Prof. Dr. Mehmet Ceyhan’dan bomba açıklama: "Bazı uzmanlar halkı ve devleti yanlış yönlendirdi'

Prof. Dr. Mehmet Ceyhan’dan bomba açıklama: "Bazı uzmanlar halkı ve devleti yanlış yönlendirdi'

Prpf. Dr. Mehmet Ceyhan İYİ Parti’nin düzenlediği “A’dan Z’ye Covid-19’un Türkiye’deki etkileri” adlı panelinde çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ceyhan, korona ile ilgili verdiği bilgilerde, bazı uzmanların halkı ve devleti yanlış yönlendirdiğini dile getirdi.

Ayşegül Yağız- Serkan Talan \ YENİÇAĞ

İYİ Parti’nin düzenlediği “A’dan Z’ye Covid-19’un Türkiye’deki etkileri” adlı paneli başladı. Korona virüs salgınının dış politika, ekonomi, yerel yönetimler ve sağlık sektörü üzerindeki etkileri değerlendirildiği panelde koronanın ülkemiz üzerindeki etkileri gündem oluşturdu. 

Çalıştayın İYİ Parti GİK Üyesi ve Uluslararası İlişkiler Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Murat Karaman moderatörlüğünde gerçekleşen panelde katılımcılar dikkat çeken açıklamalarda bulundu..

Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, korona ile ilgili açıklamalarda bulundu. Ceyhan’ın konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Gerçekten zor bir süreçteyiz. Biraz önceki konuşmadan takip ettim. Hepsini kıyasladığımızda salgının bunun içindeki en kötüsüdür.

Deprem olur, deprem dışında hayat devam eder. Depremde sağlık çalışanları daha sağlam evlerde oturur diye hesaplanır. Sel olduğunda sağlık hizmetlerini takviye edersiniz. Ama salgında sağlık çalışanları çok kötü etkilenir.

İlk başa kısaca dönersek Mart’ın 11’inde biz ilk vakayı bildirdik ama bu bizim ilk vakamız değildi. Siz pandemiyi ilk bulduğunuzda bir merkez tespit edilir. O merkezde birini bulduğunuzda sizin ilk vakanız olur. Diğer yerlerde merkezdeki kadar olmasa da etkilenir.

Pandeminin ilk dalgası kolay atlatılır. Siz merkezde yeterli önemleri aldığınızda kolay atlatılır. Biz de pandeminin ilk merkezi İstanbul’daydı. Vaka sayıları azaldığında insanlar rahatladı. Bazı uzmanların halkı ve devletleri yanlış yönlendiren yorumları oldu.

"EKONOMİK ZORLAMALARLA NORMALLEŞMEYE GEÇİLDİ"

Bunlar pandeminin yazın azalacağınıi bunun bir kış virüsü olduğunu, bunun 2 hafta biteceğini ön gördüler. Birçok ülkede kademeli bir normalleşme yapılabilecekken hızlı bir normalleşmeye geçtiler.

Biz pandeminin en ağır atakları yaz aylarında olmuştur dedik ama ekonomik zorlamalarla hızlı bir normalleşmeye geçildi. Biz 11 Maysı’tan sonra binli rakamların altına inememiştik sonra artış gerçekleşti.

Eğer belli bir rakamda sıkışıp kalırsanız ekstra önlemler almanız gerekir. AVM’leri açıp ekonomiyi düzelteceğiz dediler ama halk güvenmediği yerlere gitmiyor.

Bu, ekonomide düzelmeyi de sağlamadı. Biz blok halinde 14 ya da 28 gün tam karantina olsun sonra ekonomik hizmet için açılsın dedik. Ama danışılan arkadaşlar yanlış bilgilendirdiği için yapılamadı.

Filololojide 2. dalga belli bir süre durup sonra yaşanan artıştır. Biz Türkiye’de 0 vakayı sağlasak Afrika’da hasta sayısı devam ederse bu iş olmaz.

