Osman Kavala'yı terk eden dava arkadaşı iş adamlarını Soner Yalçın açıkladı. Kurtlukta düşeni yerlermiş

Osman Kavala'yı terk eden dava arkadaşı iş adamlarını Soner Yalçın açıkladı. Kurtlukta düşeni yerlermiş

kurtlukta düşeni yerlermiş. Soner Yalçın Osman Kavala'yı terk eden dava arkadaşı iş adamlarını açıkladı. Gazeteci Soner Yalçın "Osman Kavala ile kırk yıldır “Yeni Türkiye'yi/Yeni Kapitalizmi” inşa etme cephesindeki “dava arkadaşları” nerede?" diye sorarak müthiş bir analiz yayınladı.

Gazeteci Soner Yalçın''ın Sözcü''deki bugünkü köşesinde Gezi davasında "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan müebbet hapse çarptırılan iş insanı Osman Kavala''yla ilgili yazdığı yazı dikkat çekti. 

Meselenin sadece Osman Kavala olmadığına dikkat çeken Soner Yalçın iş insanlarına "Hepiniz oradaydınız" notunu düştüğü yazısında "Bu yargı garabetine karşı sesleri niçin hiç çıkmıyor" diye sordu.

İşte Soner Yalçın''ın bugünkü yazısı;

"Hepiniz oradaydınız.

Gezi Parkı''ndan bahsetmiyorum.

Otuz-kırk yıl öncesinin “Yeni Türkiye” inşasından söz ediyorum.

Sözde tabuları yıkıyordunuz.

Sözde düşünce kalıplarını yıkıyordunuz.

Sözde Cumhuriyet''in enkazı kaldırıyordunuz.

Sözde devrim yapıyordunuz. İhtilalin lideri ise Turgut Özal''dı.

Yokluklar, kuyruklar, yoksullar dönemi sona erecekti.

Yaşam tarzları değişecekti. Azla yetinme, kıt kanaat geçinmek dönemi bitecekti; herkes, bolca harcayan tüketici olacaktı…

İşe kendinizden başladınız, profilinizi değiştirdiniz.

Evet, iş adamlarından bahsediyorum…

1970''ler işçi eylemlerinden doğan “merhametsiz komprador patron” imajını basın desteğiyle yok ettiler:

Onlar, “tacir” değil, “işadamı” idi…

Onlar, “emekçiyi sömüren kurnaz tüccar” değildi…

Onlar, -üniversiteler tarafından fahri doktora verilen- çağın bilge insanları/ entelektüelleri idi…

★★★

“Yeni Türkiye''yi” inşa eden, “fikir insanı-demokrat” gibi yeni imajlı iş adamlarının tek derdi para kazanmak değildi. Topluma “rol model” olacaktılar…

“Demokrasi” diyorlardı.

“İnsan hakları” diyorlardı.

“Sivil toplum” diyorlardı.

“Özelleştirme” diyorlardı.

“İthalat” diyorlardı.

Kuşkusuz aslında “neoliberalizm” diyorlardı.  Bu acımasız rejimi “topluma karşı sorumluluk” diye anlattılar.

Gazete vitrinindeki “kanaat önderi” iş adamlarının çoğu sosyal demokrattı ve “topluma katkı sunmayı” amaçlıyorlardı! (Keza: O dönem “sosyalist” olmak da sadece iş adamlarına özgüydü; “ötekinin” sosyalist olması suçtu!)

Neler yapmadılar ki:

“Yeni Demokrasi Hareketi” diye parti kurup siyasete girdiler.

TESEV gibi vakıflar, dernekler kurdular.

Seminerler düzenlediler. Yurt dışından “akil adamlar” çağırdılar.

Kitaplar yazdırdılar, kitapları tercüme ettirdiler. Röportajlar verdiler. (Kültürel hayatı da değiştirmek için kolları sıvadılar. Gündelik yaşam Amerikanlaştırdılar! “Yuppi” gibi terimler çıktı. Örneğin: 30 yaşından önce yılda en az beş milyon dolar kazanan genç kuşak Türklerin ABD''de bulunan Young Presidents Organization gibi örgütlere üyelikleri olmazsa olmazdı! Alarko İstikbal Kulübü gibi bizde de benzerleri kurulmaya başlandı. İşadamı nasıl giyinir, nasıl yemek yer, ortamlarda nasıl bilgi satılır gibi dersler verildi! Türkiye Genç İş adamları derneği kuruldu. Vs. Vs.)

Sonuçta:

İş adamlarının başını çektiği “Batıcı cemaat” Türkiye''yi ekonomi, siyasi ve kültürel olarak dönüştürüp ucube sistem yarattı!

Kimdi bu iş adamları isimlerini yazmama gerek var mı? Hepsini tanıyorsunuz.

Sadece birinin adını yazayım, Osman Kavala…

★★★

Beş gün önce…

Gezi Parkı Davası''nda “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan Osman Kavala için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası onandı.

Bu köşede defalarca yazdım; Osman Kavala ile görüşlerimiz farklıdır ancak şunu yazmama engel değildir bu ayrım:

Osman Kavala suçsuzdur. Yargı kararı yanlıştır, adaletsizdir.

Ancak. Yazımın konusu bu değildir.

Osman Kavala ile kırk yıldır “Yeni Türkiye''yi/Yeni Kapitalizmi” inşa etme cephesindeki “dava arkadaşları” nerededir?

Bu yargı garabetine karşı sesleri niçin hiç çıkmamaktadır?

Biliyorum; duygulardan yoksun vicdansız iş bitirici “yeni piyasa” böyledir: Osman Kavala''ya dönüp bakmazlar; düşene dönüp bakılmaz bu canavar sistemde çünkü… Oysa. Hepsi oradaydı!

Ki sadece Osman Kavala da değil mesele…

1980-1994-2001 ve bugün yaşanılan ekonomik krizin müsebbibi de bu iş adamları değil mi? Özal gibi, Çiller gibi, Erdoğan''a da altın tepside iktidarı sunanlar bunlar değil mi? Yalı toplantılarını unuttuk mu sanıyorlar? Uzatmayayım…

Bırakın Osman Kavala''yı sessizliğe mahkum etmelerini, neoliberalizm eliyle sistemi darmadağın ettiklerinden dolayı bir gün çıkıp özeleştiride bulunamadılar. Türk burjuvazisi korkaktır çünkü!

Bilmiyorlar ki, insan insandan korkmaz, utanır…."

İlgili Haberler