İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret suçundan 4 yıla kadar hapis istemiyle İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan dava 21 Eylül''e ertelendi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu canlı yayında açıklamalar yaptı.
İşte İmamoğlu''nun açıklamalarından önemli başlıklar;
"4 yıla kadar hapsim ve siyasi yasaklı olmam talep edildi. Saydığın ve sayamadığım, çalışma arkadaşlarımın hepsine şükranlarımı sunuyorum.
Yargıyı silah gibi kullanıyorlar
-Uzun zamandır muhalefeti bastırmak için yargıyı silah gibi kullanıyorlar. Kaftancıoğlu''nun da yarın bir davası var. Kılıçdaroğlu''na yapılan linç girişimini normal insnlara yapılanlarla kıyaslıyoruz. Toplumu germek istiyorlar. Siyasi bir avuç insana oy verenlere söylüyorum: Bu yaptıklarını ve yapılanları anlakta güçlük çekiyorum. Siyasi anlamda da mana teşkil etmiyor. Bunu bir intikama çevirerek yargıyı özellikle güveni sarsan siyasi bir kazanımla karşılanamaz.
-Bu arada yargıyı tahküm altını alıyorlar. İktidar ne derse desin. Muhalefet bir şey söylerse uzundan kıyısından hemen suç kavramıyla karşılaşıyor. Onlarca örnek sayabiliriz. İç işleri bakanlığı''nın bana ''ahmak'' demesine yanıt verdim. Sözünü kendisine iade ettim. Burdan yola çıkarak sanki YSK''ya demişim gibi dava açılıyor.
Birilerine her türlü hakaret küfür serbest
-Bunları söylemeye kendilerine hak görüyorlar. ''Söze bakarım söz mü diye adama bakarım adam mı diye'' bunları söyledim.
-Birilerine her türlü hakaret küfür serbest.
-Kendilerine karşı olanları bertaraf etmeye çalışıyorlar.
-Bu halk da çok zeki. Masum insanları sokağa dökmeye kalkıyorlar. İnsanlar yine de kardeşçe sandığa gidecekler. Az kaldı.
-Hala acısını hissetiğiniz İstanbul seçimlerinin üzerinden 3 yıl geçmiş. Hala aynı iftiralara devam ediyorsunuz. Bu inanılır gibi değil.
-Bizi öven Allah''ın kulunu bulamazsınız. ''Yüzlerce terörist vardı'' dediler. Binlerce sandık görevlisi vardı. Bir kişini bile ifadesi alınmadı. Bu kadar itibarsız bir sürecin ülkeye yaşatılması saçma. Bir kişi var. İç İşleri bakanı. Seçim görevini unutup, seçim güvenliğinden sorumlu birinci kişidir. Seçim akşamı bile görevi ihmal edip, Erdoğan''la görüşen bir kişidir. İstanbul seçimlerinin iptali için elinden geleni ardında koymadı.
-İstanbul seçimlerini kaybettiklerinde ağlamış herkesin düşünmesi lazım. Ya bu insan niye ağlar diye düşünmesi lazım.
Önümüzdeki seçimlerde hıçkıra hıçkıra ağlatacağız
-Onlar buranın kendi malı mülkü olduklarını düşünüyorlardı.
-Alıştılar ağlamaya önümüzdeki seçimlerde hıçkıra hıçkıra ağlatacağız.
-Bu mahkemenin açıklaması talihsizliktir. Açılan dava ama İçİşleri bakanıyla benim aramdadır. YSK''yı ve mahkemeyi meşgul etmeyi bıraksınlar. Hala da devam ediyorlar.
-Gönül etik kuralları olan bir mücadele verelim istiyor. Keşke öyle bir alan oluşsa. Ama tek derdiniz ekonomiyi, yolsuzlukları unutturmak.
-Hep birlikte bir seferberlik duygusuyla bu memleketin demokrasiyle, her vatandaşın eşit olduğu huzur ve rahatla çalışmaya devam edeceğiz. Mahkemede ve diğer ortamlarda bulunanlara, İYİ Parti''ye ve destekleyen diğer partilere yürekten teşekkür ediyorum.
-Avrupa Parlamentosu''na şikayet etmedik. İstanbul''da demokrasinin güçlenmesi adına seçimi kazandığımıza vurgu yaptım. Ülkemizi Avrupa Parlamentosu''na övdüm. 150 yılı aşkın demokrasi kültürüne sahip olduğumuzu anlattım."