Türk Silahlı Kuvvetleri'miz, Kuzey Irak ve şimdilerde de Suriye'de teröristlere karşı "amansız" şekilde mücadele verirken, 22. Avrasya Ekonomi Zirvesi, bu yıl 40'tan fazla ülkeden beş yüze yakın devlet adamı, akademisyen, iş ve din insanlarının bir araya gelmesiyle yine dikkatleri çekiyor.
Düzenlenecek oturumlarda; barıştan diyaloga, uluslararası anlaşmazlıklardan teröre konular, teknolojinin artan etkisiyle siyasetin durağan yapısı içinde ele alınırken, akıllı şehirlere yönelen teknolojik bakış, duruş da bu çerçevede gündeme getiriliyor.
Ayrıca 22. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nde interaktif bir çalıştayda gençlerin gelecek ile ilgili düşünceleri, endişeleri, öğrenmek arzuları da değerlendiriliyor.
Bu çalıştayda siyasetçi, akademisyen, dini liderler ve gençler yan yana geliyor.
Aktif Cumhurbaşkanları; KKTC Mustafa Akıncı, Makedonya Gjorge Ivanov, Bosna Hersek Marinko Cavara, ve Bosna Hersek Denis Zvızdıc.
Önceki Cumhurbaşkanları; Arnavutluk Bujar Nishani, Bosna Hersek Mladen Ivanıc, Hırvatistan Stjepan Mesıc, Hırvatistan Ivo Josıpovıc, Karadağ Filip Vujanovıc, Letonya Valdis Zatlers, Moğolistan Elbegdorj Tsakhia, Moldova Petru Lucınschı, Romanya Emil Constantınescu, Slovenya Danilo Turk ve Türkiye Abdullah Gül.
6-7 Şubat'ta yapılacak Avrasya Ekonomi Zirvesi'nin çok kritik bir dönemde toplanması Türkiye'nin konumunu bir kez daha güçlendiriyor ve aynı zamanda hassaslaştırıyor.
Marmara Grubu Vakfı Başkanı Dr. Akkan Suver'in Zirve ile ilgili tespitleri de dikkatleri çekiyor.
"Bir Kuşak-Bir Yol Projesi'ni sadece küresel ekonomik boyutuyla ele almak eksiktir.
Elbette ekonomik tarafı ağırdır.
Refaha katkısı büyük olacaktır. Bundan hiç şüphem yoktur.
Ne var ki, bu proje aynı zamanda çok kültürlülüğe dayanan kültürlerarası bir diyalog projesidir.
Dinleri, dilleri, gelenek ve görenekleri bir araya getiren bir medeniyet projesidir.
Oluşturacağı istikrardan ötürü de bir barış projesidir.
Dolayısıyla İpek Yolu geleceğimizin önemli bir kavşak noktasıdır.
Öte yandan ülkem Türkiye, Marmaray ile, 3. Köprü ile, Bakü-Tiflis-Kars demiryolu ile Demir İpek Yolu'nun orta koridorunu oluşturmaktadır.
Gene Türkiye, Edirne-Kars arasında yüksek hızlı tren yoluyla Pekin-Londra ulaşımında aktör olarak yer almaktadır.
Dolayısıyla bizler 22. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nde ekonomiyi ve enerjiyi İpek Yolu felsefesinin ışığı altında ele alacağız.
Ortak bakış, ortak çıkar, ortak duyarlılık ve ortak talep temelinde gönüllü olarak bir araya gelerek devlet dışında kalan alanlarda etkinlikler gerçekleştiren Marmara Grubu Vakfı, demokrasinin ve serbest piyasa ekonomisinin yaşamasına büyük özen ve dikkat göstermektedir."
Yeri gelmişken, bir sivil toplum kuruluşu için yirmi iki yıl uluslararası bir etkinliği sürdürebilir kılmak hiç de kolay bir olay sayılmaması gerekiyor.
Bir Türk sivil düşünce kuruluşu olarak Marmara Grubu Vakfı bunu başarıyor.
Uluslararası bir düşünce etkinliği olarak dünyada kabul gören Avrasya Ekonomi Zirveleri'nin yirmi ikincisinde Çin, Hindistan gibi yeni küresel aktörlerin jeopolitik yapının değişimini sağlayıp sağlayamayacağını da tartışıyor olması Zirveye bambaşka görüş açısı getiriyor.
22. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nin tanıtım bakımından da önemli bir buluşma merkezi olduğunu kabul etmemiz icap ediyor.
Zira başımızda bulunan terör belasıyla uğraşmamızı; yabancı güçler, ülkemize karşı haksız ve yersiz değerlendirmektedirler.
Gerçekten de, bir karış resmî toprakları bile olmayan ABD ve Rusya gibi ülkelerin şu veya bu şekilde hak iddia etmeleri, sözüm ona hür dünyanın ayıpları arasında yer alıyor.
Dileriz ki; olaylar birbirini takip ederken "haksızlığı da" ortadan kaldırmış bir atmosferin doğmasına neden olurlar.
Nitekim, gerek Kuzey Irak gerek Suriye'de, Türklere karşı gösterilen haksız durum eninde sonunda bütün dünyaya kendi "çirkin yüzünü" ispatlamış bulunuyor.
Emevi Camii'ni olmasa bile, Süleyman Şah Türbesi'ne ziyaret hepimize hak görünüyor.
