Sessizliğin sesini dinlemeyi bilirsen...
Kimle konuşsam sanki başka kimsenin bilmediği bir sırmış gibi kulağıma fısıldıyor:
- Garip bir sessizlik var!
15 gündür yollardayım; farklı ruh iklimleriyle muhatap oluyorum. Son 2 gün artık; kapatayım telefonu uzun ve derin bir uykuya dalayım yok. 7-24 irtibatı koparmıyoruz; "son durum" bildirimlerine harcadığımız mesai yazıya harcadığımızı katlar hale geldi.
Ve evet, herkesin dediği gibi bir sessizlik var. Ama "garip" değil söylendiği kadar.
Sessizlik var çünkü insanlar korkuyorlar.
Gaziantep'te Ümit Özdağ anlattı; duyan vardır basına da yansıdı. Özdağ, Medya Platformu Derneği'nin ödül töreninde AKP'nin Gaziantep'i Suriyelileştiren dış politikasını eleştirince, şehrin AKP'li Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Özdağ'a tepki gösterip salonu terk etmiş. Buraya kadarı artık memleketin "rutin"i... İlginç olan sonrası:
Şahin kaçar gibi gidince, ödülleri vermek görevi Özdağ'a kalmış. Ödül alanların çoğunun AKP'li iş adamları olduğunu ve bu iş adamlarının ödül takdimi sırasında kulağına eğilip yaptığı o eleştirel konuşmadan dolayı kendisine "sessizce" teşekkür ettiğini söylüyor Özdağ.
AKP'li olmak kurtarmaya yetmiyor artık iş adamlarını. Gaziantepli bir iş adamı, iş yaptığı kimseleri, iş yaptığı şehirde misafir edemez hale geldi. Yerli-yabancı kiminle olursa olsun bütün iş toplantıları İstanbul'a kaydı. Bu sadece o iş adamını zora sokmuyor aynı zamanda şehirdeki otel sahiplerine de kaybettiriyor, esnafa da kaybettiriyor, kültür turizmi patlayacak diye yatırım yapan ama bombadan başka bir şey patlamaz olunca batan girişimciye de kaybettiriyor...
Önceliği ticaret olan bir şehir, sanıyor musunuz ki razı gelir hanesine hep zarar yazan bir siyaset biçimine. Korktukları için sessizler ama asla razı değiller...
Evet sessizlik var çünkü baskı, tehdit, şiddet; sindiriyorlar...
Şu son bir haftada çeşitli partilerden -mübalağasız- binlerce kişi katılmış MHP'ye... Sadece Malatya'daki sayı 500'ün üzerinde; zulmün kancasına takılmasınlar diye ilan etmiyorlar. Batan gemi gibi AKP; bir dönem mensup olma ihtiyacı duyanlar hızla terke başladılar ama hedef olmasınlar diye saklıyorlar.
Evet sessizlik var çünkü konuşturmuyorlar.
Önceki gün Adana'da MHP'li Seyfettin Yılmaz'ın bastırdığı broşürü toplattılar. Partili gençleri gözaltına aldılar. Çünkü o broşürde Habur var, Şiwan Perwer ve Barzani'yle Megri Megri var, Dolmabahçe'de PKK'nın siyasi temsilcileriyle mutabakata varıldığının resmi ve bütün bunların neticesi olan dizi dizi şehit cenazeleri var...
Murat Gezici dün son bir ikazda bulundu siyasilere;
"7 Haziran'da seçmen ekonomik vaatler ve ifade özgürlüğü doğrultusunda oy kullandı ama 1 Kasım'da tercihini terör ve iç çatışma ekseninde belirleyecek..."
Terör örgütlerinin nasıl palazlandığını unutturmak istiyorlar.
( Ha bir de oy taşırım ümidiyle kendi seçmenini küstürmeyi göze alanların kulağına küpe, "Toplumun yüzde 84.2'si 'paralel yapı var' diyor. Yüzde 78'i de bu yapıyla mücadeleyi destekliyor..." aynı araştırmaya göre.)
Evet sessizlik var; birilerini çıkaracak birilerini batıracak. Ve siyasi partilerin bu sessizliği sandıkta kendileri lehine bir sessiz güce dönüştürmek için daha 2 koca günleri var. Bir günde nelerin değişebildiğini asla onaylanamayacak bir metotla da olsa gösterdi AKP önceki gün hepimize.
Dün Adana'da MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya bu idrakle "Ne olursunuz" diye adeta yalvardı Adanalılara;
Kalan zamanın her dakikasında çalışın!
Ankara'da Erkan Haberal her yerde; defalarca sözleştik buluşamadık; yetişemedim trafiğine, o derece... Alper Çağrı Yılmaz öyle... Başkentte MHP'nin bütün adayları ilk defa bu kadar yayılmış durumda sahaya; Zuhal Topçu, Hidayet Vahapoğlu, Sultan Gündüz, Şefkat Çetin, Mustafa Mit, Yaşar Yıldırım, Alparslan Sucu... Afyonkarahisar'da Mehmet Parsak 2'nci vekili taşırsa şaşırmam insanüstü performansından sonra... Isparta'da Nuri Okutan öyle.. Hatay'da Mehmet Akif Terzi öyle... Aksaray'da Turan Yaldır öyle... Malatya'da Şinasi Kazancıoğlu, Kocaeli'de Lütfü Türkkan, Edirne'de Gürsel Şimşek sokakta kazandılar; sandığa sahip çıkma oranına bağlı Ankara biletleri... İstanbul'da Mehmet Kılıç kazandı, eğer onların dışında gelişen faktörlerin bedelini ödemek durumunda kalmazlarsa arkasındakilere kazandırdı...
Evet sessizlik var... Ama seçmen gibi sessiz ve derinden çalışan birileri de var seçilmeye aday....
Son dönemin kronik umutsuzlarından biri olarak söylüyorum, hâlâ yakalanabilecek bir umut da var...
AKP'yi de böyle bir sessizlik getirmişti; 13 yıl süren gürültülü bir iktidarın ardından bu sessizlik hayra alamettir; geldikleri gibi gideceklerinin işaretidir belki!