Bakan Koca, Covid-19 pandemisi nedeniyle online olarak gerçekleştirilen ''14 Mart Tıp Bayramı'' törenine katıldı. Koca, kendilerinin sadece meslek seçmiş kişiler olmadığını söyleyerek, "Bizler takdir edilen ömrümüzü tamamlayana kadar varlığımızı ve tecrübemizi başka insanların hayatlarına dokunmak, onları koruma ya da iyileştirmeye adamayı tercih etmiş kişileriz. Bizler devletin yaşamasını insanın yaşamasına bağlamış bir geleneğin mensuplarıyız. "İnsanlık merhamet üzerine kuruludur'' düsturunun temsilcileriyiz. Yıllar sonra küresel salgın yılları olarak anılacak bu günlerde sizlerin neler yaptığını anlatacak nesiller yetişecek. Bu yıl teklifimiz üzerine Dünya Sağlık Örgütü tarafından Sağlık çalışanları yılı ilan edildi" dedi.
“HEKİME HER ZAMAN İHTİYAÇ VAR”
Bakan Koca, bu yılın alelade bir yıl olmadığının ortada olduğunu belirterek, "Hekime her zaman ihtiyaç var. Hepimizin, biz hekimlerin de ihtiyacı var. Anadolu''da edilen bir duadır. ''Allah hekime muhtaç etmesin, eksikliğini de göstermesin'' derler. Bizler kendilerine muhtaç olunan değil, hastası için ailesinden vazgeçen, canını feda etmekten korkmadan hayat kurtarmaya çalışan bir mesleğin mensuplarıyız. Bizler işyerlerimize, hastanelerimize, hastalarımızın yanına gittiğimizde geride neler bırakıyoruz hatırlatayım: Eli yüreğinde, duası dudaklarında bir anne bırakıyoruz. Bakışlarını kaçırmasından merhamet ve duygularını gizlemeye çalışan bir baba bırakıyoruz. ''Babam ne zaman gelecek, annem ne zaman gelecek'' diye soran yavrular bırakıyoruz. Hepsinin kaygısını gönlünde birleştiren bir eş bırakıyoruz. Bizler de ruhunu eve dönene kadar askıya almış harp meydanının neferleri gibi seferden dönene kadar var gücümüzle çalışıyoruz. Eve dönerken aklımızda bir tek soru var şu günlerde; ya evdekilere zarar verebilecek bir şey ile dönmüşsem. Bu fikir kimi zaman bizleri uzun süreler ailelerimizden ayrı bırakıyor. Sadece çok sevdiğimiz ailemize zarar verme korkusu. Bu uğurda bugüne kadar büyük kayıplar verdik. Meslektaşlarımızdan ve ailelerimizden can yakan kayıplarımız oldu. Canlarımız yandı. Ruhları şad olsun. Gece gündüz demeden çalışan, bu kutsal görevi büyük fedakarlıklarla yerine getiren, varlıkların en şereflisi olan insana hizmet onurunu göğsünde taşıyan meslektaşlarımın 14 Mart Tıp Bayramı''nı yürekten kutlarım.14 Mart''ı sadece bir güne sığdırılmış bir bayram olarak ele almak yerine, tüm sağlık çalışanlarımızı kucaklıyor ve bu haftayı ''Sağlık Haftası'' olarak kutluyoruz. Buluşmamıza şeref veren Sayın Cumhurbaşkanımıza meslektaşlarım adına şükranlarımızı arz ediyorum"’ diye konuştu.
“YAPACAK ÇOK İŞİMİZ, GİDİLECEK ÇOK YOLUMUZ VAR”
Bakan Koca, geçen yıl Türkiye''de ilk korona virüs vakasının tespit edilmesinden dolayı Tıp Bayramı''nda bir araya gelemediklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu sene ise törenimizi son bir yılda salgının bize kazandırdığı bir alışkanlık sayesinde görüntülü toplantı yolu ile gerçekleştiriyoruz. Geçtiğimiz bir sene boyunca tüm dünya insanlarının hayatı bir şekilde etkilendi. Salgının etkilediği kesimlerin en başında sağlık çalışanları geldi. Tüm insanlardan korunma talep edilirken, onlar ön safa atılarak mücadele verdi. Kimi acil serviste, kimi yoğun bakım ünitesinde, kimi hastalara teşhis koymak için, kimi ilaç ve aşı geliştirmek için laboratuvarlarında, kimi sahada hastalığı sınırlamak uğruna nefes almaksızın bir çalışma temposuna girdiler. Eğitimlerinden başlayarak meslek hayatları boyunca üstlendikleri fedakarlığın en müşahhas örneklerini bu dönemde gösterdiler. Biliyorum, yapacak çok işimiz, gidilecek çok yolumuz var. İhtiyacımız olan azimli, kararlı, donanımlı, hakkaniyeti gözeten, yetkin kadrolardır. İnsana değer veren, insan sevgisini mesleğinin şiarı edinmiş güçlü ve nitelikli sağlık ordusudur. Geleceğimiz buna bağlıdır. Ülke olarak bu hasletlere sahip bir sağlık ordumuz var. Bu nedenle geleceğimizden de eminiz."
“BU ŞEREF BİZE YETER”
Bakan Koca, pandemi döneminde sağlık çalışanlarının özverisine değinerek, "Son yüz yılın en büyük sağlık sorunu karşısında mesleğimizin itibar ve şerefini göklere çıkararak mücadele verdiniz. Kendi canından bile vazgeçmek nasıl olurmuş haykırdınız. Bir meslek neden ve nasıl sadece insan için var olurmuş ispat ettiniz. İstisnasız herkes ama herkes kabul etti ki bize ihtiyaç varsa biz amasız, fakatsız, tereddütsüz ve en gözü kara halimizle oradayız. Bu şeref bize yeter. Milletimiz adına sizlere bir kez daha teşekkür ediyorum. Sağ olunuz, var olunuz" ifadesini kullandı.