Birleşik Metal İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’na (MESS) arasında 5 farklı işletmeye bağlı 11 fabrikadan uyuşmazlığın çözülemediği tek iş yeri olan Kocaeli Çayırova’daki Schneider Enerji işçileri, Cumhurbaşkanlığı’nın erteleme kararına rağmen grev pankartını astı. Schneider Enerji İşyeri Baştemsilcisi Savaş Sümbül, “Haklı taleplerimizin yerine gelmesi için işçi sınıfının bir nebze olsun enflasyon altında ezilmemesi, alım gücünün yüksek olması için, girmiş olduğu bu yolda taleplerimiz karşılanana kadar grevimize devam edeceğiz, yasakları tanımıyoruz” dedi.
ANKA''da yer alan habere göre, Birleşik Metal İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’na (MESS) arasında 5 farklı işletmeye bağlı 11 fabrikadan uyuşmazlığın çözülemediği tek iş yeri olan Kocaeli Çayırova’daki Schneider Enerji işçileri, Cumhurbaşkanlığı’nın erteleme kararına rağmen grev pankartını astı. Schneider Enerji İşyeri Baştemsilcisi Savaş Sümbül, “Haklı taleplerimizin yerine gelmesi için işçi sınıfının bir nebze olsun enflasyon altında ezilmemesi, alım gücünün yüksek olması için, girmiş olduğu bu yolda taleplerimiz karşılanana kadar grevimize devam edeceğiz, yasakları tanımıyoruz” dedi.
Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’na (MESS) üye 11 fabrikada çalışan işçiler, üyesi oldukları sendikalarda grup toplu sözleşmesi görüşmelerinde ek zam talep etmişti. 4 Ocak’ta uyarı eylemlerine başlayan Birleşik Metal İş Sendikası üyesi işçiler, taleplerinin karşılanmaması üzerine 23 Ocak’ta greve çıkmıştı.
Birleşik Metal İş Sendikası ile MESS arasında 5 farklı işletmeye bağlı 11 fabrikadan uyuşmazlığın çözülemediği tek iş yeri olan Kocaeli Çayırova’da bulunan Green Transfo Energy (Schneider Enerji) 344 işçinin grev kararını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “milli güvenliği bozduğu” gerekçesiyle 60 gün erteledi. Erdoğan’ın bu kararı ile AKP iktidarında 20 yılda 20 grev yasaklanmış oldu. Ancak işçiler, erteleme kararına rağmen grevi sürdürme kararı aldı.
Schneider Enerji İşyeri Baştemsilcisi Savaş Sümbül, grev yasağına ilişkin ANKA Haber Ajansı''na şunları söyledi:
“BİZ BU GREVE ÇIKARKEN TÜM HAKLARIMIZI, İŞÇİ SINIFININ HAKLARINI SAVUNMAK ADINA ÇIKTIK”
“Kamuoyunun da bildiği üzere dört aydır sürdürdüğümüz toplu iş sözleşmemizin sonunda taraflarla anlaşma sağlanamadığı için 23 Ocak itibarıyla greve çıktık. Biz bu greve çıkarken tüm haklarımızı, işçi sınıfının haklarını savunmak adına çıktık. Sadece kendimiz için değil, tüm işçi sınıfının haklarını savunmak üzere yaptığımız bir grevdi bu. Grevler, işçilerin okullarıdır; grevlere biz çok iyi hazırlandık. Grevimizin her türlü durumda hükümet tarafından yasaklanacağını bekliyorduk ama biz bundan bir ay önce Bekaert işçilerinin direnişte sergilediği grevin yasaklanmasına rağmen yasağı tanımadan 18 günlük grev sonucunda anlaşmaya varılıp, büyük bir başarıya imza attıklarını gördük. Yine Birleşik Metal-İş Sendikası çatısı altında örgütlü olan Schneider Enerji işçileri de bu süreçte onurlu mücadelelerini sürdürmek üzere grevi devam ettiriyor.
