YENİÇAĞ - Özel Haber / Büşra KAPAN
Eriğin 150 lira, kirazın 100 lira ve zeytinin 300 lira olduğu ekonomide vatandaş ve esnaf her geçen gün değişen fiyatlar şaşkınlıkla izliyor. Son dönemde gıda fiyatlarında yaşanan artış, vatandaşların alım gücünü olumsuz etkiliyor. Geçen hafta ile şu anki pazar fiyatları arasındaki değişkenlik, tüketicileri zor durumda bırakıyor. Pazar satıcıları ise bu durum karşısında müşterilere karşı mahcup hissediyor.
ESKİ SİSTEME GERİ DÖNÜYORUZ
Temel gıda ürünleri arasında yer alan sebze ve meyveler ateş pahası. Artan fiyatlar karşısında müşterilere karşı mahcup olduğunu dile getiren pazarcı esnafı Necip Bey, sözlerine şu şekilde devam etti:
MÜŞTERİ ALIŞKANLIKLARI NASIL DEĞİŞTİ? ESKİSİ GİBİ KİLO KİLO ALIŞVERİŞ YAPILABİLİYOR MU?
Gözlemliyorum şöyle gözlemliyorum, millete para kalmadı. Alım gücü yok artık. Eskisi, şimdi taneye düştü. Eski sistem neyse yine aynısı olacak. Eskiden biz mandalinayı portakalı taneyle satardık. Salatalığı taneyle satardık. Karpuzu taneyle satardık. Ama şu anda eski sisteme geri dönüyoruz. Her şey taneyle olacak. Ama millette hakkımızda para olmadığı için geçim sıkıntısı olduğu için her şeyi tane hesabına dökülüyor. Bundan sonra tane Avrupa usulü olacağız.
Ama alın gücü yok. En kötü domates 25 lira. Mesela bir ailenin bir kahvaltısında, bir kilo domates gidiyor. Bunun peyniri yumurtası var. Daha da saysak çok şey var bunları hesapladığınızda sadece bir kahvaltının bile maliyeti çok yüksek düzeyde.
MEVSİMİNDE OLAN MEYVE SEBZELER DAHA UYGUN ALINABİLİYORDU, ŞİMDİ HER ŞEY PAHALI. NASIL AÇIKLIYORLAR BU DURUMU?
İnsanlar çoğaldı. İnsanlar çoğaldıkça tüketimde arttı. Tarımcılık kalmadı Türkiye'de. Tarımcılığı bitirdiler. Her taraf betonlaştı. Her şeyi dışarıdan alıyoruz. Şekeri bile dışarıdan alıyoruz. Şeker fabrikalarımızı kapattılar. Gübre fabrikalarımızı kapattılar. Şimdi hepsini dışarıdan alıyoruz. Hepsi de hormonlu. Ne olduğu belli değil. Dün domatesi aldım kestim ellerim yemyeşil oldu. Hepsi orman, ilaç, ondanca yani tarımcılık yok Türkiye'den, hayvancılık yok, bitirdiler her şeyi.
GIDAYA MAZOT FİYATLARININ ETKİSİ NE ORANDA?
Mazot fiyatları almış başına gidiyor. Hadi çiftçiye tamam diyeceğim. Ama bir dönümlük yere trilyonlarca para veriyorlar, Araplara satıyorlar. Adam tarımcılık mı yapsam yoksa yerini mi satsam diye düşünüyor. Yerimi satsam daha iyi diyor.
Parayı faize yatarım, yüzde 40 alırım diyor, ah ne güzel, ense yaparım diyor. Kolayını buldu herkes. İnsanlar artık üretemiyor çiftçi zaten, hepsi şehre geldi.
PEKİ, SİZCE BU DURUM DEĞİŞİR Mİ?
Değişmez. Hangi hükümet gelirse gelsin, eline bomba verildi artık. Zaten bitmiş enkaz var. Elinde atom bombası var. Hiç kimse düzelir demesin artık. Bazen diyorum iyi ki de muhalefet değişmedi çünkü suç yeni gelene kalacaktı.
Ülkeyi bitirdiler çünkü satılacak yer kalmak. Okullarımızı satacaklar sattılar zaten de. Ege, Akdeniz 'e git Türk bayrağı bulamazsın Amerika bayrağı, İngiliz bayrağı, Rus bayrağı.
