Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, “Türkiye’nin Ukrayna’da tırmanan gerilimin sona erdirilmesinde ne gibi bir rol üstlenebileceğine” ilişkin bir soru üzerine, “Güçlük, Moskova ile Kiev’in ilişkilerinde yaşanmıyor. Güçlük, Moskova ile Amerika ve Moskova ile NATO ilişkilerinde yaşanıyor. Türkiye de bir NATO ülkesi. Muhtemelen, Amerikalıların danışacağı ülkelerden birisi Türkiye olacaktır, zira onlar müttefik” dedi.
“HER NATO ÜLKESİ AYNI DEĞİL”
"Türkiye’nin, Rusya’ya karşı hiç de dostça davranmayan bir ittifakın üyesi olduğu" yorumunu içeren bir soru üstüne ise Peskov, her NATO ülkesinin birbiriyle bire bir aynı pozisyonda olmadığını kaydetti:
“Bize karşı hiç dostça olmayan pozisyonlar almış ülkeler var, bir de tam tersine, sürekli bir biçimde diyalogun devam etmesi, sorunların her birinin diplomatik yolla çözümlenmesi yönünde politika izleyen ve Rusya’nın endişelerini dikkate almaya istekli olan ülkeler var. Kuşkusuz böyle ülkeler bu sürece olumlu katkı sunabilirler.”
Kremlin Sözcüsü böylelikle, Ukrayna’daki gerilimin Moskova ile Kiev’in ilişkilerinden kaynaklanmadığını, Türkiye’nin de ancak üyesi olduğu NATO ile Rusya’nın ilişkilerinin onarılmasında bir rol oynayabileceğini ima etmiş oldu.
Ukrayna’daki gerilim sık sık Rusya ile ilişkilendiriliyor, fakat Rusya, Ukrayna’daki krizin taraflarından birisi olmadığını vurguluyor. Dolayısıyla Ukrayna’nın doğusundaki krizin çözümlenebilmesi için Kiev’in buradaki milis güçleri ile diyalog kurması gerektiğini belirtiyor.
Ukrayna hükümeti son aylarda ülkenin doğusuna bir dizi asker ve silah yığınağı yaptı. Bunların yapılması, Batı ülkelerinin Ukrayna’ya askeri yardımlarını artırdığı bir döneme denk geliyor.
PUTİN: KİMSE GÖRMEZDEN GELMEMİZİ BEKLEMESİN
Rusya da bu yığınaklar karşısında, Ukrayna’nın doğusuna denk gelen sınırının yakınlarındaki güçlerinin sayısını artırmış durumda.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin dün düzenlediği sene sonu basın toplantısında da, Ukrayna hükümetinin ülkenin doğusunda yeni bir askeri operasyona hazırlanıyor gibi göründüğünü söyledi ve Rusya sınırlarında bu olup bitenleri görmezden gelmelerini kimsenin beklememesi gerektiğini belirtti.
