Türkiye'nin 16 Nisan'da gerçekleşen referandum sonrasında dış politikada bağımlılığı daha fazla artıyor. Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)'nin bir parçası olarak gerçekleştirilen referandumun ardından şahsi menfaatini ülke çıkarlarının önünde tutan siyasetçilerin korkuları nedeniyle tutsak alındığını söyledi.
Tek kişinin hakim olacağı Türkiye'nin boynuna boyunduruk vurulduğunu belirten Tantan, Ortadoğu bölgesinde projenin adım adım sürdüğünü kaydetti. Tantan, "Referandum da BOP'un bir parçası. Türkiye'nin dış politikası diplomasi kalmadığı için yalpalıyor. Tek kişinin iradesine tabi, sürekli taviz veren Türkiye, Türk halkının menfaatlerini değil, kendi ikbalini düşünen siyasi iradenin tutsağı. Bu da gelecek açısından büyük riskler taşıyor" dedi.
PYD ve PKK'nın Suriye'de ve Kandil'de eğitilirken ABD'nin müttefiki olduğunun bilindiği aktaran Tantan, şunları anlattı: "Ege adalarının Yunanlılar tarafından işgal edilmesi gibi, PYD ve PKK'nın eğitilip, silahlarla donatılması da gizlendi halktan. Türkiye sıkışmış durumda. Ülkenin şu anda gelecek ile ilgili stratejisi kalmadı. Türkiye'nin müttefiki de kalmadı. Komşularıyla sorunları var. Türk siyasi zihniyeti 1'inci Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti'nin emperyal güçler tarafından nasıl çökertildiğini bilseydi bu tuzağa düşmezdi. Aynı tuzak yine kendini hissettirmeye çalışıyor. İktidar, halk ile bütün gerçekleri paylaşarak ve TBMM'yi de arkasına alarak oyunu bozabilir."
İktidar sahiplerinin korkunun tutsağı olduğunu bildiren Tantan, şöyle devam etti: "AKP'nin korkusu ABD'de gözetim altında olan İranlı iş adamı Zarrab ve Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı. BOP kapsamında İslam ülkelerindeki terör örgütlerin desteklenmesinde Türkiye'nin durumu, uluslararası mahkemeler açısından bugünkü siyasi zihniyeti tehdit ediyor. Bir taraftan da kendilerinin haksız elde ettiği kazanımlar batı istihbarat örgütleri tarafından bir tehdit olarak önlerine konuyor. Sadece iktidar değil, muhalefet de maalesef küresel sermayenin kurduğu sistemin bir parçası. Türk halkı da dolasıyla tutsak oluyor."
Türkiye'nin kendi kendisini infaz eder bir görüntü vermesinin büyük bir sıkıntı olduğunu da ifade eden Tantan, "ABD ve batı istihbarat örgütlerinin güdümündeki FETÖ ile yine stratejik mücadele edilmiyor. Bunun için yeniden yapılanmaya ihtiyaç var. Bugünkü iktidar teferruatla mücadele ediyor. Dolayısıyla tehlike de sürüyor. Mücadele alt yapılarını da oluşturmadığına göre demek ki oradan da bir tehdit var. PKK ile mücadele edemeyen, mal varlıklarına el koyamayan siyasi zihniyet, PKK, PYD ve FETÖ'yü kullanan üst akıl olarak siyasi iktidarın takdim ettiği üst aklın tehdidi altında. Bu tehditler devam ettiği sürece de dış politikada Türkiye belirleyici olamaz. ABD, İngiltere, İsrail ve onun destekçilerinin taşeronu görüntüsü içinde kalacaktır. Böyle görünüyor. Burada bocalayıp duruyor" diye konuştu.