Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adıyaman'da K2B Konteyner Kent'i ziyaret etti. Erdoğan, konteyner kentte kurulan miting alanında konuşma yaptı.
Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun pervasız ve nefret söylemi kokan açıklamalar yaptığını iddia eden Erdoğan, "CHP Genel Başkanı ne yaparsa yapsın bölücü örgütle, FETÖ'yle, tefecilerle, LGBT'cilerle, emperyalistler ile yol yürüdüğünü gizleyemiyor" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"50 BİN DEPREM ŞEHİDİMİZ VAR"
Cumhurbaşkanlığından yüzde 66'yı geçen oy oranıyla Adıyaman tercihini bizden yana kullandı. Meclis'te de Adıyaman'ın tercihi yine bizden yana oldu. Biz Adıyaman'ı hiçbir hesap gütmeden karşılıksız seviyoruz. Resmi rakama göre, alanda 40 bin katılım var. Aramıza hiçbir engelin girmesine müsaade etmiyoruz.
Bizimle 85 milyon arasında nice bağlar, nice yollar var. Kem gözler bunu göremediler, millete tepeden bakanlar bunu göremediler. 50 bin deprem şehidimiz var. 50 bin deprem şehidimize bu bay bay Kemal'in takımı nasıl baktı? Siz olsanız da olmasanız da bay bay Kemal, devletimiz kardeşlerinin yanındadır. AFAD'ı, Kızılay'ı, bütün imkanlarıyla yanındadır. Ve bundan sonra da yanında olacaktır.
"MAHALLE BASKILARIYLA GENÇLERİ BASKILAYAN KENDİLERİDİR"
CHP zihniyetinin temsilcileri sorunu kendilerinde aramak yerine her seferinde insanımızı suçladı. Bugün de aynısını yapıyorlar. Sandıkta tecelli eden iradeyi kabullenmek yerine insanlarımıza ‘cahil’ diyorlar, ‘oylarını sattılar’ iftirası atıyorlar. Ne dediler? 'Benim oyumla dağdaki çobanın oyu bir mi?' diyerek içlerindeki kini ortaya döktüler.
Sandıktan çıkan tecelliyi kabullenmek yerine insanımıza cahil diyorlar. Gazete manşetlerinden küstah bir şekilde "Milletin karnı tokmuş" diyorlar. Ama bir kez olsun biz nerede yanlış yaptık demiyorlar. Pazar günü ile beraber 16. ve 17. seçimlerini de kaybettiler. Milletten bu kadar şamar yediler ama her seferinde hiçbir şey olmamış gibi pişkince hayatlarına devam ettiler.
İnsanları kutuplaştıran, mahalle baskılarıyla gençlerimizi bastıran kendileridir. Milletimiz bunları kaç defa sandığa gömerse gömsün bu kibirli ve kaba tavırlarından asla vazgeçmiyorlar.
"MİLLETİMİZ, BİR FANİNİN GÖRMEK İSTEDİĞİ HER MAKAMA GETİRDİ"
Siyasetçi demek milletin hizmetkarı demektir. Kardeşlerim milletin desteğini hak edeceksin. Bunun için çalışıp eser ortaya koyacaksın. İnsanlara umut ve güven aşılayacaksın. CHP Genel Başkanı hep aynı şeyleri yapıyor, her defasında farklı sonuçlar bekliyor.
Biz milletimizin derdine derman olmanın yollarını arıyoruz. Biz insanlarımıza güvenli bir gelecek kurmanın çabası içerisindeyiz. Milletimiz bir faninin görmek istediği her türlü makama getirdi.
'Oy yoksa hizmet yok' diyen insanları kutuplaştıran, mahalle baskılarıyla gençlerimizi bastıran kendileridir. Milletimiz bunları kaç defa sandığa gömerse gömsün bu kibirli ve kaba tavırlarından asla vazgeçmiyorlar.
Siyasetçi demek milletin hizmetkarı demektir. Kardeşlerim milletin desteğini hak edeceksin. Bunun için çalışıp eser ortaya koyacaksın. İnsanlara umut ve güven aşılayacaksın. CHP Genel Başkanı hep aynı şeyleri yapıyor, her defasında farklı sonuçlar bekliyor.
Biz milletimizin derdine derman olmanın yollarını arıyoruz. Biz insanlarımıza güvenli bir gelecek kurmanın çabası içerisindeyiz. Milletimiz bir faninin görmek istediği her türlü makama getirdi.
"GİDEN CANLARI GERİ GETİREMESEKDE KAYIPLARI GİDERMEKTE KARARLIYIZ"
Şehrimize görevlendirdiğimiz bakanlarımız, milletvekillerimiz, valilerimiz sahayı hiç boş bırakmadı. Milletimizin derdiyle dertlendiler. İlk günler de bazı eksikler olsa da bunları da halledip hamdolsun şehri yeniden ayağa kaldırmaya başladık. Giden canları geri getiremesek de diğer tüm kayıpları gidermekte kararlıyız.
Evi kullanılamaz hale gelen son vatandaşımızı da evine kavuşturana kadar çalışacağız. Ekim-Kasım gibi kalıcı konutların teslimine başlamaktır. Köy evleri inşası da sürüyor. Deprem bölgesi genelinde 905 bini aşkın çadır ve 112 bini aşkın konteyner kurduk. 13 bine yakın işyerini de faaliyete geçirdik.
"KARANLIK VE ÇİRKİN YÜZÜ ORTAYA ÇIKTI"
Türkiye bir seçimini demokrasi şöleniyle tamamlamıştır. 28 Mayıs'tan umudunu kesen CHP Genel Başkanı'nın daha zehirli dil kullandığını görüyoruz. Pervasız ve nefret söylemi kokan açıklamalarıyla toplumumuzu düşmanlaştırıyor. Düne kadar önüne gelene kalp yapmaktan parmakları nasır bağlamıştı. Bugün ise aynı eliyle masa yumruklamaktan bileği kırılacak.
Seçimden önce taktığı demokrat maskesi düşünce altından tek parti CHP'sinin karanlık ve çirkin yüzü çıktı. Sadece bir günde faşizmin en pespaye haline bıraktı. CHP'nin vesayet ve darbe gölgesinde yürüyen CHP'den farkı olmadığı görüldü. Genel Başkan'ın gerçek bir diktatör heveslisi olduğu anlaşıldı.
"LGBT AK PARTİYE, MHP'YE SIZAMAZ"
CHP Genel Başkanı ne yaparsa yapsın bölücü örgütle, FETÖ'yle, tefecilerle, LGBT'cilerle, emperyalistler ile yol yürüdüğünü gizleyemiyor.
Buradan sesleniyorum; bu CHP LGBT'cidir, HDP LGBT'cidir, İYİ Parti LGBT'cidir. LGBT; AK Parti'ye, MHP'ye, Cumhur İttifakı'na sızamaz. Gazi'nin hatırasına hürmeten bu partiye oy veren kardeşlerimin operasyon aracı haline dönüşmesine rıza göstermeyeceğine inanıyorum.