Orta Doğu ısınıyor!
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, İngiltere ile başlayan “Avrupa başkentleri” ,Türkiye ve Orta Doğu ülkeleri gezisinin ardından yeniden Ankara’ya ziyareti, Orta Doğu’nun yakında ısınabileceğinin işaretlerini de yanında getiriyor.
Birinci ziyaretinde, yeni Orta Doğu politikasını oluşturmaya çalışan ve Başkan Obama’nın da yardımlarıyla, bazı taşları yerine koyan John Kerry, şimdi muhtemelen İran’a nasıl esaslı “gözdağı” verilmesinin planlarıyla uğraşıyor.
Her şeyden önce, bir ABD Dışişleri Bakanı’nın, kritik günlerde üst üste Türkiye’ye gelmesinin “normal” karşılamamak ve değerlendirmemek icap ediyor.
Ne var ki ABD, teşbih yerinde ise “Türkiye’nin sakalını eline geçirmiş bulunuyor.”
Gerçi; dış politikada çoğu vakit, küresel güçlerin oyunlarını erken teşhis, bir ülkeyi büyük belalardan kurtarmaya yetiyor.
Gerçekten de, küresel güçlerin özellikle ABD ve İngiltere’nin oyunu, muhataplarına çok pahalıya mal oluyor.
Tahribatın izleri yıllarca silinemiyor.
Aslında, ABD’nin Orta Doğu’dan beklentisi ve istemi, enerji kaynakları ve enerji yollarının güveni ile özetleniyor.
Tabii ki enerji denirken, petrol ve türevleri ile su hatıra geliyor.
Beklentiler ve istemler de, bu çerçevede değerlendiriliyor.
Şöyle bir bakıldığında, madde madde bazı kritik hususlar kendini gösteriyor;
1- İsrail’in ulusal güvenliğinin sağlanması gündemden düşmüyor.
2- ABD’nin, başta petrol olmak üzere Orta Doğu’daki çıkarları korumaya devam edeceği zaten öteden beri biliniyor.
3- Kuzey Irak’taki gelişmeler Kürt-Arap savaşına giderse, bölgedeki bütün dengeler bozulacağından. Kuzey Irak’ın ana devletten bağımsızlığı geçici olarak engelleniyor. En önemlisi, Kürdistan devleti şimdilik ileri bir tarihe erteleniyor.
4- İran’da İslami otoriteye karşı gelişmeler gözlemleniyor.
Bu arada, Çin’in İran petrolüne ve Rusya doğal gazına bağımlılığının azaltılması için ABD, Çin’e yeni desteklerini yavaş yavaş açıklıyor.
5- Rusya’nın Suriye’ye üstlenmesi ve bundan böyle Doğu Akdeniz’de “sürekli olarak varım” demesi, ABD ve AB’nin bölgedeki hegemonyası için en büyük tehdit olarak değerlendiriliyor.
6- ABD, Türkiye’de başkanlık sistemini desteklemeye devam ediyor.
ABD tek adamı ikna etmenin daha kolay olduğunu biliyor.
Ancak bu tek adamın; Siyonizm ve İsrail’e karşı olmaması isteniyor.
Bir de bölgede İngiltere’nin aktif görevi göz önüne alınırsa, ABD’nin kafasındaki isimlerin başında Abdullah Gül bulunuyor.
7- Mısır’da hayal kırıklığına uğrayan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, bölgede silahlı radikal Müslüman güçlerin yerleşmesini kesinlikle istemiyor.
8- Şayet PKK dağılıp Türkiye’den ayrılırsa, onu toparlayıp radikal İslami güçlere karşı savaştırmak ABD planında yer alıyor.
Özetle, Orta Doğu yeniden ısındırılmak isteniyor.