Türkiye'de "Sıfır Atık" Hareketi Yaygınlaşıyor: Çevre Dostu Kafelerden, Okullara Yeni Adımlar Atılıyor
Türkiye'de çevre dostu yaşam tarzı giderek daha fazla yaygınlaşıyor. Sıfır atık enerjisiyle çalışan kafe ve restoranlardan, okullarda geri dönüşüm çalışmalarına kadar toplumsal alanlarda bu hareket yoğunluğu hissettiriyor.
Sıfır atık hareketi, atık oluşumunu en az indirgemeyi, doğal kaynakları korumayı ve geri harcamayı teşvik etmeyi amaçlayan bir çevre koruma yaklaşımıdır. Bu felsefede, yalnızca plastik, kağıt ya da metal gibi geri dönüştürülebilir malzemeler değil, tüm kaynaklar daha verimli ve sürdürülebilir bir şekilde çalıştırılır. Türkiye'de bu hareket özellikle son yıllarda yaygınlık kazanıyor.
İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde açılan sıfır atık odalı kafesler, plastik pipet ve kağıt bardak işlemleri tamamen ortadan kaldırılan kullanıcılara sahiplerine duyarlı bir deneyim sunuyor. Bu mekanlarda, yiyecek atakları kompost haline getirilerek tekrar doğaya kazandırılıyor, içeceklerde cam veya çelik pipetler kullanılıyor ve hatta paket servislerinde geri dönüştürülebilir ya da biyolojik olarak çözünebilen ambalajlar tercih ediliyor.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın sıfır atık projesi kapsamındaki okullarda atık azaltma, geri dönüşüm ve doğaya uygun ucuz kullanım konularında çeşitli eğitimler veriliyor. Bu eğitimlerin yanı sıra çok sayıda geri dönüşüm programları ve kompost alanlarında kurularak sıfır tüketim bilinci erken yaşlar kazandırılıyor.
Ayrıca, geri dönüşümden eski yöntemlerle el işleriyle sıfır atık yaklaşımının yaratıcı deneyimleme fırsatı buluyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye'nin çeşitli atık yönetimini düzenleyen sıfır atık uygulamalarına destek veriyor. Türkiye çapında geri dönüşüm oranlarının çoğalmasını, doğal yetişmenin korunmasına ve çevre korumanın sağlanmasına büyük katkı sağlıyor. Yapılan incelemeler, sıfır atık projelerinin mevcut durumda Türkiye'nin aktivitesinin sürdürülebilirlik açısından dünya çapında örnek alınabileceğini gösteriyor.
Sıfır atık hareketi, sadece bir çevre politikası olmayıp bir yaşam tarzı haline dönüşmeye başladı. Türkiye'de giderek daha fazla kurum, işletme ve bireyin bu hareketin bir parçası olarak, gezegenin geleceği için daha sürdürülebilir adımlar atıyor. Çevre bilincinin geliştirilmesiyle sıfır atık hareketinin tüm toplumun iyileştirilmesi ve daha büyük çapta etkili olması bekleniyor.
Uzmanı, sıfır atık hareketinin geri dönüşümü yaygınlaştırarak daha temiz ve yaşanabilir bir dünya hedeflediğini belirtiyor. 2017 yılında %13 olan geri kazanım oranının 2023'te %35'e yükseldiğini ve 2035'te %60'a ulaşmayı hedeflediklerini ifade etti.
BM Kalkınma Programı İcra Direktörü Achim Steiner, sıfır atık çalışmalarının önemli ve ilham verici olduğunu belirterek, Türkiye'nin atık bertarafı tecrübelerinden çok şey öğrendiğini ifade ediyor.
Steiner; Gıda israfının dünya genelinde büyük bir sorun olduğunu ve bu israfın sera gazı salımının %10'unu oluşturduğunu vurguladı.
