Işık Menkul Kıymetler isimli aracı kuruluşun sahipliğinin 17 Haziran 2021 tarihinde o dönem SPK Başkanı olan Ali Fuat Taşkesenlioğlu tarafından Kasım Garipoğlu’nun sahibi olduğu Hollanda merkezli yeni kurulmuş bir şirkete mevzuata ve tebliğe aykırı bir şekilde devrini onayladı.
Genelgeye göre bir tüzel kişi şirketin aracı kuruluş lisans onayı alabilmesi en az üç yıllık bağımsız denetim onaylı mali tabloları ile son beş yıllık noter onaylı bilanço detaylarının sunulması şartken hiçbir faaliyeti olmayan, yurtdışında yeni kurulmuş bir şirkete hassas bir aracı kurum lisans devrinin yangından mal kaçırırcasına onaylanması akıllara ciddi sorular getiriyor.
Cumhuriyet gazetesinden Miyase İlknur’un haberine göre, bu şirketin yetkilerinin yine Ali Fuat Taşkesenlioğlu tarafından geniş yetkili aracı kuruma çevrildiği görülüyor.
250 MİLYON BORÇLANMA İZNİ
İlginçlikler bununla da kalmıyor. Basında çıkan haberler sonrasında Işık Menkul’ün ismi Trive Menkul Kıymetler olarak değiştiriliyor ve yine aynı eski SPK yönetimi tarafından Mart 2022 tarihinde Trive Menkul’e piyasadan 250 milyon TL borçlanma izni veriliyor. Trive Menkul’ün KAP’a bildirilen mali tablolarına bakıldığında borçlanılan bu paraların yine Kasım Garipoğlu’na ait Virgin Adaları Porto Riko gibi yurtdışındaki off-shore şirketlerine borç ya da ödeme adı altında kaydedildikleri görülüyor.
Halka açık 2022 mali tablolarına göre Trive Menkul Kıymetler’in halihazırda devam eden davada ismi geçen şirketi International Finance House’tan “Rebate” (para iadesi) adı altında komisyon aldığı gözüküyor. Bu şirket merkezi Virjin adalarında kurulu bir off-shore şirket. Forex piyasasında faaliyet gösterenlerin çok iyi bildiği üzere “Rebate” adı altında komisyon alınması müşteri pozisyonlarının başka bir Forex şirkete taşınarak paranın orada eritilmesi sonucu mümkün olabilir. Bu işlemin deniz aşırı yapılabilmesi suistimale ve usulsüz para hareketlerine araç olabileceği için dikkatle izlenir ve off-shore bölgelere yönelik bu tür işlemlere izin verilmez.
Bu izinler de tesadüfe bakın ki Taşkesenlioğlu dönemine denk geliyor. Bu dönemde Trive Menkul’ün yalnızca 9 ay içinde bu off-shore şirketten pozisyon kaybı üzerinden 25 milyon TL komisyon aldığı görülüyor. Bu da Trive’ın 100 milyon TL civarında bir pozisyonu bu off-shore şirketine aktarmış olmasının muhtemel olduğunu gösteriyor.
USULE AYKIRI BUHARLAŞMA
Usulsüz işlemler ve bu işlemlere konu giderler bununla da sınırlı değil. Porto Riko’daki off-shore şirket ile Trive’ın türev işlem kontratları yaptığı ve bu sayede yüksek giderler gösterdiği görülüyor. Kendisine ait iki şirket arasında türev işlem yapmanın usulsüz sermaye transferinden başka bir anlama gelmeyeceğini uzmanları bilir. Üstelik bu işlemler vergi cenneti ülkeler ile yapılırsa amacın ne olduğu baştan bellidir. Bundan dolayı bu işlemlerin nasıl onaylandığı büyük soru işareti. Ne tesadüftür ki tüm bu işlemler sonucu oluşan giderler ile şirketin toplam zarar tutarı tam olarak aynı. Özetle usule aykırı işlemler ile ödenmesi gereken vergi buharlaştırılmış.
Çantalar içinde para toplayan ve yurtdışına bu paraları çıkardığı iddia edilen bir anlayış için pek de yadırganmaması gereken operasyonlar ancak olan devletin gelirinde azalmaya ve ülkenin kaynaklarının yurtdışına aktarılmasına neden oluyor.
RÜŞVET GÖLGESİNDE LİSANS
Özetle; yatırımcılardan paralar toplanıyor, bu paralar hiçbir düzenleyici kurumun kabul etmesinin mümkün olmadığı birtakım garipliklerle off-shore’lara aktarılıyor, vergiler sıfırlanıyor. Aynı anda hem piyasadan bavullar içinde yasadışı para toplanıyor bu paraların Garipoğlu tarafından yurtdışına kaçırıldığı iddiası belgeleriyle mahkeme kayıtlarına yansıyor, diğer taraftan Garipoğlu’na rüşvet suçlamalarına konu olmuş Taşkesenlioğlu tarafından lisans izni verilerek Türk müşterilerin bu şirkete yatırım yapmasına izin verilebiliyor.
VERGİ KAÇAĞI OLUŞTURULDU
Internatıonal Finance House şirketine aktarılan tutar ile buna karşılık alınan komisyon arasındaki fark ne tesadüftür ki vergi cenneti Porto Riko’da Kasım Garipoğlu’na ait bir finans şirketinden alınan kredi ile aynı miktar. Yani orada bir şekilde eriyen para Trive’a (Işık Menkul) kredi olarak verilmiş ve bunun karşılığında yüksek faiz gideri yaratılmış. Porto Riko’da bulunan “Finansal Şirketler Komiserliği Ofisi” adlı düzenleyici kuruluşun şeffaflık, kontrol ve benzeri birçok alandaki eksiklikleri nedeniyle ABD merkezli CSBS tarafından akreditasyonunu iptal edilmişti.
Porto Riko’daki şirketten kullanılan bir cepten diğerine kredisi Takasbank’ta müşteri paraları eriyinceye kadar karşılık olarak tutulurken diğer taraftan da faiz giderleri oluşturularak vergi kaçağı oluşturulduğu anlaşılıyor.
SEDAT PEKER, TAŞKESENOĞLU İLE İLGİLİ İDDİALAR ORTAYA ATMIŞTI
Sedat Peker, geçen yıl yaptığı paylaşımlarda Ali Fuat Taşkesenlioğlu hakkında iddialar ortaya atmıştı. Peker, Taşkesenlioğlu'nun "rüşvet karşılığı aldığı 100'e yakın mal varlığı olduğunu, 180 milyon dolarını villası ve iki dairesinde sakladığını" iddia etmişti.
Peker’in yaptığı paylaşımlar şöyle:
"Ali Fuat Taşkesenlioğlu'nun rüşvet karşılığı aldığı 100'e yakın mal varlığı var. Bunların çoğunluğu Nedim Özbek ve Diyarbakırlı olarak bilinen Emin'in üzerinde ancak başka yakınlarının üzerine de yapmış. Başka yakınlarının üzerine yapmış olduğu mallar da var.
"Yüce devletimizin şerefli polislerine samimi ihbarımdır: Ali Fuat Taşkesenlioğlu 180 milyon dolarını Bahçelievler'deki villasında ve Halkalıdaki bir apartmanda olan karşılıklı iki dairesinde saklamaktadır. Bu olaylar basına düşünce paraların büyük bir bölümünü taşıdı.
"Ancak bir bölümünün halen o evlerde olduğunu biliyoruz. Evlerin adresi baz istasyonu kayıtlarından çıkarılabilir."