Caner Altan / ANKARA
Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in bir televizyon programında 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi için “Darbenin önlenmesinde bir numaralı kahraman sayın Cumhurbaşkanımızdır. İki numaralı kahraman ise Melih Gökçek’tir” sözlerine TBMM darbeleri araştırma Komisyonu Başkan Vekili, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ sert tepki gösterdi. Gökçek’in 15 Temmuz gecesiyle ilgili 3 farklı ifadesi olduğunu hatırlatan Özdağ “13 saat boyunca bir gecekonduda olduğunu söylüyor. Böyle mi darbeyi durduran 2 numaralı kişi olunuyormuş?” diye sordu?
15 Temmuz darbe girişimiyle mücadelede bir sıralama yapmanın doğru olmayacağını ifade eden Özdağ, Melih Gökçek’in 3 ayrı ifadesinin olduğunu belirtti. Özdağ “Gökçek ne Çankaya Köşkü’nde ne Meclis’te ne de sokaklardaydı. Melih Gökçek vermiş olduğu ilk ifadede ‘Bir gecekonduya sığındım, FETÖ’cüler burayı tespit edince burayı bombaladılar fakat bombalar boş araziye düştü’ dedi. İkinci ifadesinde ‘Bir gecekonduya gittim, 13 saat boyunca Başbakan, Cumhurbaşkanı ile telefon görüşmeleri yaptım’ diye açıkladı. Vermiş olduğu bir başka beyanatta ise ‘Evdeydim oğlum geldi, darbe olduğunu sokağa çıkacağını, şehit veya gazi olma zamanı olduğunu söyledi, ben de evde kaldım’ dedi. Üç ayrı ifadesi olan biriyle karşı karşıyayız. Sokakta da yok. Sokakta ise nerede? AKP Genel Merkezi’nin önünde mi? Külliye’nin önünde mi? Çankaya Köşkü’nün önünde mi? Meclis’in etrafında mı? Benim yeğenim Meclis’e gelirken şehit edildi” dedi.
Melih Gökçek’in Türkiye’de ‘Haydi sokağa çıkın’ diyen ilk kişi benim, Türkiye’de ilk ‘FETÖ’cüleri tükrük ile boğmaya devam tweeti atan benim’ sözlerinin de doğru olmadığını iddia eden Özdağ şöyle devam etti:
“Saat 11’den sonra herkes tweet atar. Başbakan konuştuktan, insanlar sokağa çıktıktan sonra tweet atmak önemli değil. 15 Temmuz FETÖ darbesinin araştırma komisyonuna verdiği ifadede 13 saat boyunca bir gecekonduda olduğunu söylüyor. Böyle mi darbeyi durduran 2 numaralı kişi olunuyormuş? Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başkentini 25 sene yöneten bir insan buna niye tenezzül eder? O gecenin kahramanları Türk Silahlı Kuvvetleri’nde darbecilere karşı çıkanlar, Emniyet’te karşı çıkanlar. Sayın Gökçek özeleştiri yapsın, ben bunların görünen kısmıyla beraber oldum, görünmeyen kısmını da 17-25 Aralık’ta gördüm desin. Görmediyse dershaneler kapatıldığında gördüm, yine görmediyse 15 Temmuz’da gördüm desin. Ondan sonra kendime çeki düzen verdim desin. Melih Gökçek bunu söylüyorsa, HTS kayıtlarını yayınlasın. Bu kayıtlar TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu’nda da vardır”.
Eski Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Melih Gökçek’in “Belediyede hala FETÖ’cüler var” sözlerine tepki gösteren Özdağ, Gökçek’in FETÖ ile arasına mesafe koyamadığı için bu çıkışı yaptığını söyledi. Özdağ, “Kendisi sayın Cumhurbaşkanı bu yapıyla mücadele etmeyi en büyük öncelik olarak belirlerken, dershaneler kapatılırken ya da 17-25 Aralık sonrasında neden mücadele etmedi? Melih Gökçek’i belediye başkanlığından istifaya zorlayanlara da sesleniyorum. Gökçek’in FETÖ ile bağı varsa gözaltına alınmalıydı. Gökçek’in usulsüzlüğü, hukuksuzluğu ve yolsuzluğu varsa müfettişler işlem yapmalı ve savcılık da gereğini yapmalıydı” ifadelerini kullandı.
Selçuk Özdağ’dan Soylu’ya 15 Temmuz Soruları
Dönemin Meclis Darbeleri Araştırma Komisyonu Başkanvekili Özdağ 15 Temmuz gecesi İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun TRT’ye kimin talimatıyla gittiğini de sordu. Özdağ, “Hep beraber Çankaya Köşkü’ndeydik, Süleyman Soylu benden önce gelmiş. Sayın Soylu Çankaya Köşkü’ne Binali Yıldırım’ın talimatıyla mı geldi yoksa kendi iradesiyle mi gitti? Ben ‘nereye gidiyorsunuz sayın Bakanım’ dediğimde ‘Geliyorum’ yanıtını verdi. TRT’ye gittiğini söylemedi. Sayın Soylu’nun TRT’ye gittiğini neden söylemediğini de açıklaması gerekiyor. Meclis’te o dönem milletvekili olan Prof. Dr. Necdet Ünüvar’ın bir kitabında herkesin 15 Temmuz gecesi ile ilgili beyanatı var fakat Süleyman Soylu’nun beyanatı yok” dedi