Geçenlerde Belgrad'ta Sırp liderlerin liderliğinde gerçekleştirilen toplantıda yeni bir Sırp Meclisi kurulmasında büyük ölçüde karar kılındı ve toplantının sonunda bir de deklarasyon yayınlandı.
Sırbistan Cumhurbaşkanı Alexander Vucic konu hakkında yaptığı açıklamada “Bu deklarasyonun dili çok titiz hazırlandı ve esas olarak Kosova'ya odaklanıyor. Bosna'dan ayrılmayı önermiyor. Uluslararası camianın düşüncelerini zorlamak onların alanlarına izinsiz girmek istemiyorum, onlardan sadece bir barışa ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu milyonlarca kez düşünmelerini istiyorum. Sırbistan asla Sırp Cumhuriyetini kaderine terk etmeyecektir. Ricam Dayton Anlaşması zemininde, orada yaşanılan sorunların barışçı diyaloglar ile çözümlenmesidir” dedi. Zentürk’e göre Vucic’in açıklamaları “Sırp milleti olarak böyle bir deklarasyonla ortak bir meclis kurarak artık Yugoslavya'nın o döneminde olduğu gibi bir milli bütünlük içinde sorunlarımızı ele alma kararı aldık. Bunu uygulayacağız. Bütün bu uygulamaları barışçı yapmak istiyoruz” anlamına geliyor.
Bosna'nın Sırp Cumhurbaşkanı Milorad Dodik, toplantıdan önce Petersburg’a giderek Putin ile oldukça samimi pozlar vermiş ve görüşmeden sonra Putin “Biz her zaman Sırp milletinin de özellikle Bosna-Hersek’teki Sırp varlığının arkasındayız” demişti. Ülkemizde çok da fazla gündeme gelmeyen söz konusu görüşme ve açıklamaya dikkat çeken Zentürk, “Rus lideri ve Rusya'nın desteğini arkasına almış bir Milorad Dodik olarak indi Belgrad'a” dedi.
"YENİ BİR STATÜ PEŞİNDEYİZ"
Dodik’in Belgrad'daki toplantı sonrasında yapmış olduğu “Bu deklarasyon, Sırp ulusunun milli çıkarlarını savunmaktır. Dayton Anlaşması maddelerine saygılı yaşadık fakat yakın gelecekte yeni bir statünün belirlenmesi için Sırbistan'ın desteğine ihtiyaç duyacağız” açıklamasını gündemine taşıyan ve Dodik’in açıklamalarını Vucic’inkine göre daha sert olduğunu savunan Zentürk “yani diyor ki Dayton Anlaşması’na bugüne kadar saygı duyduk ama siz bizim kıymetimizi anlayamadınız. Biz yeni bir statünün peşindeyiz. Sırbistan, ağey olarak benim başımın tacıdır”diye konuştu.
Dodik’in açıklamasının devamında sarf ettiği “Hainlik, kötülük, sahtekarlık, sinsilikle, onurlu bir ulusu soykırımcı ilan etmeye çırpınanlarla bir arada yaşamak mümkün değildir” sözlerinin önemine vurgu yapan Zentürk, söz konusu açıklama hakkında “İşte jeopolitik kırılma budur” diye başladığı sözlerinde “Niye? Çünkü Bosna-Hersek'teki Boşnak ve Hırvatlar ve Boşnak Hırvat yönetimi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndaki Srebrenitsa soykırım kararını yani 11 Temmuz'un Uluslararası Srebrenitsa Soykırım ve Soykırım Farkındalık Günü olarak idrak edilmesi kararını, desteklemişlerdir ki bizim artık bunu yapanlarla bir arada yaşama imkanımız yok. Bununla birlikte alacağımız her karar barışçı metotlarla uygulanacaktır” dedi.
"SIRB MİLLİYETÇİLİĞİ BALKANLARIN BELİRLEYİCİ GÜCÜDÜR!"
Sırp milliyetçiliğinin Balkanlarda belirleyici güç olduğunun altını çizen gazeteci, bunun eğer kontrol edilmemesi halinde tıpkı Bosna Savaşı'nda olduğu gibi korkunç sonuçlarla karşılaşabileceğimizi iddia etti. Zentükr ayrıca çetnik denilen Sırp çetelerinin, tarihten bugüne, esasında bir tür faşist yapılanma olduğunu söyledi.
Zentürk sözlerini “Bosna Hersek karışırsa her şeyimiz karışır. Arkadaşlar, gençler, siz o günleri tabii bilmiyorsunuz. Biz de hazırlıksız yakalanmıştı ama özellikle 30 yıl önce orada yaşanılan çok kanlı olaylar hem Türkiye'nin içine hem de Türk dış politikasına olağanüstü yansımaları olan bir kimlik taşıyordu. O yüzden Sırp milliyetçiliğinin bu yeni adımlarını çok dikkatle takip etmekte yarar görürüz” diye sonlandırdı.