AVRUPA BİZİ KISKANIYOR
Peynir ve zeytinde de fiyatlar cep yakıyor. Otoyol ücretlerine gelen zam, tezgah fiyatlarını da yükseltti. Bunun faturası yine esnafa ve vatandaşa kesildi. Peynir ve zeytin satıcısı olan esnaf, artık peyniri 200 – 300 gram alındığını söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
MÜŞTERİ ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞTİ Mİ? ESKİDEN İNSANLAR KİLOYLA ALABİLİYORDU ŞİMDİ NASIL OLUYOR?
Yüzde yüz maalesef yüzde yüz değişti. Çünkü iki yüz gram iki yüz elli gram yarım kilo yani düştü yani çok düştü. Az azalıyorlar çünkü her şey çok pahalı maalesef. Bunun yanında ağır gidiyor çok azaldı. İşler neredeyse yarı yarıya düşüş gösterdi. Eski yoğun pazarlar yok artık.
ÖNCEDEN PAZAR TEZGAHLARINDAKİ FİYATLAR AYNI OLUYORDU. ŞİMDİ İSE GEÇEN HAFTAYA ÖNCESİNE GÖRE FARKLILIK OLUYOR. BUNU NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
Günden güne her şey gittikçe pahalılaşıyor. Yani her hafta hemen hemen her gün fiyatlar değişiyor. Yani bizim de elimizde olan bir şey yok. Biz de toptancıdan alıyoruz. Toptancı diyor bizde de bir şey yok. Yani kim yapıyor bunları biz de şaşırdık. Her ürün aldığımızda yerini bir fiyatla karşı karışı karşıya kalıyoruz biz de mecbur kalarak değişiyoruz çünkü maliyetler ciddi oranda yüksek. Artık müşteriye diyecek bir şey bulamıyoruz fiyatları söylerken utanıyoruz.
BU DURUM DÜZELİR Mİ?
Vallahi düşünmüyorum düzelecek gibi değil. Çünkü her gün gerçekten her şey pahalılaşıyor. Bu durum zor değişir çok zor. Zeytin ve peynir tamamen bitti. Kıyafet olsa insan giymez ama temel gıda mecburi onu da insanlar alamıyor. Hayat gittikçe de zorlaşıyor. Düşünün bir kalıp peynir 200 – 300 lira olmuş. Yazık bu insanlara. İçler acısı gerçekten. bunlar gerçek şeyler. Kısaca Avrupa bizi kıskanıyor.
Fiyatların çok yüksek olduğundan şikayetçi olan müşteri Burcu Hanım ise, geçen haftaki fiyatların üzerine eklemelerin dolduğunu söyledi. Burcu Hanım, gıda alırken, sadece çocuğuna yetecek kadar aldığını belirterek şu ifadelere yer verdi:
FİYATLARI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
Fiyatları çok iyi bulmuyorum. Dün aldığımız şeyi yarın aynı fiyata alamıyoruz. Geçen hafta geldiğim pazar ve şu anki Pazar arasında bayağı bir farklılık var. Üzerine bayağı koymuşlar. Geçen hafta 200 liraya aldığım tişört şu an da 300 lira. Bir haftada nasıl oluyor? Böyle bilmiyorum ama çok fazla alamıyoruz gerçekten alamıyoruz.
EN ÇOK HANGİ ÜRÜNLERDE DEĞİŞİKLİK VAR?
Sebze meyve ve giyim her şey de çok değişiklik görülüyor. Özellikle gıda yani şu anda hatta giyimi geçmiş durumda. Aylık harcamalarımıza bakıyoruz kredi kartından. Gıda ve giyim zaten çok az alabiliyoruz da artık lüks oldu ama gıda inanılmaz şu anda üçe katladı artık. Eskiden mesela gıdayı kilo kilo alıyorduk biliyorsunuz. Bir domates alıyorduk. İki üç kilo alıyorduk şimdi adet olarak alıyoruz. Bir kilo aldığım hiçbir şey yok şu anda. Yarım kilo ya da adet. Ya da özellikle şu anda mesela yaz meyveleri çok el yakıyor. Çocuk görüyor istiyor. Ona yetecek kadar anca alabiliyoruz. Okulda beslenmesine koymak için iki üç tane o kadar.
BU DURUM DÜZELİR Mİ?
Bence düzelmez daha kötüye gider. Daha da kötü. Her gün nasıl daha da kötü oluyorsa şimdide de öyle yine değişen bir şey olmayacak.