Bütün yerlerde 0 vakayı sağlamamamız lazım. Bu İspanyol gribinde yaşandı. İlk dalga bitti ama sonra asıl yıkıcı olan dalga geldi. Eğer siz ekstra tedbirleri almayıp sadece maske ve sosyal mesafe uyarısı yaparsanız bu iş yürümez. Tamamen plansız toplantılar yapılıp o anın şartlarına göre kararlar alırsanız bu iş yürümez.

“MESAİLERE BELLİ KISITLAMALAR GETİRİLMELİ”

Aynı plansızlığı okulların açılmasında yaşıyoruz. Siz okulların açılmasını bir tarihe erteleyemezsiniz. Bu sadece toplumdaki tartışmaları ötelemek için yapılabilir.

Okulların açılması için eylem planı yapılmalıdır. Bir hedef belirlenmelidir. Bu vaka sayısının altına inildiğinde okulları açağız demelisiniz. Tarih belirlemekle olmaz. Belki 21 Eylül’de durum 31 Ağustos’tan daha kötü olacak.

Neden 21 Eylül diye bir tarih belirlendi, bunu kimse anlamadı. Yeniden sokağa çıkma yasağı ve iş yeri kapatma tedbirleri almak çok zor. Alınabilecek 5 tedbir var. ABD’de yapılan çalışmalara göre en çok bulaş ev ortamı, iş yeri ortamı ve toplu taşıma ortamında oluyor. Bizde en çok toplu taşımada oluyor. Bunun için mesailere belli sınırlamalar getirilebilir.

“MART AYINDAN ÇOK DAHA ZOR DURUMDAYIZ”

Diyarbakır’daki bir taziye evinden 100 vaka çıktı, başka bir yerde bir nişan yemeğinden 60 vaka çıktı. Bunlara bir sayı kısıtlaması getirilebilir. Şu anda iş çok daha zor. Mart ayından çok daha zor durumdayız çünkü tek merkezli bir salgın yok.

Sadece İstanbul için aldığınız tedbirleri tüm ülkede uygulamanız gerekir. Biz şehirler arası dolaşımı tamamen serbest bıraktık. Şehirler arası dolaşımı disiplinize etmek gerekir. Herkese test yapamazsınız belki ama kayıt altına alabilirsiniz.

Şehirler arası dolaşımı rahat tutarsanız. İllerde aldığınız tedbirlerin hiçbir önemi kalmaz. Ankara’da salgın var, Ankara’da yasaklar koyup İstanbul’a koymazsanız, düşünsenize İstanbul’dan Ankara’ya kaç kişi geliyor?

"TEKRAR TESTLERİN BİR ANLAMI YOK"

Şu anda yürütülen test politikası hemen değiştirilmelidir. Şu anda toplu testleri futbolculara, organize sanayi bölgelerinde yapıyoruz. En çok bulaşı insanlarlarla yüz yüze gelen iş kolları yapıyor. Futbol Federasyonu çok kıymetli bilim insanlarının olduğu ama aralarında ortopedist gibi uzmanların olduğu kurullarla salgını yönetiyor.

Tekrar testlerinin hiçbir anlamı yoktur. Mümkün olduğu kadar bulaştırma potansiyeli olan pozitif vakalar bulmamız lazım. 65 yaş üstü vatandaşlara kısıtlamaların anlamı yok çünkü gençler virüsü alıp eve geliyor.

Bir grup son derece organize olup kurallara uyuyor ama bir grup hiç uymuyor. Cumhurbaşkanının mesajları bile ulaşmıyor insanlara. Farklı iletişim yöntemleri uygulanmalı. İnsanlara kuralları uymaktan vazgeçiren insanlar var bunlara hukuki yaptırım uygulanmalı. Devlet bazı tedbirler almadan bu sadece halkın kurallara uymadan olmaz"