Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ahmet B. ERCİLASUN
Ahmet B. ERCİLASUN

Siz milletin gözbebeğisiniz!

Siz milletin ordusu, siz milletin askerisiniz. Siz mukaddes bir ocak, siz peygamber ocağısınız.

                Siz Tanrıkut Motun'un demir bir disiplinle kurup geleceğe bıraktığı, alınları nice zaferle taçlanmış şanlı birliklersiniz.

                Siz Malazgirt, Mohaç, Çanakkale, Dumlupınar'sınız. Siz Köl Tigin'siniz, Alpaslan'sınız. Siz Yıldırım, siz Temür Bek'siniz. Siz Fatih, siz Gazi Osman Paşa, siz Mustafa Kemal'siniz.

                Siz yaşayanlardan ibaret değilsiniz. Siz bir şehitler ve gaziler ordususunuz. Siz milletin geleceğisiniz, siz umutsunuz.

                Siz milletin gözbebeğisiniz, siz milletsiniz.

                Fakat...

                Fakat bugün yaşayanlar, bugünün kurmayları, bugünün komutanları! Siz bu ülkede yaşamıyor musunuz? Siz herkesin gördüğünü görmüyor musunuz, herkesin işittiğini işitmiyor musunuz?

                Siz ülkenin nereye götürüldüğünün farkında değil misiniz? Silah arkadaşlarınıza yapılanları da mı görmediniz? Nice arkadaşınızın istikbalinin karartıldığını, hatta nicesinin hayatının söndürüldüğünü de mi görmediniz? "Aldatılarak" bu işleri yaptılar. Onlar aldatıldı, siz de mi aldatıldınız?

                "Aldatılarak" daha neler yaptılar? Oslo'da, Habur'da, İmralı'da aldatıldılar; Dolmabahçe'de aldatıldılar. Ve bu aldanışlar nice askerimizin, nice insanımızın hayatına mal oldu; nice şehitler verdik. Yoksa bunların da mı farkında değilsiniz?

                Bu ülkede yaşamıyor musunuz? Bunların yaptıklarının, bunların söylediklerinin, söylemediklerinin farkında değil misiniz? Atatürk'ün her konuşmasında, âdeta bir vecit hâlinde, âdeta kutsal bir kelimeyi söyler gibi söylediği "Türk" kelimesini telaffuz etmekten nasıl kaçtıklarını görmüyor musunuz? Anayasa'da dahi Türk'e tahammül edemediklerini bilmiyor musunuz? Türk'ü, ancak etnik gruplarla bir araya getirdiklerini bütün millet işitiyor da siz işitmiyor musunuz?

                Siz bunların millî bayramları nasıl geçiştirdiklerini, hatta sudan bahanelerle nasıl kaldırdıklarını da mı görmüyorsunuz? Yoksa siz bu ülkede yaşamıyor musunuz? 

                Siz bunların laikliğe de tahammül edemediklerinin ve bunu açıkça dile getirdiklerinin farkında değil misiniz? Herkesin işittiğini siz işitmediniz mi? Ülkeyi nereye götürdüklerini anlamıyor musunuz? Hangi "tramvay"a bindiklerini, hedeflerinin ne olduğunu bilmiyor musunuz?

                Milleti nasıl gerdiklerini, nasıl bir nefret dili kullandıklarını biz görüyoruz da siz görmüyor musunuz? Siz bu toplumun içinde değil misiniz? Herkesin rahatsız olduğundan siz rahatsız olmuyor musunuz?

                Biz sizin devlet terbiyenizden elbette eminiz. Yasalara aykırı davranmayacağınızdan eminiz. Kanunlara aykırı olmadıkça, verilen talimatları yerine getireceğinizden de eminiz.

                Fakat sevgili komutanlarım!

                Bu bir devlet işi değildi ki... Bu bir yasa emri değildi ki... Bu bir zorunluluk değildi ki... Bunca gerginlik içinde ne işiniz vardı oralarda? Bizi inciteceğinizi, milletin büyük bir kısmını inciteceğinizi düşünmediniz mi?

                Fakat biz sizi yine seviyoruz. Çünkü siz bizim şanlı geçmişimiz, geleceğe dönük ümidimizsiniz. Siz varsanız biz varız. Siz milletin gözbebeğisiniz, siz milletsiniz! 

 

Yazarın Diğer Yazıları