Reza Zarrab ifadesinde dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’la nasıl tanıştığını ve Halkbank’la olan ilişkisini de anlattı. Halkbank’la çalışmak için 2012 yılında; bankanın o zamanki genel müdürü Süleyman Aslan’dan randevu almaya çalıştığını ancak bunu Aslan’ın reddettiğini anlatan Zarrab, daha sonra Zafer Çağlayan ile irtibata geçtiğini ve Aslan’dan randeu alabildiğini anlattı.
Zarrab, Zafer Çağlayan’ın kendisine “Yüzde elli yüzde elli kârla” çalışmayı teklif ettiğini ve bunu kabul ettiğini anlattı. Reza Zarrab toplamda Çağlayan’a 45-50 milyon Euro para rüşvet verdiğini açıkladı.
Savcılık sorgusunda Zarrab’a ‘rüşvetin belgesi’ de gösterildi. İşte, hakim, savcı ve tanık Reza Zarrab arasında geçen konuşmalar;
Savcı: Zafer Çağlayan ile nasıl tanıştınız?
Zarrab: Bir balıkçıda karşılaştık.
Savcı: Karşılaşınca ne yaptınız?
Zarrab: Kendimi tanıttım. Halkbank’ta çok göz önünde birisi olduğum için geri çevrilrdiğimi anlattım ve görüşmek istedim.
Savcı: Zafer Çağlayan ne yaptı?
Zarrab: Bunu yüzyüze görüşmemizi istedi ve bana randevu verdi.
Savcı: Peki bu görüşmeyi nerede yaptınız?
Zarrab: Çağlayan’ın makamında yaptık.
Savcı: Çağlayan ne dedi?
Zarrab: Hesap açabileceğini söyledi.
Savcı: Çağlayan Halkbank ile ne yapmak istediğinizi biliyor muydu?
Zarrab: Evet.
Savcı: Yapacaklarınızın İran’la ilgili olduğunun farkında mıydı?
Zarrab: Elbette.
Savcı: Çağlayan’la balıkçıda görüştükten sonra onu tekrar aradınız mı?
Zarrab: Evet.
Savcı: Yaklaşık olarak ne zaman görüştünüz?
Zarrab: O görüşmeden kısa süre sonra beni arayarak davet etti.
Savcı: Orada ne görüştünüz?
Zarrab: Yüz yüze toplantı yaptık.
Savcı: Neler konuştunuz?
Zarrab: Yapacağım ticaret hakkında daha detaylı bilgi verdim. Bana kâr marjını sordu onu anlattım. Bana ‘ortak bir şekilde hareket ederek yüzde 50-50 olarak aracılık edebileceğini söyledi.
Savcı: Kabul ettiniz mi?
Zarrab: Evet.
HAKİM: Tüm bunlar tam olarak ne zaman oldu?
Zarrab: 2012 yılı başlarında.
Savcı: (3730 numaralı kanıt olarak gösterilen bir kağıdı çıkardı. Muhasebe dökümü olduğu anlaşılan kağıdı Zarrab’a gösterdi) Bu nedir?
Zarrab: Bir e-posta
Savcı: Bunu size kim gönderdi?
Zarrab: Bana bunu Abdullah Happani gönderdi.
Savcı: Kimdir Happani?
Zarrab: Benim sahip olduğum şirketin benden sonraki ikinci yetkili kişisi.
Savcı: E-mail size mi gönderildi?
Zarrab: Evet efendim
Savcı: (Belgeyi gösterdi) Burada neye bakıyoruz?
Zarrab: Yapılan ticarette sayın Zafer Çağlayan’a rüşvet olarak ödenen paralardan bahsediyoruz.
Savcı: Bu belgeyi kim hazırladı?
Zarrab: Bizim iç muhasebe bölümümüz efendim.
Savcı: (Belgeye göz atıp buradaki bölümlerin teker teker ne anlama geldiğini sordu) Bunu neden hazırladınız?
Zarrab: Gelen işlemin, yapılan işlemin kârının yüzde 50’lerinin dökümünü yaptık. Bu Çağlayan’a ödenen paranın kayıtları.
Savcı: Belgedeki ilk bölüm nedir?
Zarrab: Tarihler
Savcı: İkinci bölüm nedir?
Zarrab: Açıklama kısmıdır.
Savcı: O açıklama kısmında Cash to Çağlayan yazıyor. Bu nedir?
Zarrab: Çağlayan’a gönderilen meblağ.
Savcı: Burada FCY yazıyor. Bu ne anlama geliyor?
Zarrab: Ödenen para birimi.
Savcı: DDİ yazıyor. Bu nedir?
Zarrab: Ödenen paranın miktarı.
Savcı: ilk satırdaki bölümü okur musunuz?
Zarrab: Bir milyon 750 bin euro.
Savcı: (3733 numaralı belgeyi gösterdi) Peki bu nedir?
Zarrab: Bu da Zafer Çağlayan beye ödenen paranın kayıtları.
Savcı: Bunu kim hazırladı?
Zarrab: Benim muhasebe.
Savcı: Neden hazırladı?
Zarrab: Zafer Çağlayan beye sunum için. Aldığı ödemelerle aldığı miktarın arasında bir yanlış anlama olduğunu söylediği için sunum istedi.
HAKİM: Bunun hangi zaman diliminde olduğunu açıklar mısın?
Zarrab: 19 Mart 2012’den başlıyor 27 Mart 2012’ye kadar gidiyor.
HAKİM: Bu kişiye yapılan tüm ödemeler bu kadar mı?
Zarrab: Hayır efendim daha fazla ödeme var. Listede olmayan…
HAKİM: Toplam rakam var mı?
Zarrab: Euro olarak var. 31 milyon 789 bin 500 euro. Bu sadece euro olarak. Farklı para birimleri da var. 4 milyon 696 bin 911 dolar. 2 milyon 465 bin lira. Kayıtlarda olmayan ödemeler de var.
Savcı: Yani Halkbank’taki işlemler için Çağlayan’a ne kadar verdiniz.
Zarrab: 45-50 milyon euro civarı bir şey.
Savcı: Başka para birimlerinde de var mı?
Zarrab: TL ve dolar olarak var.
Savcı: Yaklaşık ne kadar dolar ödediniz?
Zarrab: 7 milyon dolar filan ödemişimdir.
Savcı: Halkbank için Türk lirası olarak ne kadar ödediniz?
Zarrab: 2 milyon 465 bin Türk Lirası.
Savcı: (Yeniden toplantı açıklamasını hatırlattı) Zafer Çağlayan’la bu toplantınızdan sonra Süleyman Aslan’la görüştünüz mü?
Zarrab: Evet
Savcı: Süleyman Aslan’la ne görüştünüz?
Zarrab: Sayın Çağlayan’la görüşmemizin özetini anlattım kendisine. ‘Hesap açabileceğıimi söylediği’ aktardım. Altın ticaretine aracılık edebileceğini söyledim.
Savcı: Aslan bunu kabul etti mi?
Zarrab: Evet etti.