Sağduyu!..

Siz; bunca musibetin "tek başına sorumlusu" olduğu halde "yavuz hırsızın ev sahibini şaşırtması" metoduyla yüzyılın vebalinden sıvışabileceğini zanneden, ciddi ciddi bunun için film-fırıldak çevirmeye girişen "idareci" zevat... Tam olarak ne kast ediyorsunuz "sağduyu" çağrısı yaparken; bir deyin hele! Kıvırtmadan deyin ki, biz de ölçelim biçelim ona göre karar verelim;

- Olabilir miyiz, olamaz mıyız!

Çünkü çoğumuz, bu ülkede yaşayıp da damarlarında ihanet, nankörlük dolaşmayan hiç kimsenin, hele şu günlerde "böl-parçala-yönet"çilerin ekmeğine yağ sürmekle eş değer olan, bumerang olup yine kendisini can evinden vuracağı aşikâr bina yakmak, adam kaldırmak, linç, tehdit vs. eylemlere girişmesi söz konusu olmadığı halde...

"Ortalığı karıştıran" ne kadar şehir eşkıyası varsa sicillerinde "evde zor tutulan, kefeni dantel, ruhu kindar nesil" yazdığı halde...

Neden bu daveti dönüp dönüp de ömrünün büyük bölümü zehir içip kan kusup, kızılcık şerbeti diyen bir feda hareketinin mensuplarına, Türk Milliyetçilerine yaptığınızı anlayamadık henüz...

Sokağa çıkıp da "dikensiz gül bahçesi"ne çevirdiğiniz vatan sathında ayağınızın altında dolaşmasınlar...

Şehitlerin emaneti olan bayrağımızı süründürdüğünüz yerden kaldırıp yeniden "çatı"mız yapmasınlar...

Dalkavuk makamına alışık kulaklarınıza gerçeği fısıldamasınlar...

Aman ha öyle kornalar, sloganlar, konvoylar; kimseleri uyandırmasınlar!

Neden?

Ensemize vurup lokmamızı aldığınız yetmedi, şimdi sırtımızdan hançerleyip canımızı ciğerimizi de söküp alın diye mi?

Günlerdir kasıtlı olarak yanlış anlaştırmaya çalıştıkları "Niye PKK'yı değil de AKP'yi eleştiriyorlar" algı tohumcuğu boşuna atılmıyor. Farkındalar, PKK'ya karşı oluşmuş doğal toplumsal ittifakı kendi etraflarında kenetleyemezlerse karşısında duramazlar; bu öfke seli üflese yıkılırlar!

Acımızla, yasımızla kurdukları ilişki biçimi şöyle;

Yap-işlet-devret!

Memleketi anonim şirket gibi yönetmek istediklerini ilan da etmişlerdi zaten...

Yapan "sebep olan" onlar...

Şimdi "işletip" açık vermeye başlayan sandığı doldurmak istiyorlar...

İflastan dönmeyi becerebilirlerse ne olacak biliyor musunuz; bizim en samimi hislerimizle işleri bitip de devrettiklerinde?..

"Sinek gibi ezecekler!..."

Ben demiyorum yeni nesil tetikçileri söylüyor...

Ülkenin en popüler köşe yazarlarından birine, Ahmet Hakan'a açık açık "merhamet ettiğimiz için hayattasın" diyor!

Öyle bir tenhada kıstırarak filan değil; koca bir ülkenin tanıklığında, geride ıslak imzalı çarşaf gibi bir gazete köşesini delil bırakarak yapıyor bunu; alenen tehdit ediyor;

Ölümle!

Ne bu şimdi?

Korkutmayı, sindirmeyi hedeflediğine göre "terör" değil mi?

Bu "terör"ü övenler olduğuna göre, destekleyenler olduğuna göre, yataklık edenler olduğuna göre bir "örgüt" bağlantısının kurulduğu da söylenemez mi aralarında?

Bu durumda;

Ne farkı var?

PKK terörüyle mücadele edilmesini istiyoruz diye iktidar terörünü sineye çekmek zorunda mıyız yani!

Denize düşmüş olabilirim;

Bütün gücümle kulaç atmak varken karaya doğru, ne diye yılana sarılayım!

"Örgüt silahının susturucusu" olmayalım tabii de "iktidar zulmünün uyuşturucusu" mu olalım!

Kanmayın;

AKP'yi eleştirmek, PKK'yı eleştirmiyor olmak anlamına gelmiyor, aksine bu ülkenin vatandaşlarına "ölümlerden ölüm beğenmek" dışında seçenek sunmayanların oyununu bozacak "irade"ye sahip olduğumuzu gösteriyor.

"Sağduyu"ymuş;

Duymuyorum;

Bombalar patlıyor kulağımın dibinde sağır oldum!

Yazarın Diğer Yazıları