CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında 2019 yılı bütçesine ilişkin değerlendirme ve eleştirilerde bulundu.
Cumhurbaşkanlığı Örtülü Ödeneği'nin sorgulanması gerektiğini, TBMM'deki bütün girişimlerine rağmen bu konuda bir açıklama yapılmadığını söyledi.
"EYLÜL'DE 1 MİLYAR 307 MİLYON TL..."
Özgür Karabat, şeffaflıktan uzak, içeriğinin sorgulanması mümkün olmayan örtülü ödenek harcamalarının son yıllarda önemli ölçüde arttığını belirterek şöyle dedi: "Saray'daki şatafat tüm şaşasıyla sürerken, Cumhurbaşkanı Yardımcısı bunu itibar meselesi olarak anlatıyor. Saray'ın sadece eylüldeki gizli ödenek toplamı 1 milyar 307 milyon 907 bin lira. Sıkça emekçilerin, emeklilikte yaşa takılanların, donan askerimizin teçhizatının eksikliğinden bahsettiğimiz bu günlerde bu rakamın sorgulanması gerekir."
Özellikle Diyanet İşleri Başkanlı'ğının bütçesinin Cumhurbaşkanlığı Bütçesi içerisinde önemli bir yer tuttuğunu ifade eden Özgür Karabat, 2019 yılında, bu yıla göre Diyanet bütçesinin Milli Eğitim Bakanlığı bütçesine göre daha fazla oranda arttığını söyledi. Sayıştay raporlarında Diyanet İşleri Başkanlığı'na yönelik ciddi bulgular yer aldığını belirten Karabat, 2017 raporuna göre, Diyanetin taşınmaz malların kayıt altına alınmasına yönelik düzenlemeye uygun hareket etmediğini, çok sayıda personel istihdam hakkına sahip olmasına ve bu kadar yabancı dil mezunu işsiz bulunmasına rağmen tercüme hizmeti alımına yüksek meblağda kaynak aktardığını ileri sürdü. Özellikle kitap basımları nedeniyle oluşan israfın göze çarptığını öne süren Karabat, bu yılın ilk 6 ayında dağıtılan 6 milyon 338 bin kitabın maliyetinin 14 milyon 221 bin lirayı aştığını, bu tutarın yıl sonunda 28 milyon liraya ulaşacağını söyledi. Bu konuda araştırma komisyonu kurulması için gereken adımları atacaklarını bildiren Karabat, bütçede, vergide ortak olanlara paylaşımda adil davranılmadığını, Aleviler başta olmak üzere farklı inançlara sahip insanların 2019 yılı bütçesinde yok sayıldığını iddia etti.
AKP'li belediyelerdeki yolsuzluklara soruşturma bile açılmazken, muhalif belediyeler söz konusu olduğunda tutuklama ve görevden almaların yaşandığını ileri süren Özgür Karabat, şöyle devam etti: "Söz konusu muhalif belediyeler olunca cevval kesilen İçişleri Bakanımızın bir an önce harekete geçmesini bekliyoruz. Yolsuzlukları gün gibi ortada olan belediye başkanlarını hala korumaya devam edecek misiniz? Bu durum, AK Parti'nin yolsuzluklar karşısındaki tutumunu ortaya koyuyor. Sayıştay'da 2 Kasım'da üst yönetim değişikliği yaşandı. 1992'den bu yana kurumda görev yapan Denetim İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Fikret Çöker'in yerine, 2011'de Sayıştay üyesi seçilen Zekeriya Tüysüz atandı. Aslında ortaya çıkan bu raporlardan sonra ödüllendirilmesi gereken bir bürokratın işten el çektirilmesi, aslında AKP iktidarının yolsuzluklara hangi gözle baktığının da bir göstergesidir. Bu, tam anlamıyla bir skandaldır."