Satmak istedikleri TEİAŞ

Cumhurbaşkanlığı Kararı''yla 2 Temmuz''da, Türkiye''nin elektrik şirketi Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi (TEİAŞ) özelleştirme kapsamına alınmıştı.

Karar, Resmî Gazete''de yayımlandı.

Bu kurumumuz, uzman birinin de söylediği gibi adeta enerji sistemimizin "kozmik odası"dır. Bırakın özelleştirmeye açılmasını daha fazla nasıl kamulaştırılabilir diye zorlanması gerekiyor.

Her felaket yaşandığında dış dünyadan örnekler vererek olayların aslında olağan olduğu algısını yaymaya çalışan sayın yetkililer özelleştirmeye çalıştıkları kurumların dış dünyadaki emsallerinden söz etmezler.

Hali hazırda pek çok Batı ülkesinde de elektrik iletimi kamu eliyle bir doğal tekel olarak yönetiliyor.

Ve biliyor musunuz TEİAŞ, 2019 yılında 2,1 milyar TL kâr elde etmişti.

Türkiye''nin en büyük 500 şirketinin sıralandığı Fortune 500 Türkiye Araştırması sonuçlarına göre, TEİAŞ 2020 yılında 14,9 milyar TL''lik ciroyla 500 şirket arasında 26. sırada yer aldı.

2020 yılı bilanço verilerine göre ise, TEİAŞ''ın varlıklarının toplam değeri 27,9 milyar TL.

İYİ Parti Millî Güvenlik Politikaları Başkanı Nuri Okutan TBMM''de, "TEİAŞ''ın her ne kadar başlangıçta yüzde 10''luk bir bölümünün halkı arzı planlanıyor gibi görünüyorsa da asıl hedefin şirketi Sayıştay denetiminden çıkarmak ve değişik modeller zorlanarak özelleştirmek olduğu 20 yıllık tecrübeye istinaden gayet iyi bilinmektedir" uyarısını yaptı.

Sözcü gazetesinden Aytunç Erkin''e açıklama yapan Petrol Mühendisleri Odası Eski Yönetim Kurulu Başkanı ve Enerji Uzmanı Necdet Pamir konuyla ilgili şu değerlendirmeyi yapıyor:

"Elektrik üretiminde kamunun ağırlığı 1984 yılında yüzde 87 iken, 2000 yılında yüzde 60, 2020 yılında ise ne yazık ki sadece yüzde18.7''ye düşürüldü. Sektör, tamamen yerli ve yabancı şirketlerin insafına terk edilmiş durumda. Elektrik üretiminde dışa bağımlılık oranımız, 1984''te yüzde 23 iken, 2020''de yüzde 43.3 oldu. Yandaş şirketlere ''iş yaratmak'' ve ''rant sağlamak'' amacı ile (sadece bu dönemde değil) doğal gaz ve elektrik talep tahminleri abartılmış ve yıllar içinde gereksiz ve çok yüksek bir santral kurulu güç kapasitesi yaratıldı. Bunlar, son on yılların, sektörde hızla yaygınlaşan özelleştirme furyasının kaçınılmaz sonuçlarıdır. TEİAŞ özelleştirmesi gerçekleşirse, elektrik sektörü tamamen yerli-yabancı tekellerin rant sevdasına teslim edilmiş olacak."

2000 yılında Petrol Ofisi özelleştirildi, 2008 yılında PETKİM ve 2005 yılında TÜPRAŞ özelleştirildi. Bu özelleştirmelerin ardından doğal gaz şehir şebekeleri özel şirketlere açıldı. 2008 yılında elektrik dağıtım özelleştirmeleri başladı. TEDAŞ''ın altındaki bölgesel dağıtım şirketlerinin 2013 yılı sonu itibariyle tamamen özelleştirilmesi ile dağıtım faaliyeti tümüyle özel işletmelere bırakıldı. Dağıtım faaliyetini takiben elektriğin perakende satışının da özelleştirilmesi ile elektrik alanında iletim dışındaki tüm faaliyetler özel sektöre bırakıldı.

Devlet elini ayağını çekti yani bu işlerden.

Elimizde kalan sadece TEİAŞ…

Onun için de yapılan açıklamada hisselerin büyük çoğunluğunun devletin elinde olacağı ve çalışan personelin statüsünde hiçbir değişiklik olmayacağı belirtildi.

İnanıyor musunuz?

Yaşadığımız tecrübeler ne yazık ki durumun böyle olmayacağını gösteriyor. Bunu hep birlikte göreceğiz.

