Bu eşsiz projenin arkasında, sanat ve bilim arasındaki bağlantıları keşfetmeyi amaçlayan ünlü besteci ve müzikolog Prof. Dr. Julian Treslove bulunuyor.
Treslove, "Müzik, insanları derinden etkileyen bir sanat formudur. Koku duyusunu da bu deneyime dahil ederek, izleyicilere unutulmaz bir duyusal yolculuk sunmak istedim" diyor. Bu yenilikçi konserler, kokuların müzikle nasıl etkileşime girebileceğini ve izleyicilerin duygusal tepkilerini nasıl değiştirebileceğini araştırmayı amaçlıyor.
Kokunun insan üzerindeki etkileri konusunda yapılan bilimsel araştırmalar, bu projenin temelini oluşturuyor. Harvard Üniversitesi'nden Prof. Dr. Rachel Herz, kokunun beyin üzerinde güçlü bir etkisi olduğunu ve duygusal tepkileri tetikleyebileceğini belirtiyor.
Herz, "Koku, beyindeki limbik sistemle doğrudan etkileşime girer ve bu da duygusal tepkileri ve anıları harekete geçirir. Bu nedenle, kokuların müzikle birleştiği konserler, izleyicilere güçlü ve derinlemesine bir deneyim sunabilir" diyor
Stanford Üniversitesi'nden Prof. Dr. Michael Lee, "Kokulu konserler, müzik ve kokunun birleşimiyle izleyicilere çok boyutlu bir deneyim sunuyor. Bu tür projeler, sanat ve bilim arasındaki sınırları bulanıklaştırarak yeni ve heyecan verici olasılıklar sunar" şeklinde açıklamada bulunuyor.
Bu konserlerde kullanılan teknoloji, özel olarak tasarlanmış koku difüzörleri ile sağlanıyor. Müzikle senkronize çalışan bu difüzörler, belirli anlarda belirli kokuları salarak izleyicilere çok duyusal bir deneyim sunar.
MIT'den Dr. Jane Smith , "Koku difüzörleri, müzikle senkronize çalışarak izleyicilere çok boyutlu bir deneyim sunar. Bu teknoloji, sanatın sınırlarını genişleterek izleyicilere yeni ve unutulmaz deneyimler yaşatır" diyor.
"Kokulu" konserler, sanatseverler arasında büyük bir ilgi ve beğeni ile karşılandı. Ziyaretçiler, müzikle uyumlu kokuların deneyimlerini nasıl değiştirdiğini ve duyusal yolculuklarını nasıl zenginleştirdiğini keşfetme fırsatı buluyor. Sanatseverlerden biri olan Emma Thompson, "Bu konserler, müziğin ve kokunun birleşimiyle duyularımı harekete geçirdi ve deneyimimi derinleştirdi. Bu tür yenilikçi projeler, sanat dünyasında yeni ufuklar açıyor" şeklinde duygularını ifade ediyor.
Bu tür yenilikçi projeler, gelecekte daha da gelişmiş duyusal deneyimlerin oluşturulmasına kapı aralayabilir.
Bilim insanları ve sanatçılar, kokuların ve diğer duyusal öğelerin sanatsal deneyimlere nasıl entegre edilebileceğini araştırarak daha etkileyici projeler geliştirmeyi hedefliyor.
California Institute of Technology (Caltech) 'ten Dr. Anuradha Raman, "Bu tür projeler, gelecekte sanat ve bilimin nasıl daha da iç içe geçebileceğinin mükemmel bir örneğidir. Kokuların ve diğer duyusal öğelerin sanatsal deneyimlere entegre edilmesi, sanat dünyasında yeni ve heyecan verici olasılıklar sunar" diyor.