Anlaşmanın imzalanmasından bu yana geçen 9 yıl içinde, ABD'nin 2018'de anlaşmadan çekilmesi sonucunda yaptırımların yeniden sertleşmesi, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini artırması ve bölgesel gerilimler gibi bir dizi sorun ortaya çıktı. Bu durumlar birbiriyle sıkı sıkıya bağlantılı olarak, anlaşmanın yeniden uygulanma olasılığını karmaşık hale getirdi.
Nükleer anlaşma, İran ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa ile Almanya (5+1) arasında Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) adı altında 14 Temmuz 2015'te imzalandı. Bu anlaşma, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında İran'ın nükleer faaliyetlerinin düzenlenmesini ve denetim altına alınmasını öngörmekteydi. Anlaşma, Ocak 2016'da BMGK onayıyla yürürlüğe girdi ve İran, uluslararası yaptırımlardan kısmen muafiyet sağladı.
Ancak Donald Trump'ın başkanlık döneminde ABD, 8 Mayıs 2018'de anlaşmadan tek taraflı olarak çekilme kararı aldı ve İran'a yeniden yaptırımlar uygulamaya başladı. İran yönetimi, bu duruma yanıt olarak Avrupa ülkelerinden ABD'nin yaptırımlarına karşı anlaşmayı koruyacak önlemler almasını bekledi, ancak bu beklentiler karşılanmadı. Bu nedenle, İran 8 Mayıs 2019'da anlaşmadan kaynaklanan taahhütlerini kademeli olarak durdurma kararı aldı.