Buğra Arif Uçku'ya, iki yıl önce tiroid kanseri teşhisi konulmuş ve başarılı bir ameliyat sonrası sağlığına kavuşmuştu. Ancak rutin kontroller sırasında tükürük bezinde bir kist tespit edilen Uçku'ya, bu kistin alınması gerektiği söylendi.
24 Ocak'ta, KBB uzmanları H.D. ve F.B. tarafından gerçekleştirilen ve yaklaşık 5 saat süren ameliyatın ardından Uçku, servise alındı. Akşam saatlerinde ameliyat bölgesinde başlayan kanama üzerine, doktor H.D.'nin hastaneye gelmesiyle acilen ikinci bir ameliyata alındı. Ancak Uçku, bu operasyon sırasında hayatını kaybetti.
OTOPSİ RAPORU ÇIKTI
Otopsi sonucunda, Buğra Arif Uçku'nun ameliyat sırasında boynunda meydana gelen damar yaralanmasına bağlı olarak kan kaybından hayatını kaybettiği belirlendi. İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporda, ölümün ameliyat esnasında gelişen komplikasyonlar sonucu olduğu ifade edildi. Raporda ayrıca, ameliyat sonrası Uçku'nun durumunun kötüleştiği ve gerekli müdahalelerin zamanında yapılmadığı belirtildi.
UÇUŞA GİDİYORUM DEDİ AMELİYATA GİTTİ
Uçku’nun annesi Nursen Uçku, oğlunun basit bir ameliyat için hastaneye gittiğini düşünerek ailesine "Uçuşa gidiyorum" dediğini anlattı. Ancak ameliyat sonrası yaşanan komplikasyonlar ve doktorların zamanında müdahalede bulunmaması nedeniyle hayatını kaybettiğini belirtti. Ailenin avukatı İkbal İlay Kurt ise, hemşirelerin kanama sonrası durumu doktorlara bildirdiğini ancak doktorların saatlerce müdahale etmediğini ve bu nedenle Uçku'nun hayatını kaybettiğini savundu.
1 SAATLİK AMELİYAT 5 SAAT SÜRDÜ
Buğra Arif Uçku’nun arkadaşı Volkan Yıldız, Uçku'nun ameliyat öncesi kendilerine operasyonun sadece bir saat süreceğini söylediğini, ancak ameliyatın beş saat sürdüğünü ve Uçku'nun büyük ağrılar içinde olduğunu anlattı. Ameliyat sonrası kanamanın devam ettiğini ve doktorların geç müdahale ettiğini ifade etti.
HASTANE YÖNETİMİ SESSİZLİĞİNİ KORUYOR
Hastane yönetimi ise iddialarla ilgili herhangi bir açıklama yapmadı. Ailenin hukuk mücadelesi devam ederken, olayla ilgili soruşturma sürüyor.