FETÖ okullarından yetişen, kumpas sürecinde bu yapının en büyük destekçilerinden olan, geçmişte ABD’den fon alan Genç Sivillerle de çalışan Kaplan, “Sosyal medyadaki gayri milli hesapların FETÖ''yü açıktan savunma telaşı, AK Parti''ye yakın herkesi açık açık infaz edeceklerini söylemelerine varan cüretleri, "Türkiye''ye yardım et" kampanyasındaki trol ağının yurt dışından beslenmiş oluşu... Bu ve benzeri tüm işaretler, bana geçirdiğimiz kışı ve unutmadığımız ayazları anımsatıyor” dedi ve 15 Temmuz öncesine benzer “garip bir hareketlilik” olduğunu iddia etti.
Adı daha önce “Pelikan dosyası”yla da anılan, son olarak TRT Yönetim Kurulu’na atanması tartışma konusu olan Kaplan, Foreign Policy''de yayınlanan ve “Erdoğan''ın Türkiye genelinde kontrol kurma ve sürdürme kapasitesinin zarara uğradığını” savunan makaleyi iddialarına delil gösterdi.
Hilal Kaplan’ın Sabah’taki yazısı şöyle:
Dış İlişkiler Konseyi (Council on Foreign Relations - CFR), 1921''de kurulan ve Rockefeller Vakfı tarafından fonlanan, Washington merkezli bir düşünce kuruluşu. CFR''ye, kuruluşundan itibarenki amacı da bu olduğu için ABD''nin "Gölge Dışişleri Bakanlığı" da deniyor.
Batı medyasını takip edenler, bu kurumda çalışan analist Steven Cook''un en Türkiye karşıtı üç yazardan birisi olduğunu bilir. 15 Temmuz darbe girişiminin hemen ertesinde, daha şehitlerimizin naaşı soğumadan "Erdoğan, Türkiye''yi nasıl otoriterleştirdi" başlığı ile yazı yazıp, 251 kişinin katillerinin amacını haklılaştırmaya çalışan rezil bir insan müsveddesidir. Zaten diğer yazılarına da bakarsanız, demokrasiyi Müslüman toplumların hak etmediğini, Batı''ya karşı kendi çıkarlarını savunan her Müslüman devletin nasıl da diktatörlere boyun eğdirilmesi gerektiğini nasihat eden bir sosyopattır.
CFR analisti Cook''un, Türkiye''deki geniş çaplı orman yangınları çıkmadan üç gün evvel, Foreign Policy''de "Erdoğan rejimindeki çatlaklar büyüyor" başlığıyla çıkan makalesi dikkat çekici. Makaleyi özetleyen, FP resmi hesabından da paylaştıkları cümle şöyle:
"Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın Türkiye genelinde kontrol kurma ve sürdürme kapasitesi zarara uğramış görünüyor. Bu da büyük çaplı protestolar, artan şiddet ve devletin zirvesindeki siyasi mücadeleler olasılığını artırıyor."
Makale, daha önce örneğin Gezi döneminde Economist dergisinin, Erdoğan''ı şehit edilen Padişah III. Selim''e benzettiği kapağından da hatırlayacağınız bir "Erdoğan gidiyor" coşkusu barındırıyor. Sosyal medyadaki gayri milli hesapların FETÖ''yü açıktan savunma telaşı, AK Parti''ye yakın herkesi açık açık infaz edeceklerini söylemelerine varan cüretleri, "Türkiye''ye yardım et" kampanyasındaki trol ağının yurt dışından beslenmiş oluşu... Bu ve benzeri tüm işaretler, bana geçirdiğimiz kışı ve unutmadığımız ayazları anımsatıyor.
Darbe olasılığını, 15 Temmuz''dan dört ay önce yazdığımda da paranoyaklıkla suçlandığım için yine aynı numarayı uygulayacaklardır. Ama garip bir hareketlilik var, benden söylemesi... Gelmekte olan darbe girişimini tahmin ettiğim yazımın başlığı ile bitirelim: Biz hazırız.