​​​​​​​Siz ayakla uğraşın Türkiye kuşatılıyor!

FETÖ ayağında hiçbir şey çıkaramazsınız. Lüzumsuz tartışma. Bunun ölçüsü yok!

Dünya tarihinde belki de hiç görülmeyen bir hâdiseyle karşı karşıyayız. Bütün dünya devletlerine -160 ülkeden bahsediliyor- girmiş ("sızmış" demeliyiz!) bir cemaat yüzünden siyasî ayak tartışması o kadar boş ki... Yok sen ayaksın, yok o ayak! Siz aklınızı mı yitirdiniz? Türkiye'yi ele geçirmek için akıl dışı düzenek kurmuş bir cemaati analiz etmekten aciz tavırlar bize kaybettirir; bir cemaat gider bir cemaat gelir. Aklınızı başınıza toplayın! Cemaat yüzünden şu anda hemen bütün Türkiye halkı zan altında...

Ak Parti siyasî ayaksa, Cemaat'e sempati duymuş, onların "masum" sözlerine kanmış herkes gibi, bu partinin sempatizanları, oy verenleri de zan altındadır. Hepsi içeri tıkılmalıdır!

CHP ikinci büyük parti. Aynı şekilde siyasî ayak ispatına gidiliyorsa, bütün üyeleri, bütün sempatizanları, bütün oy verenleri zan altındadır.

Bu olamayacağına göre, kafa karıştırmayalım, mide bulandırmayalım.

Bütün partilerden üye alınsın, bir karma araştırma grubu kurulsun, siyasî ayak meselesi, bir tarafa bırakılarak kim nasıl suçlanacağının bir sınırı belirlensin.

Siyasi ayağın gereksizliğini, boşluğunu nasıl anlatayım... Koskoca parti yöneticileri, illâ ayak deyip duruyorlar.

Siz darbecilere bakın... "İmam" peşinden gidenleri, emirleri uygulayanları bulun. Asıl mesele budur!

En büyük hata hükûmet edenlerde... Zararı kendilerine dokunduğu için bellemişler bir 17/25 Aralık'ı, bu tarihten sonra FETÖ'cülerle görüşen, konuşan, kapısından geçen kim varsa siyasî ayak odur, diyorlar. Akla ziyan bir izah.

Devlet benim, kanun benim, sınırı, milâdı tayin eden de benim, dersen bunun adını ben koymayayım isterseniz! 17/25 Aralık 2013'te ortaya saçılan bir sürü kaset, iddialar hükûmet edenlere yönelik olunca keyfince sınırlama getiriyorsun, dershanelerine, bankalarına gidenleri, üstelik geriye doğru peşinen suçluyorsun. Kanunen açıksa insanlar ne yapsın!

Hiyerarşik yapıya bakacaksın. "imam" dedikleri adamları bir bir tespit edeceksin... İltisaklarına, suça iştiraklerinin derecesine bakacaksın... Darbe esas; hükûmete cephe açma tarihi değil. Hükûmet edenlerin haklarında birtakım isnatlar varsa, bunlar kumpas kurdular, demek yetmiyor, kendilerini aklamaları gerekiyor. Bahsettik. Bir partinin 10 yöneticisi hakkında çıkarılan kasetler, ses kayıtları yüzünden hepsi istifa etmek mecburiyetinde kaldı. Keza ana muhalefet partisinin genel başkanı, kaset yüzünden genel başkanlığı bıraktı. Hükûmet edenler hakkında bir sürü ses kaydı, bir sürü görüntü ortaya saçıldı, hiç oralı olmadılar. Şimdi bir başka parti kuran kendi partilerinin has adamı, "Yüce Divan kurulsun. Aklanın!" demedi mi?

Kemal Kılıçdaroğlu'nun siyasî ayak saptırmalarına nokta koyacak tespiti:

"FETÖ'nün siyasi ayağı, FETÖ unsurlarını devlete yerleştirme gücüyle ilgili. Örneğin FETÖ unsurlarından biri valiyse, komutansa, rektörse bunları kim atayabilir? FETÖ unsurlarını devletin kılcal damarlarına kim yerleştirebilir? Yerleştiren kişiye biz FETÖ'nün siyasi ayağı diyoruz. Eğer bu konudaki yetki bende olsaydı siyasi ayak ben olurdum ama bu yetki, yürütme organına, hükümete, o dönem hükümetin başı olan Erdoğan'a ait."

Bırakalım şu ayak meselesini... Türkiye kuşatılıyor. Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz olabilmeliyiz.

Önce devleti yönetenler kendilerini hizaya çekmeliler!

dfs-004-001-011.jpg

Yazarın Diğer Yazıları