Siz mandacılığı ne zaman ittiniz?
Büyüğümüz(!), Türk Milleti'nin neden kimsenin tehdidine pabuç bırakmayacağını anlatırken, tarihi bir referans verdi ve şöyle haykırdı:
- Türk Milleti mandacılığı 100 yıl önce elinin tersiyle itti!
Doğru;
"Türk Milleti" mandacılığı elinin tersiyle itti; herhangi bir gücün himayesine girmek, sömürgesi olmak yerine "hür yaşamayı" tercih etti ve bu uğurda kaç nesil birden feda etti kendini; kimi seneler mezunu olmayan okullarımız var, göğsümüzü kabartan ve fakat gözlerimizi de yaşartan kahramanlık hikayelerini hepimiz biliyoruz…
Bilmediğimiz;
Siz "mandacılığı" yahut "mandacıların izinden gitmeyi" ne zaman terk ettiniz?
Ya da belki böyle mi sormak gerekli;
Terk ettiniz mi?
***
Zira…
Bugüne kadar siz hep "mandacılığı elinin tersiyle iten Türk Milleti" yerine, bir İngiliz Savaş gemisiyle ülkesini terk etmezden evvel "Umutlarımı Allah'tan sonra İngiltere'ye bağladım" diyebilmiş bir Padişah/Halife'nin tarafında olmayı tercih ettiniz!
Türk Milleti'nin "mandacılığı elinin tersiyle iterek" kurduğu Cumhuriyeti yeri geldiği "zalim", yeri geldi "katil"likte itham edip, "mandacılığı elinin tersiyle iten" vatan kahramanları hakkında idam fermanları çıkaranlarla gururlandınız!
"Mandacılığı elinin tersiyle iten Türk Milleti"nin uğruna Kurtuluş Savaşı verdiği bu devletin bütünlüğünü korumak yerine mandacı "Haçlı Müslümanları"na "ne istedilerse verdiniz"… Prens Sabahattin'in fikirlerini iktidara taşıyıp, ülkeyi bölmeye ve mandacıların elinde olduğu günlerine döndürmeye kalkıştınız!
Mandacılığı savunan, düşman dururken Kuvayı Milliye'yle mücadele eden Teali İslam Cemiyeti'nin kurucusu İskilipli Atıf'a iade-i itibar verdiniz!
"Mandacılığı elinin tersiyle iten Türk Milleti"nin yedi düvelle savaşan fertlerinin boynuna yağlı urgan geçirten Mustafa Sabri adına vakıf açtınız!
İngiliz himayesindeki Şeyh Sait'in heykellerini diktirdiniz, dikilmesini izlediniz!
Etnikçiler, Pontusçular, Taşnakçılarla dil birliği yaptınız; açıldınız, saçıldınız; kanlı hendeklere…
Daha büyük mandacı mı olur; "Keşke Yunan Galip gelseydi" diyen, "fesli meczup" diye anılan, adıyla köşemi kirletmek istemediğim canlı türünü onur etmelere doyamadınız!
"Türk Milleti" doğru diyorsunuz 100 yıl önce mandacılığı elinin tersiyle itti de asıl siz ne zaman ittiniz ki "Türk Milleti"ni cephede yalnız bıraktığınız o mücadelenin hatırasıyla kafa tutar hale geldiniz dünyaya!
***
Yaşasın Amerikan emperyalizmi
Solcu (ya da kendini öyle tanımlıyor)…
Ekonomist (ya da kendini öyle tanımlıyor) …
Ekonomik krizin nasıl aşılabileceğine dair çözüm önerisi:
- ABD'yle barışmamız, İran'a ambargo uygulamamız lazım!
Diğer bir deyişle:
- Yaşasın Amerikan emperyalizmi!
"Teslim ol" diyor yani.
"Tam bağımsız Türkiye" diyen, "Kahrolsun Amerikan emperyalizmi" diyen, "6. Filo defol" diyen 68'liler mezarlarında ters dönmüşlerdir herhalde!
***
SORU-YORUM
Şimdi kim tükürdüğünü yalamış oldu?
Önce Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı'nı değiştirmeye çalışan… Bunu başaramayınca ağzına geleni söyleyerek MHP'yi terk eden… Başka bir siyasi partinin kurucusu olan… Seçim süreci boyunca, MHP'nin de içinde yer aldığı "Cumhur İttifakı"na karşı çalışan… "Parlamenter rejim"i savunduğu için aldığı İYİ Parti oylarıyla milletvekili seçilen Hayati Arkaz mı?
Önce MHP içinde olağanüstü kurultay için imza toplayanları, sonra da İYİ Parti'yi kuran, buraya katılan ve hatta oy verenleri bile "FETÖ"yle ilikilendirmekte beis görmeyen MHP yöneticileri mi?
***
Günün Sözü
"Devlete, ülkeye ve milli çıkarlara muhalefet olmaz…"
Ümit Kocasakal
***
Papaz baydı
1. Dünya Savaşı ne kadar "Bir Sırp gencin Avusturya-Macaristan veliaht prensine suikast düzenlemesi" yüzünden başladıysa, Türkiye de tam o kadar "Brunson yüzünden krize girdi"!
Amerikan pastörün, Sedat Ergin'in Hürriyet'teki köşesinde son birkaç gündür iddianameden yaptığı alıntılarda aleni olan "eylemleri" Türk yasalarına göre "suç" ise bunlardan dolayı yargılanır, bunun üzerinden bir uluslararası kriz yaşanırsa yaşanır o ayrı…
Ama Allah aşkına söyleyin;
MHP Genel Başkanı, özellikle ekonomik koşulların 2019'a kadar sürdürülebilir, taşınabilir olmadığı gerekçesiyle "erken seçim" isterken ortada "papaz" mı vardı?
***
Deniz, bu defa "boşver"
Adı "Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz" dizinin başrol oyuncusunun seyirci desteğine, reyting başarısına, mesleki başarısına rağmen "özel hayat" gibi "göreceli" bir ölçüyle kapı dışarı edilmesi tam "hak hukuk dünyaya hükümdar olur"luk olmuş yani!
Deniz Çakır, "boş verme, oy ver" demeseydi, "oy hırsızlarına" karşı toplumu uyarmayı görev edinmeseydi de diziyle ilişiği kesilir miydi!