Şambrelle kayarken düşen kadının ölümünde işletmeciye 24 taksitle adli para cezası verildi

Şambrelle kayarken düşen kadının ölümünde işletmeciye 24 taksitle adli para cezası verildi

Kartepe'de bir işletmede şambrelle kaydığı sırada yaklaşık 3 metre yüksekten düşen Tuğba Paloluoğlu'nun ölümüne ilişkin davada tutuksuz yargılanan işletmeciye indirim uygulandı.

Kocaeli Kartepe de bir işletmede şambrelle kaydığı sırada yaklaşık 3 metre yüksekten düşen Tuğba Paloluoğlu'nun (50) ölümüne ilişkin davada tutuksuz yargılanan işletmeci İ.T. (39), indirim uygulanarak 2,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bu ceza da 45 bin 500 TL adli para cezasına çevrilerek, 24 ay taksitle ödemesine hükmedildi.

3 METRE YÜKSEKLİKTEN DÜŞMÜŞTÜ

Hafta sonu ailesi ile kayak yapmak için Tuğba Paloluoğlu, Kartepe'deki bir tesise gitti. Şambrelle kayan Tuğba Paloluoğlu, 14 Ocak'ta saat 17.30 sıralarında pistten çıkarak yaklaşık 3 metre yüksekten düşmüştü. Ağır yaralanan Paloluoğlu, yakınları ve işletmeciler tarafından bulunduğu yerden çıkarıldı. Sağlık ekipleri tarafından ilçedeki özel bir hastaneye kaldırılan Paloluoğlu, kurtarılamadı.

sambrelle-kayarken-yuksekten-dusen-kadin-416812-115842.jpg

Tuğba Paloluoğlu cenazesi toprağa verilirken, oğulları Murathan Yaşık (26) ile Muhammed Yaşık (23) işletmedeki pistin yanındaki tel örgülerde açıklık olduğunu iddia ederek, işletme ile ilgili şikayetçi oldu.

ADLİ KONTROL İLE SERBEST BIRAKILDI

Yapılan otopside, Paloluoğlu'nun ölümünün omurga kırıklıkları, çoklu kaburga kırıkları ve omurilik yaralanmasına bağlı gerçekleştiği belirtildi. Olay ile ilgili soruşturma başlatılırken, gözaltına alınan işletmeci İ. T. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

sambrelle-kayarken-yuksekten-dusen-kadin-416802-115842.jpg

İŞLETMECİ ASLİ KUSURLU BULUNDU

Dosya kapsamında atanan bilirkişinin oluşturduğu raporda, olayın bir kaza olduğu, kayak pistini işletmenin pist içinde bazı basit nitelikli tedbirleri almasına rağmen kazaya mani olamadığı, işletmecinin 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve ilgili yönetmelik uygulamalarından genel olarak habersiz olduğu veya bunların gereklerini yerine getirmediği, bu nedenle restoran ve kayak pisti işletmesini yapan İ.T.'nin bu olayda asli kusurlu olduğu, kusur oranının ise taksiri savcılığın olmak kaydıyla teknik açıdan yüzde 70 olacağının öngörüldüğü ifadeleri yer aldı.

sambrelle-kayarken-yuksekten-dusen-kadin-416811-115842.jpg

2 YILDAN 6 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ

Paloluoğlu'nun ölümüne ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunda ise yön kontrolü, durma ve yavaşlama kontrolü olmayan şambrelle riski olarak kaymaya kendi iradesi ile onay verdiği, olası riski ve kazayı öngöremediği, bu sebeple tali kusurlu olduğu ve kusur oranının yüzde 30 olabileceğinin öngörüldüğü belirtildi.

sambrelle-kayarken-yuksekten-dusen-kadin-416809-115842.jpg

İddianamede İ.T. hakkında 'Taksirle ölüme neden olma' suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istendi. Savcı ayrıca sanığın taksirli suçtan mahkumiyeti halinde 3 aydan az ve 3 yıldan fazla olmamak üzere mesleğin icrasının yasaklanmasını da talep etti.

Kocaeli 7'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada, mahkeme kararını açıkladı. Tutuksuz sanık İ.T., ölen Tuğba Paloluoğlu'nun ailesi ile ailenin avukatlarının hazır bulunduğu duruşmada sanık İ.T., "Olay günü maktul, aile ve akrabalarıyla iş yerine geldi. Ateş yapıp, piknik yapacaklarını aynı zamanda da kaymak istediklerini söyledi. Ben de bunun üzerine bu şahıslara kaymaları için işletmeye ait şambrel isimli simitleri verdim. Sonrasında da gittim. Bir süre sonra tesisteki tüm insanların kayak pistinden aşağıya koştuklarını gördüm. Ben de hemen buraya koştum. Koştuğumda Tuğba Hanım battaniye üstünde, oradaki kişiler tarafından yukarı taşınıyordu. Kafe bölümüne alıp ısıtmaya çalıştım. Akabinde ambulans geldi, hastaneye götürdük. Vefat ettiğini sonra öğrendim" diye savunma yaptı.

‘HİÇ KUSURUM YOK DİYEMEM’

Tel örgünün açık olup olmadığı ile ilgili de dinlenen sanık İ.T., "Bu işi 2006 yılından beri yapıyorum. İşletmemde kaygan zemin ve diğer uyarı levhaları mevcuttur. Bu olayda hiç kusurum yok diyemem, biraz kusurum var; ancak büyük kusur bende değildir. Zaten bu olay olduğu için çok üzüldüm; çok pişmanım. Keşke bu olay yaşanmasaydı. Üzerime atılı suçlamayı bu şekilde kabul ediyorum. Öncelikle beraatimi talep ederim" diye konuştu.

'YÜZDE 70 ORANINDA KUSURLU DEĞİLİM'

Ailenin avukatı, bilirkişi raporundaki kusur oranlarını kabul etmediklerini belirtti. Sanık İ.T. de bilirkişi raporuna ilişkin, "Bu olayda bir kusurum vardır ancak yüzde 70 oranında kusurlu değilim. Eğer böyle bir kusurum olsaydı başka kişiler de yaralanabilirdi. Pişmanım, keşke böyle bir olay yaşanmasaydı" dedi.

45 BİN 500 TL ADLİ PARA CEZASI VERİLDİ

Mahkeme, sanığın 'Taksirle bir kişinin ölümüne neden olma' suçunu işlediğine kanaat getirerek 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi. Mahkeme, sanığın geçmişi, sosyal ilişkileri ve yargılama sürecindeki davranışları nedeniyle indirim uygulayarak 2,5 yıl hapis cezasına, bunun da yine sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ile suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alarak cezanın 45 bin 500 TL adli para cezasına çevrilmesine, bunun da 24 ay taksitle ödenmesine hükmetti.

Duruşma sonrası adliye önünde konuşan Tuğba Paloluoğlu'nun kayınbiraderi Sümmani Yaşık, karara itiraz edeceklerini söyledi. Yaşık, çok üzgün olduklarını belirterek, "İnsan hayatı, bu kadar ucuz, basit olmamalı. Bilirkişinin karşı tarafın suçlu olmasından dolayı verdiği yüzde 70 kusura rağmen 3 yıl ceza, önce indirim ardından da para cezasına dönüyor. Çok komik bir şekilde günlük 50 TL, ayda bin 500 TL ödemeyle 45 bin küsur lira para cezasına çevrildi. İnsan hayatı, bu kadar ucuz olmamalı, bu kadar basit olmamalı. Adalet, herkes için eşit olmalı. Gerçekten üzgünüz" dedi.