'Sağlığa zararlı' deniliyordu: Gıda tüketiminde salgın sonrası dönem

'Sağlığa zararlı' deniliyordu: Gıda tüketiminde salgın sonrası dönem

Korona virüs salgının ardından gıda tüketim alışkanlıkları da değişmeye başladı. Salgın öncesinde zararlı olarak nitelendirilen ambalajlı gıdalara ilginin arttığı öğrenildi.

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Akademi tarafından "COVID-19 Sonrası Gıda Güvenliği ve Güvencesi" başlığıyla düzenlenen online toplantıda, salgın sonrası gıda tüketimine ilişkin önemli bilgiler paylaşıldı. 

Toplantı çerçevesinde Ankara Üniversitesi Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nevzat Artık, dünyadaki ve Türkiye'deki süreçte gıda güvenliğinin yeri ve önemini anlattı. 

Türkiye'de pandemi döneminde yapılan çalışmalara atıfta bulunan Artık, zorluklarla toplumların yeni şeyler geliştirdiğini ve yeni şeyler öğrendiğini anlattı.

Gıda güvenliği ve güvencesi konularının COVID-19 zamanında çok daha fazla gündeme geldiğini anımsatan Artık, artık televizyonlarda kötü bilgi uzmanlarının görülmediğine işaret etti.

Gıda güvenliği konusunda bilgi kirliliğine dikkat etmek gerektiğini dile getiren Artık, gıda güvenliği ile gıda güvencesinin ayrı şeyler olduğunu anlattı.

COVID-19 döneminde ambalajlı gıdanın öneminin anlaşıldığını belirten Artık, şunları söyledi:

"Bir bebek doğduğunda annesi onu kundağa almadan yaşayamazsa, gıda da canlıdır. Gıdanın muhafaza edilmesi için kullandığımız muhafaza tekniklerinden herhangi biriyle bu yapılmalı. 'Ambalajlı gıda tüketmeyin.' diyenler, şimdi ambalajlı gıda için sırada. Kayıt dışı ekonomimiz çok önemli, yüzde 45-55 civarında kayıt dışı var. Eğer bu kayıt dışını engelleyebilirsek, gıdada KDV oranını düşürebiliriz.

Yüzde 55 kayıt dışı demek, gerçekten emek vererek çalışan sanayicileri zor duruma düşürmek demek. Her türlü ambalajlı gıda çok önemli, artık kimse ambalajlı gıdaya laf söylemesin. İnsanların yaşamı için pandemi, nasıl çok üzerinde durulması gereken bir konuysa, sağlıklı bir nesil için de ambalajlı gıdaya ihtiyaç var."

"AÇIK SÜT KULLANMAK İSTEMEZDİNİZ" 

Açık süt ile ilgili görüşlerini paylaşan Prof. Dr. Artık, konuya ilişkin kendi yaptığı bir araştırmayı paylaştı.

Artık, "Açıkta satılan sütlerin eğer mikroskopta mikroorganizmalarını gösterseydim, kimse açık sütü bir daha ağzına bile almazdı." dedi.

Gıdada hijyenin önemine dikkati çeken, gıda sanayinde her zaman pandemik risklerin olduğunu dile getiren Artık, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Riske yönelik önlemler alınıyordu. Şimdi, ekstra önlemler almak durumundayız. Çalışanların belli bir mesafede olması lazım. Soyunma odaları en büyük risk kaynaklarından biri. İşçiler soyunma odalarına girmeden gönderilmeli. Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak deniyordu, İstanbul'da herkes normal yaşamına devam ediyor.

Her şey eskisi gibi oldu, bu böyle olmamalı. Gıda güvenliği kültürü oluşturmalıyız. Bir bağımsız gıda otoritesinin kurulması lazım. RTÜK bazında, hiç uzman olmayan insanların televizyona çıkıp konuşması engellenmeli."

Prof. Dr. Nevzat Artık, Türk devletinin gıda güvencesine ve güvenliğine önem verdiğini belirterek, geçmişten bu yana Türkiye'de yapılan çalışmalara ilişkin ve regülasyon tarafına yönelik bilgi verdi.

TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik de kamuoyundaki bilgi kirliğinin etkisine dikkati çekti.

Menlik, "Bilgi kirliliği konusunda öyle bir haldeyiz ki bu kadar cehalet ancak eğitimle mümkün olabilir denilecek kadar ciddi bir paradoksun içindeyiz. Kovid algıyı da, alışkanlıkları da değiştirecek." dedi.

İlgili Haberler