Adaylara altın öğütler
1 milyon 350 bin kişi, pazar günü ÖSS’de ter dökecek. Uzmanlar, sınav öncesi adayları beslenme konusunda uyararak önemli açıklamalarda bulundu
Pazar günü yapılacak ve 1 milyon 350 bin kişinin katılacağı ÖSS öncesinde uzmanlar, adaylara beslenme konusunda önemli uyarılarda bulundu. Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Tayar, sınavlara hazırlanırken oluşan stresin ve heyecanın, yemek yeme davranış bozukluklarına bağlı kilo kaybına ya da şişmanlığa, mide bulantısına, neden olabileceğini söyledi. Sınav sırasında bu tür sorunların ortaya çıkmaması için gençlerin yaşadığı stresten kurtulması gerektiğini belirten Prof. Dr. Tayar, doğru, yeterli ve dengeli bir beslenme programı uygulanması halinde başarıyı artırmanın mümkün olacağını bildirdi. İşte Tayar’dan altın öğütler:
Çikolatayı asla yemeyin
Sınava giderken en büyük hatanın beynin şeker ile çalışmasından dolayı fazla miktarda çikolata ve basit şeker içeren tatlıların tüketimi olduğunu ifade eden Prof. Tayar, şunları söyledi: “Beyin kandaki şekeri tüketir fakat basit karbonhidrat dediğimiz sofra şekeri ve bunu içeren gıdalar, çikolata, tatlılar veya bisküviler, kan şekerini hızla yükseltip düşürdüğü için
beynin şekere olan ihtiyacını karşılamaz. Aksine kan şekerini düşürür. Bu tip bir beslenme sonrasında kan şekeri hızla yükselir, kısa bir süre sonra düşer ve beraberinde konsantrasyon güçlüğü ve uyku gelir. Beynin kan şekerini sağlayacak olan şekerler sabah tüketilecek, süt, ekmek, yulaf, meyve gibi besinlerden sağlanmalıdır.”
Kuru meyve ve cevizi unutmayın
Prof. Mustafa Tayar, sınavdan bir gün önce gaz problemi oluşturacak kuru baklagil, lahana gibi gıdalardan uzak durulması gerektiğine dikkati çekerek, “Başarıyı etkileyeceği için kızartma, birçok besinin bir araya gelmesiyle oluşan karışık yemekler, çok yağlı, ağır soslu yemekler tercih edilmemeli, mümkün olduğu kadar hafif yağsız besinler tüketilmelidir” diye konuştu. Sınava giderken kuru erik, üzüm ve kayısı ile fındık, fıstık ve cevizin unutulmamasını öneren Prof. Tayar, sınav esnasında kompleks karbonhidrat içeren kepekli bisküvi, küçük sandviç, tuzlu bisküvi gibi besinlerin tüketiminden kaçınılması gerektiğini söyledi.
Sabah kahvaltısını mutlaka yapın
Prof. Tayar, sınav öncesi iyi bir sabah kahvaltısı yapılmasını tavsiye ederek, şöyle dedi: “Sınava girecek öğrenciler genellikle stres nedeniyle sabah kahvaltısını atlıyor. Sabah stresle beraber mide bulantısı ve iştahsızlık olması çok doğaldır. Bu yüzden diğer zamanlara göre daha az gıda tüketmek istenebilir. Miktarlar az tutularak sağlıklı besinlerin tüketimi sağlanmalıdır. Çok fazla miktarda ve karışık yağlı besinlerin tüketimi de sabah önerilmemektedir. Kahvaltı her öğrenci ve yetişkinin hayatında oldukça önem taşıyan bir öğündür. Yapılan bilimsel çalışmalar, sınav sabahı iyi bir kahvaltı ile güne başlayan çocukların sınavda daha başarılı olduklarını gösteriyor.”
Çay ve koladan uzak durun
Sınav öncesi sucuk, pastırma, salam, sosis gibi baharatlı ve tuzlu gıdaların yenmesinin sınav sırasında susuzluk hissini artıracağını bildiren Prof. Tayar, “Fazla miktarda su içilmesi de sınav sırasında sık tuvalet ihtiyacına neden olabilir. Sağlıklı bir kahvaltı, sınavda doğru cevaplar olarak dönecektir” dedi. Özellikle sınav öncesi dönemde fazla çay, kahve ve kola içmenin kalp çarpıntısına, huzursuzluğa, uykusuzluğa, korku ve endişeye neden olacağını belirten Prof. Dr. Tayar, bunların yerine C vitamini içeriği yüksek kuşburnu, papatya, ada çayı gibi bitki çaylarının tüketilmesi tavsiyesinde bulundu.
Çocuklarınızı strese sokmayın
Doç. Dr. Sünbül, velilere sınava girecek çocuklarının moralini bozacak davranışlardan kaçınmalarını önerdi
Selçuk Üniversitesi (SÜ) Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Eğitim Programları ve Öğretimi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Murat Sünbül, Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) öncesinde velilere çocuklarına ÖSS’den bahsetmemelerini önerdi. Doç. Dr. Sünbül, bir yıl boyunca ÖSS’ye hazırlanan adayların, sınav günü yaklaştıkça stresi daha fazla hissetmeye başladıklarını bildirdi. Adayların birçoğunun ÖSS’yi gelecekleri olarak gördüklerini ve kendilerini bu şekilde şartlandırdıklarını ifade eden Doç. Dr. Sünbül, bunun doğru olmadığını, insanların geleceklerini sadece bir sınava endeksli olarak düşünmemeleri gerektiğini ifade etti.
Her şeyin sonu değil
Doç. Dr. Sünbül, sınav günü yaklaştıkça gençlerin üniversiteyi kazanması için bir yıl boyunca onlarla birlikte sıkıntı çeken ailelere düşen sorumlulukların da arttığını belirterek, “Ebeveynler, sınav döneminde çocuklarını strese sokacak, olumsuz bir durum yaratacak ortamların oluşmaması için azami gayret göstermeliler” dedi. Sünbül, ailelere şu önerilerde bulundu: “Ailelerin çocuklarına vereceği en güzel destek, sınav haftasında ÖSS kelimesini kullanmamak olur. Anne ve baba son hafta ÖSS kelimesini yasaklamalı. Sınavla ilişkilendirilecek her türlü konudan kaçınılmalı. ’Sınav nasıl olacak?’, ’Sınavı kazanamazsan ne olacak?’ gibi sınava girecek adayda endişe ve kaygı oluşturacak her türlü diyalogdan uzak durulmalı. Adayların üzerinde baskı unsuru oluşturacak konulardan bahsedilmemeli. Aileler, kazanılamayan sınavın dünyanın sonu olmadığını çocuklarına anlatmalılar.”