâle getirmesine sebep oldu.
Sadece soru cümlelerinde kullanmak için Alcuin’in ‘punctus interrogativus’ sembolünü seçtiler. 17. yüzyılda matbaa ortaya çıktı ve soru işareti sembolü tüm Batı ülkelerinde evrensel bir sembol olarak kullanılmaya başlandı. Arap dünyası soru işaretiyle ilk defa tanıştıklarında, sağdan sola yazdıkları için soru işaretinin yönünü yatay olarak ters çevirdiler. İspanyollar ise ters çevirerek cümlelerinin başında da kullanmaya başladılar.
İSPANYOLCADA SORU İŞARETİ NEDEN TERS OLARAK DA KULLANILIR?
İspanyolcada bir cümlenin içerisindeki kelimeleri değiştirmeden sadece noktalamalarla o cümleyi normal, ünlem veya soru cümlesi haline getirebiliyorsunuz. Bu da yazılı durumlarda vurguyu daha iyi yapmanıza sağlıyor. Örneğin:
Este es mi perro. (Bu benim köpeğim.) (Normal)
¡Este es mi perro! (Bu benim köpeğim!) (Kızgın)
¿Este es mi perro? (Bu benim köpeğim mi?) (Şaşkın-Soru)
Türkçede bu tarz durumları yazılı olarak belirtmek için cümleye açıklama eklememiz gerekiyor. Örneğin:
Burak, ‘bu benim köpeğim’ dedi.
Burak, ‘Bu benim köpeğim!’ diye kızdı.
Burak, ‘Bu benim köpeğim mi?’ diye sordu.