Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine dair dava devam ediyor. Dava süreci boyunca da olayla ilgili her gün yeni bir gelişme ortaya çıkıyor.
Anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi "İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşması 7 Kasım tarihinde gerçekleşti ve dava 3 gün sürdü.
AHIRDAKİ 380 KALAŞNİKOF FİŞEĞİ KİME AİT?
Narin Güran’ın cinayetine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, dosyadaki baba Arif Güran'ın ifadesine ulaşıldı. Gazete Pencere’den Leyla Akdoğan’ın haberine göre, yapılan ilk arama çalışmalarının, Narin’in evinin çevresindeki ahır ve eklentilerde gerçekleştirildiği, jandarma komando ekiplerinin yaptığı bu aramalarda ahırda saklanmış çok sayıda mühimmatın bulunduğu ortaya çıktı.
Narin Güran’ın oturduğu evin ahırında gerçekleştirilen aramalarda, AK-47 kalaşnikof marka uzun namlulu tüfeklere ait 380 mühimmat ele geçirildi. Elde edilen bilgilere göre, mermilerin paslanmasını ve oksitlenmesini önlemek için havlulara sarıldığı, daha sonra fındık kreması kutularına, şeffaf salça kovalarına ve un çuvallarına gizlendiği belirlendi.
Ahırda bulunan mühimmata el konulurken, kaçak olduğu ifade edilen bu silah ve mühimmatlar sebebiyle aile üyeleri hakkında 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefet suçundan soruşturma başlatıldığı belirtildi.
ARİF GÜRAN'IN HABERİ VARMIŞ
Baba Arif Güran’ın ahırdaki mermilerden haberi olduğu ortaya çıktı. Öte yandan Güran, Ahırın sürekli açık olduğunu fişeklerin bir başkası tarafından yerleştirildiğini iddia etti.
Arif Güran, verdiği ifadede kimseden davacı ve şikayetçi olmadı. İşte Arif Güran’ın ifadesi:
“Kararda belirtilen adresteki ikamet bana aittir. Arama esnasında evimin ahırında torbalar arasına saklanmış vaziyette iki kutu içerisinde 380 adet kalaşnikof tip piyade tüfeğine ait fişek bulundu. Bu fişekler bana ait değildir. Bana ait olan ahırı benden başka kimse kullanmıyor, ancak ahırısın kapısı sürekli açık olduğundan dolayı bir başkası tarafından beni zan altında bırakmak amacıyla gizlice bırakılmış olabilir. Evime yakın mesafede kardeşlerimin evi vardır. Yabancı kimseye ait ev bulunmamaktadır. Bana ait ruhsatlı ve ruhsatsız hiçbir ateşli silahım yoktur. Bulunan kalaşnikof piyade tüfeğine ait 380 adet fişeğin ahırıma kim tarafından konulduğunu bilmiyorum. Davacı ve şikayetçi olduğum kimse yoktur.”
Öte yandan Türkiye'yi sarsan Narin Güran cinayetinde, evin yanındaki ahırda 'kanlı eldiven' olduğu iddia edildi. Davayı yakından takip eden eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, “Eldivende kan ve DNA örneğinin olmadığı tespit edildi” dedi.
"ELDİVENDE KAN YOK"
Gazete Pencere'den Caner Taşpınar'ın haberine göre; davayı yakından takip eden eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren görüntülere ilişkin açıklama yaptı. Soruşturmaya ilişkin gerçek olmayan bilgilerin gündeme getirildiğine dikkat çeken Avukat Nahit Eren, şunları söyledi:
“Rapor önümde. Kanlı olan tüm delilleri biz ayrıca inceledik. Haberleri görünce şaşırdım. Böyle bir kanlı eldiven yok. Eldivene ilişkin rapor da şu an önümde. Raporda, eldivende kan ve DNA örneğinin tespit edilmediği yer alıyor.”
