CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun tv1oo’de Uğur Dündar’ın sunduğu programa konuk olduğu yayında eli silahlı maskeli kişilerin olduğu SADAT reklamı yayımlandı. Kılıçdaroğlu’nun ‘paramiliter’ kuruluş diyerek seçim güvenliğini işaret ettiği SADAT, yine ülke gündemine oturdu.
“BAKANLIĞIN BİLGİSİ VAR”
17 Mayıs 2022 tarihinde BirGün’e konuşan ve Adnan Tanrıverdi’den sonra tam adı “Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.” olan şirketin en büyük hisseye sahip ikinci ortağı olan Mehmet Naci Efe, yaptığı açıklamada ASELSAN’ın ve MKE’nin ürettiği askeri ürünleri, yurtdışında sattıklarını açıklamıştı. Efe, yurtdışındaki faaliyetleri hakkında Dışişleri Bakanlığı’nın bilgisi olduğunu da söylemişti.
Bu açıklamaların ülke gündemine oturmasının ardından da Efe’nin 4 Temmuz 2022’de SADAT’ın yönetim kurulu üyeliği görevinden istifa ettiği açıklandı.
Son olarak ise Efe’nin SADAT’ın ortaklığından da ayrıldığı ortaya çıktı. Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde yer alan bilgilere göre, 22 Kasım 2022 tarihinde SADAT’ın yönetim kurulu toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda Efe, hisselerini tamamı Adnan Tanrıverdi’nin oğlu Ali Kamil Melih Tanrıverdi’ye devretti. Efe böylece yönetim kurulu üyeliğinden ayrılmasının ardından SADAT’ın ortaklığından da ayrılmış oldu.
KILIÇDAROĞLU SEÇİM GÜVENLİĞİNE İŞARET ETMİŞTİ
CHP lideri Kılıçdaroğlu, mayıs ayında beraberindeki CHP’li milletvekilleri ile birlikte SADAT’ın önüne gitmiş, SADAT’ın paramiliter bir kuruluş olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, seçim güvenliğinin bu tür yapılar tarafından tehdit altında olduğunu söylemişti. Kılıçdaroğlu,”Burası terörist yetiştiren bir kurumdur’” ifadelerini kullanmıştı.
“DEVLETİN SİLAHLARINI SATIYORUZ” DEMİŞTİ
BirGün’e konuşan Efe şunları söylemişti:
“Ben SADAT’ın ortaklarından biriyim ve yönetim kurulundayım. İnternet sitesinde eğitim verildiği yazsa da eğitim vermiyoruz. ASELSAN’ın, Makina Kimya Endüstrisi’nin (MKE) ürettiği ürünleri, yurtdışında müttefik olduğumuz ve ülkemizin izin verdiği ülkelere götürüp satıyoruz. Örneğin; bir müttefik ülke bizden teklif istiyor ve biz her yere yazıyoruz. Dışişleri Bakanlığı’na yazıyoruz, ‘Bu ülke bizden teklif istedi’ diyoruz. ‘Tamam, sıkıntı yok’ denirse, örneğin MKE’nin ürününü istemişse onlarla bir araya getiriyoruz. Sonra ‘Ben bunu nasıl kullanacağım?’ diye sorduklarında da anlatıyoruz. SADAT, Türkiye’den izinsiz teklif dahi vermedi. Ben vatanımda üretilen ürünü Afrika ülkelerinde, İslam ülkelerinde pazarlayan ve satan bir kurum haline geliyorum. Bedava hizmet veriyorum ne güzel.”