Sözcü yazarı ekonomist Murat Muratoğlu, benzin zammını ti'ye alarak "Adamlar yol yaptı, köprü yaptı, tünel yaptı… Bedava mı? Bütün parayı benzine verince neyle geçeceksin o köprüden, tünelden?" dedi.
İşte Muratoğlu'nun yazısı:
Görüyorsunuz değil mi? Hükümet kaç defa söyledi, İstanbul seçimleri “Beka sorunudur” dedi. Buyrun işte ne oldu?
İmamoğlu kazandıktan sonra icraatlarıyla yavaşlayan ekonomi yüzünden biricik hükümetimiz benzine 27 kuruş birden zam yapmak zorunda kaldı.
“Ne alakası var” demeyin. Hiçbir şey olmadıysa bile mutlaka bir şeyler oldu ki, tek kalemde yüzde 4 artırıldı. Sahi dolar düşünce benzin fiyatı da düşmüyor muydu?
Arada petrol fiyatları yükseldi.
Seçim öncesi yansıtılmayan zamları şimdi pompalıyorlar. Geçen ay benzine zam gelse, pompa fiyatı 7 lirayı geçse fark sadece 800 bin kişide kalır mıydı?
Benzine 27 kuruş zam gelince “Ben hep 50 liralık alıyorum” esprisini kasan arkadaşlara “2008 yılında 50 liraya 18 litre benzin alıyordun, 2019 yılında 50 liraya, 7 litre benzin alıyorsun” dersek anlarlar mı acaba?
Avrupa'nın en ucuz benzin fiyatına sahip ülkelerden biri Türkiye… Zira benzini Euro'ya çeviriyorsan bir zahmet asgari ücreti de Euro'ya çevireceksin. Ya da “Benzin pahalı değil, siz fakirsiniz” diyeceksin.
Türkiye'de asgari ücretli ne alıyor? Ayda 315 Euro… Benzinin litresi ne kadar? Güncel fiyatlarla 1.10 Euro… Ne kadar benzin alabilir? Döviz kurları geldi geriye… Dövizin bastırıldığı, vergiye aylardır sübvansiyon uygulandığı ortamda bile alabildiği yaklaşık 286 litre…
Avrupa'nın en pahalı benzini nerede? Norveç'te… Litresi 2.05 Euro… Ülkede asgari ücret yok. En vasıfsız, yoldan çevireceğin işçinin saatlik kazancı 18 Euro…
Aylık 3240 Euro'ya denk gelir ki; 1580 litre benzin alınır. İsterlerse benzinle yıkanır. Ayda ortalama kişi başı 5200 Euro kazanıyorlar, kim karışır?
O benzini koyduğun otomobilin ÖTV, KDV, MTV, ÖTV'nin KDV'si, tescil, harç, TRT payı gibi vergilerine hiç değinmiyorum. “Bir araç kendine alırken, bir tane de devlete alıyorsun” deyip geçiyorum.
Şaka gibi ama artık araç kullanmak bildiğin lükse kaçmak… Adamlar yol yaptı, köprü yaptı, tünel yaptı… Bedava mı? Bütün parayı benzine verince neyle geçeceksin o köprüden, tünelden?
Akaryakıt ve araç satışından alınan vergi, ülke bütçesinin en büyük gelirleri…Maazallah günün birinde vatandaş “edepsizlik” yapacak, bir hafta araç kullanmayacak, bütçe açığı iyice artacak.
Neyse ki başkanlık sistemine cep telefonları gibi güncelleme geliyor. Bakanlık sayıları artırılıyor. İyi de yeni bakanlık demek, yeni ödenek demek! Nereden ödenecek?
Öyle benzine, motorine, elektriğe, çaya, şekere zam yapmakla şahlanmaz Türkiye… Fazlası gerekli… Öyle bir ayarladılar ki sistemi, ne yapsan enflasyona yansımıyor ki!
Sizi şöyle içeriye alalım… Milli birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımız olan şu günlerde dış mihraklara atılmış bir tokat olan bu zamların doya doya tadını çıkartın.