Sevişmek deyince...

"Sevişmek ah ne hoştur yıldızların altında” diyordu radyo, entel arkadaşım başladı “entel takılmaya”:

“Şu şarkıyı bunca yıldır dinlerim ya, sorgulamamışım şarkılara olan derin saygım nedeniyle...
Şimdi dank etti kafama, yahu yıldızların altında sevişmenin nesi hoş olur ki?.. Hani ‘daha romantik olur’ demek istiyor diye düşüneceğim ya, öyle değil, yıldızlara bakılarak, yıldızlı bir gecede ilan-ı aşk edilir, hoş sözler edilir, onu anladık tamam. Adam onu demiyor, yıldızların altında sevişmiş, bu işin çok hoş olduğunu açıklıyor... Şu sevişmeyi bir yana koyalım da, işin ‘yıldızların altında’ bölümünü biraz irdeleyelim. Yıldızların altındaysan, dam yoktur tepende, dışarlak bir yerdesindir. Evet, yıldız olunca yağış olmaz ama ayaz olur kışın yıldızlı geceler, yazın Anadolu’da damlarda yatarlar, yıldızları da seyrederler, acep böyle bir hali mi anlatmakta şarkının söz yazarı, bacada mı sevişmiş yoksa, e o zaman “bacada sevişmek ne hoştur” deseydi ya...”
“Evet dostum, öyle gözüküyor ki, Ömer Bedrettin Uşaklı’nın ve büyük bestecilerimizden Kaptanzade Ali Rıza Beğ’in savunmasını üstleneceğim...”
Şaşkın şaşkın baktı yüzüme, işin o tarafını hiç bilmiyor belli ki. Devam ettim.
“Bir hatırlayalım mı o şarkının sözlerini:
Benim gönlüm sarhoştur
Yıldızların altında
Sevişmek ah ne hoştur
Yıldızların altında
*
Yanmam gönül yansa da
Ecel beni alsa da
Gözlerim kapansa da
Yıldızların altında
*
Mavi nurdan bir ırmak
Gölgede bir salıncak
Bir de ikimiz kalsak
Yıldızların altında
*
Ettiğim âh değildir
Bahtım siyah değildir
Bûse günah değildir
Yıldızların altında

Bu dizeler Ömer Bedrettin Uşaklı’nındır, Uşaklı, yıldızlı bir gecede sevdiği ile bir salıncakta olmayı düşlüyor, ‘mavi nurdan bir ırmak’ imgeliyor ve bir buse almayı diliyor işte bu büyülü ortamda, bunun da günah olmadığını ifade buyuruyor. O’nun sevişme dediği bu, tam bir romantizm. Seninse yıldızların altında ’cinsel ilişki’geliyor belli ki aklına, oradan yola çıkınca da saçmalamaya başlıyorsun. Ama sen de haklısın son yıllarda “sevişme” deyince senin aklına gelen geliyor çoğu kimsenin aklına. Bırak medyayı, birçok edebi eserde de ‘sevişmeden’ o kastediliyor.”
Gönül’lü hoyratlar
Sevmenin gönül boyutu var ki, bugün o da ihmal edilir oldu, üç adet gönül’lü hoyratımı sunarak, söze yekûn vuralım:

Albeni
Büyüledi albeni
Gözüne girdim ise
Gönlüne de al beni
*
Yoksunmuş
Sevmelerden yoksunmuş
Gözümün gönlü kırık
Gözlerime yok sunmuş
*
Gün demine
Seherin gün demine
Gün vurur, neler düşer
Gönlümün gündemine

Yazarın Diğer Yazıları