Tam da bu noktada bir ihaleden bahsetmek istiyorum…

Hem de 487 milyon TL''lik ihale!

İhale Kayıt no: 2021/379013

TEİAŞ ülke çapındaki elektrik iletim hatlarıyla bölge müdürlüklerine güvenlik amacıyla kuracağı yaklaşık 18 bin kamera ve donanımı için 5 Ağustos''ta bir kamera ihalesi düzenliyor.

İhale şartnamesinde "Yapay Zeka Tabanlı Entegre Güvenlik Kamera (CCTV) Sistemi" ismi verilen bir şart konuluyor. Tabii bu durum ihalenin adrese teslim olduğu iddiası ile KİK''e (Kamu İhale Kurumu) itirazlar yapılıyor.

İtirazlar dikkate alınıyor ve bir zeyilname ile ihale 9 Ağustos tarihine erteleniyor. Yapılan ihalede ise 5 firma katılıyor. Ne enteresandır ki 5 firmadan üçü teklif vermiyor. Yaklaşık bedeli 512 milyon 491 bin TL olarak açıklanan ihaleye kalan 2 katılımcıdan birisi yaklaşık bedelin üzerinde teklif veriyor ve eleniyor.

Bak sen Allah''ın işine..!

Kaldı tek firma. O da yüzde 4,9 kırım ile 487 milyon 179 bin TL teklif veriyor ve ihaleyi alıyor.

Kim bu firma?

Fatih Başçı''nın sahibi olduğu ERUS gruba bağlı ERB Teknoloji ve Bilişim Hizmetleri. Firmanın internet adresinde uzman olduğu alanlar içerisinde "Yangın Alarm Sistemleri, Tarama Sistemleri, TV Sistemleri, Askeri tesis güvenliği, Boru hattı güvenliği vs" gibi konular belirtilmiş.

Millî Saraylar''ın kamera güvenlik sistemi ihalesinin de aralarında olduğu birçok devlet ihalesini kazanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan''ın oğulları Burak ve Bilal Erdoğan''ın arkadaşı Fatih Başçı''nın ismini daha önce yine bir ihale haberi ile hatırlıyoruz.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, İbrahimli Kent Parkı Çevre Düzenleme işi ihalesini önce 19 Ekim 2020 tarihinde yapıyor.

İhalenin yaklaşık maliyeti 29 milyon 327 bin TL.

İhalenin sınır değeri ise 19 milyon 853 bin TL. İhaleye 4 firma katılıyor. Firmalardan biri Başçı''nın şirketi ERB Yapı. Bu şirketin verdiği teklif sınır değerin altında kalıyor. İhale 17 Kasım 2020 tarihinde "yeterli rekabet ortamı oluşmaması" sebebiyle iptal ediliyor. Belediye ihaleyi tekrar 17 Aralık 2020''de yapıyor ve bu kez ihaleyi 24 milyon 398 bin 147 lira bedelle ERB Yapı şirketi alıyor.

İhale Kayıt no: 2019/278555

Yine 2019 yılında Önder İmam Hatipliler Derneği yönetim kurulu üyesi olan Fatih Başçı, Cumhurbaşkanlığı Millî Saraylar İdaresi Başkanlığı''na bağlı Beykoz, Küçüksu ve Ihlamur Kasrı "kamera ve güvenlik sistemi alımı işi" ihalesini 7 milyon 456 bin TL''ye aldı.

TEİAŞ özelleştirmesinden nerelere geldik gördünüz mü?

Dönelim TEİAŞ ihalesine.

Konuştuğum sektör temsilcilerinin belirttiğine göre bahse konu ihale çok daha ucuz rakamlara kurulur dedi. Şartnamede yapay zekanın kamera içerisinde olacak bir modelinden bahsediyor. Bu modelin sadece Güney Kore firması tarafından üretildiği iddia ediliyor. Oysa ağızlarından düşürmedikleri yerli ve millî kurumumuz ASELSAN bu ve benzeri sistemleri üretiyor ve hatta yurt dışına ihraç ediyor.

Başçı''ya ulaşmaya çalıştım ancak başaramadım. Şayet kendisi konu hakkında bir açıklama yapar ise bu köşeden yayınlamaktan zevk duyacağımı belirtirim.

Zira ülkemizin döviz sıkıntısına düşüren "dış güçler" ile mücadele ettiği böylesi bir dönemde bu kadar yüklü bir miktarın Güney Kore''ye gönderilmesi ne anlama geliyor?

Hep birlikte takip edip göreceğiz.

Yazarın Diğer Yazıları