On bir Ayın Sultanı Ramazan ayının yarısını geldik. Ramazan öncesine göre beslenme alışkanlığımız ve saatleri değiştiği için vücudumuz farklı etkileşimde bulunduğu aşikâr.
Normal zamanlarda beslenmemizi kendi kontrolümüzde yaparken, ramazan ayında iftar ve sahur ve sahur iftar arasında beslenmek zorunda kaldığımız için vücudumuza gereken özeni göstermek zorundayız.
Konu hakkında önemli tavsiyelerde bulunan Diyetisyen Fatma Özdemir, Ramazan’da bazı alışkanlıklarımızı terk edip yeni bir sayfa açmak suretiyle formumuzu ve sağlığımızı koruyabildiğimizi söyledi. Ramazan ayında uzun saatler aç kaldığımız için beslenme düzenimizin bozulduğunu söyleyen Özdemir; “Normal günlerde, herhangi bir öğünde eksik aldığımız bir besin öğesinin gün içinde veya ara öğünlerde tamamlama fırsatımız olurken Ramazan ayında bu süre kısıtlanmaktadır. Beslenme için ayrılan kısa sürede hem vitamin ve mineral yönünden zengin hem de tok tutan besinler seçmeliyiz.” diyor.
İşte Özdemir’in Ramazan ayı için verdiği beslenme ipuçları:
Ramazan ayında tek öğünde fazla kalori alıp sindirim sistemimizi yormayın. İftarda su ve çorba ile başlayıp 10 dakika ara verdikten sonra yemek yemeliyiz. Kızartma ve hamur işinden uzak durun. Sahura kalkmayı alışkanlık haline getirin. Ara öğünlerde kuru meyveler ile süt ürünleri tercih edin. Sahurda yumurta, yulaf veya akşam yaptığınız sebze yemeklerinden tercih edin. Öğünlerde çok tuzlu, baharatlı, soslu ürünler tercih etmeyin. Şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar veya meyveli tatlılar tüketin. Çok fazla çay kahve tüketimi ödem tutmamıza sebep olur bu yüzden çay ve kahveyi şekeriz tüketin. Ramazan’da hareketsizlik bağırsak hareketlerinin yavaşlamasına sebep olabilir. İftardan sonra yarım saat yürüyüş yapmak sindirimi kolaylaştırır. Mideyi rahatsız etmemek ve kalori alımını kontrol etmek için en doğru pişirme yöntemleri ızgara, fırınlama, haşlama veya buğulamadır. Su tüketimine dikkat edin.