Putin’in isteği ile hazırlanan anayasa değişiklikleri için referandum sandıkları yeni tip korona virüs (Kovid-19) önlemleri nedeniyle belirlenen tarihten daha erken açıldı.
22 Nisan’da yapılması kararlaştırılan ancak ülkedeki salgının artması nedeniyle ertelenen oylama tarihi Putin’in kararıyla 1 Temmuz’a alınmıştı.
SALGININ GÖLGESİNDE SANDIK BAŞINA GİDİLİYOR
Halkın sosyal mesafe kurallarına uyarak sandığa gidebilmesi için ülke genelinde oylama süreci bugünden itibaren başlatıldı. 7 gün boyunca sürecek oylamada katılımın hafta sonunda artması bekleniyor.
Ancak Kovid-19 günlük vaka sayısının 7 binin altına düşmediği Rusya'da salgının gölgesinde sandık başına gidiliyor olması eleştirilen konular arasında yer alıyor.
PUTİN'E YENİDEN BAŞKANLIK SAĞLAYAN DÜZENLEMEYE TEPKİ
Anayasa değişikliği tasarısında Putin'e yönelik özel hazırlanan maddenin değişiklik paketine son anda dahil edilmesi tartışmaları beraberinde getirdi.
Putin, geçmişteki iki dönem görev süresini sıfırlayan tasarıyla anayasa gereği üçüncü dönem yasağına rağmen yeniden devlet başkanı adayı olabilecek.
67 yaşındaki Putin, bu düzenleme ile 2024'te ve daha sonraki dönemde yapılacak seçimlerde aday olabilecek. Böylece bu değişiklik ile Putin’in 2036'ya kadar devlet başkanı olarak kalabilmesinin yolu açılacak.
Muhalif kesimlerin tepkisini çeken bu düzenleme, son günlerde ülkenin farklı kentlerinde protestolara neden oldu.
Muhalefet bu düzenlemenin Putin’e ömür boyu başkanlık kapısını açacağını savunarak oylamanın boykot edilmesi çağrısında bulunmuştu.
DİĞER MİLLETLER ARASINDA TARTIŞMA YARATAN DEĞİŞİKLİKLER
Anayasa değişikliği içerisinde yer alan "Rusya'nın kurucusu olan halkın dili Rusçanın devlet dili olduğu" ifadesi de Rusya'da yaşayan Türk ve diğer milletler arasında tartışmalara neden oldu.
Rusya’nın kuruluşunda sadece Rus milletinin olduğu anlayışının öne çıktığı bu değişiklik ile diğer milletlere mensup olanların ülkenin kuruluşunda yok hükmünde sayıldığı öne sürülüyor.
Putin’in Rusya Federasyonu’nda bulunan diğer milletlerin eğitimde ana dilini Rusça yapan 3 Ağustos 2018’de imzaladığı yerel dillerde eğitime ilişkin yasanın bugünkü yapılacak anayasa değişikliği ile daha da sağlamlaşacağı değerlendirmeleri yapılıyor.
Söz konusu yasa federasyonda bulunan diğer milletlerin Rusça olmayan dillerini eğitimde seçmeli hale getirmiş ve Rusça haricindeki resmi dilleri zorunlu eğitim dili olmaktan çıkarmıştı.
Rusçanın devletin kurucu halkının dili olarak tanımlanması sonucunda diğer ana dillerde eğitimin zamanla tamamen ortadan kaldırılabileceği endişesi dile getiriliyor.
Anayasa değişiklikleri arasında Kırım'ın ilhakını sağlamlaştıran madde de bulunuyor. "Rusya Federasyonu'nun topraklarının yabancılaştırılmasını amaçlayan eylemlere ve bu tür eylemlere çağrı yapılmasına izin verilemez." maddesi Kırım'ın yasa dışı ilhakına yönelik yapılan eleştirilerin de önünü kesecek.
Rusya'nın federal bölgelerinin konumunda, Bakanlar Kurulu'nun üyeleri ve farklı seviyelerde devlet yetkililerinin statüsünde, parlamentonun yetkisinde değişiklikler olacak. Devlet Başkanının bazı yetkileri diğer kurumlar arasında paylaştırılacak.
Ancak yine de son onay makamının devlet başkanı olması nedeniyle Putin’in otoritesinin yine kurumlar üzerinde kendini hissettireceği değerlendirmesi yapılıyor.