“SCHNEİDER İŞÇİLERİ OLARAK BU YASAĞI TANIMIYORUZ”
Dün gece itibarıyla siyasi iktidarın grevimizi yasaklamasından sonra fabrikamızın tüm işçileri bu yasağa rağmen grev ateşinin etrafında toplanıp büyük bir sesle, büyük bir güçle Birleşik Metal-İş Sendikası’nın örgütlü üyeleri olarak Cumhurbaşkanı’nın almış olduğu bu kararı asla tanımadığımızı ve yasağı hiçbir zaman tanımadığımızı ifade ediyoruz. Schneider işçileri olarak bu yasağı tanımıyoruz. Biz grevimizi, haklı taleplerimizin yerine gelmesi için işçi sınıfının bir nebze olsun enflasyon altında ezilmemesi, alım gücünün yüksek olması için, girmiş olduğu bu yolda taleplerimiz karşılanana kadar grevimize devam edeceğiz, yasağı tanımıyoruz.”
“İŞVERENLER DİLEDİKLERİ DURUMDA, İSTEDİKLERİ ZAMAN CUMHURBAŞKANI’NA GREV ERTELEME KARARNAMESİ YAYINLATMAKTADIR”
MESS in daveti üzerine bugün saat 14.30''da müzakere heyeti ile sözleşme görüşmesi için masaya oturacağını duyuran Birleşik Metal İş Sendikası, grev yasağına ilişkin yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti:
“MESS ile sendikamız arasında 5 farklı işletme ve yaklaşık 2 bin üyemiz adına yürütülen toplu iş sözleşmelerinde uyuşmazlığın çözülemediği tek işyeri olan Green Transfo Energy’de (Schneider Enerji) 23 Ocak Pazartesi günü grev uygulaması başlatılmıştır. Bugün ikinci gününde olan grevimiz üyelerimizin tam katılımıyla devam etmektedir.
Grevin başladığı Green Transfo Energy (Schneider Enerji) ile birlikte MESS üyesi Arıtaş Kriyojenik, Hitachi Enerji, GE Grid ve Schneider Elektrik fabrikalarında eş zamanlı yürüyen görüşmelerde anlaşmalar sağlanarak toplu iş sözleşmeleri imzalanmıştır. Bu dört işletmede ortaya çıkan kazanımlar üyelerimizin büyük memnuniyetiyle karşılanmıştır. Her işletmenin kendi özgün durumu, aralarındaki ücret farklılıkları ve işyeri uygulamalarındaki çeşitlilik Green Transfo Energy işyerindeki uyuşmazlığın çözümünü zorlaştırmış ve grev uygulaması kaçınılmaz olmuştur.
Toplu iş sözleşmelerinde anlaşma kadar grev de olası sonuçtur. Ancak ne işverenler ne de hükümet Anayasal bir hak olan grev uygulamasına tahammül edememektedir. Grev erteleme kararları Cumhurbaşkanı tarafından artık standart bir uygulama haline getirilmiştir. İşverenler diledikleri durumda, istedikleri zaman Cumhurbaşkanı’na grev erteleme kararnamesi yayınlatmaktadır.
“GREV CUMHURBAŞKANI’NIN GREV YASAĞI İLE DEĞİL, SADECE ÜYELERİMİZİN İRADESİ VE TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNİN İMZALANMASIYLA SONA ERECEKTİR”
Sendikamızın işçilerin hak ve çıkarlarını geliştirmek amacıyla başvurduğu grev kararları defalarca ertelenmiştir. Anayasa Mahkemesi bu erteleme kararlarını hukuka aykırı bulmuş, bu konuda iktidarı işçilere tazminat ödemeye mahkûm etmiştir.
Green Transfo Energy grevinden kısa bir süre önce, Bekaert grevimiz de uygulamanın başlayacağı gün Cumhurbaşkanı kararnamesiyle ertelenmiştir. Erteleme kararına rağmen Bekaert’de sendikamız 18 gün grev uygulamasına devam etmiştir. Yasağa rağmen sürdürdüğümüz grev, yapılan anlaşma sonucu işçilerin kazanımlarıyla sonuçlanmıştır.
Bugün de aynısı geçerlidir. Green Transfo Energy grevimiz grev yasağına rağmen devam edecektir. Grev Cumhurbaşkanı’nın grev yasağı ile değil, sadece üyelerimizin iradesi ve toplu iş sözleşmesinin imzalanmasıyla sona erecektir.”
