Ekonominin kötü gidişatını köşesine taşıyan Sözcü yazarı Murat Muratoğlu, TÜİK'in enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın TÜİK'in başına arkadaşını getirdiğini de hatırlatan Muratoğlu, "Bu enflasyonun düşmüş hali… Nasıl düşük çıkıyor peki? Çok basit, veri toplama yöntemi değişti! İstatistik Kurumu bu yılbaşından itibaren ciro bazlı örneklem yöntemine geçti. Bu ne demek? “Arkadaşım, seni kaç enflasyon kurtarır?” diye sorup, onu söylemek! Arkadaşım derken, Berat Albayrak enflasyonu açıklayan kurumun başına arkadaşını getirmişti. Daha samimilerse Berat'çığım da diyebilir tabii ki!" ifadelerini kullandı.
Seçimlerden hemen sonra elektriğe zam geleceğini, bununla ilgili anlaşmaların dahi yapıldığını da söyleyen Muratoğlu, "Seçimden hemen sonra elektriğe zam gelecek. Bunun anlaşması çoktan yapıldı. Elektriğe zam demek yaşama zam demek… Son parayı pulu da harcayan İktidarın mantığı, bari seçim bitene kadar idare etsek… Sonrasında her canlı enflasyonu hissedecek!" diye yazdı.
İşte Muratoğlu'nun 'Enflasyon İnşallaha Maşallaha kaldı' isimli o yazısı:
Yüzde 18.71 gelen mayıs ayı enflasyon rakamları halkımızın bayramını kutladı. Hazine ve Maliye Bakanı, “Enflasyonda düşüş trendi sürüyor. İnşallah, yıl sonunda hedeflediğimiz rakamları tutturacağız” deyip bayram coşkusunu bir kat daha artırdı!
Belli ki işimiz inşallah, maşallaha kaldı. Bu enflasyonu millete başarı olarak anlatmak ve yedirebilmek ayrı bir meziyet olsa gerek…
Sahi fiyat artışlarını kime şikayet edecektik? Zabıtayı mı arayacaktık? Zam yapan devletse ne yapacaktık?
Peki dersen ki kim inanıyor? Kimsenin inanmadığı rakamların açıklanması için devlet vergilerimizle birilerine maaş ödüyor. Madem parasını veriyoruz, açıklasınlar tabii…
Bu enflasyonun düşmüş hali… Nasıl düşük çıkıyor peki? Çok basit, veri toplama yöntemi değişti! İstatistik Kurumu bu yılbaşından itibaren ciro bazlı örneklem yöntemine geçti. Bu ne demek? “Arkadaşım, seni kaç enflasyon kurtarır?” diye sorup, onu söylemek!
Arkadaşım derken, Berat Albayrak enflasyonu açıklayan kurumun başına arkadaşını getirmişti. Daha samimilerse Berat'çığım da diyebilir tabii ki!
Şöyle anlatayım… İstanbul Ticaret Odası da hesaplıyor bu enflasyonu… Onun gıda enflasyonu mayısta yüzde 1.39 artıyor. Devletin İstatistik Kurumu hesaplıyor, aynı gıda fiyatları onda yüzde 1.18 düşmüş çıkıyor. Artık nereden alışveriş yapıyorsa neden bizden gizliyor?
Tüm süt ürünleri bir ayda yüzde 20 zamlanmış. Oysa yıllık enflasyon artışı yüzde 18.71'de kalmış! Hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler olmuş. YSK karar alsa, şu enflasyon bir daha mı hesaplasa?
Zira bu zamlardan İktidar hariç herkes sorumlu! Bilmiyorlar mı arz-talep kanununu? Üretim az ise fiyat artar. Üretim artarsa fiyat düşer. Anlaması çok da zor değil!
Üretim artıyor mu? Hayır! Fiyatlar nasıl artmıyor? Şöyle ki; ülke küçülüyor, tüketim düşüyor. Millet alışveriş yapacak parayı bulamıyor. Yapılan üretim fazla bile geliyor.
Tabii yine de ufak tefek pürüzler yok değil bu denklemde. Bu açıklanan tüketicinin, senin, benim, çarşı, pazar fiyatlarıyla hesaplanan enflasyon. Bir de bunun değişik modeli var. Üreticinin enflasyonu.
Üretici fiyatlarında açıklanan artış ne kadar? Yüzde 28.71 açıklandı. Arada yüzde 10 fark var. Bu duruma göre üretici zararına satış yapıyor. Sevabına satıyor. Hobi olarak üretiyor, zevk için kredi alıyor.
Merkez Bankası'nın bu yıl için açıkladığı hedef neydi? Yüzde 5… Neremle gülsem bilemedim şimdi! Açıklanan enflasyon gerçeğinin törpülenmiş hali… Durmuyor yılanoğlu…
Seçimden hemen sonra elektriğe zam gelecek. Bunun anlaşması çoktan yapıldı. Elektriğe zam demek yaşama zam demek… Son parayı pulu da harcayan İktidarın mantığı, bari seçim bitene kadar idare etsek… Sonrasında her canlı enflasyonu hissedecek!