Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı İstanbul Sabahattin Zaim Üniversite’nin 2014- 2015 akademik yılı açılış töreni sonrası TEOG yerleştirmeleri ve nakillerle ilgili açıklamalarda bulundu. TEOG kapsamında evlerinden uzak okullara yerleştirilen öğrenci sayısının 4 bin olduğunu açıklayan Bakan Avcı şunları söyledi: “Bu yıl 1 milyon 300 bin öğrenci ortaokulu bitirip, liseye geçti. Bunların 212 bini hiçbir şekilde sisteme girmedi ve TEOG kapsamında tercih yapmadı. Sorunlar büyük ölçüde sisteme girmeyen öğrencilerden kaynaklanıyor. 1 milyon 57 bin öğrenci 15 tercihten birine yerleşti. Bunların yarıdan fazlası, 550 bini ilk üç tercihinden birine yerleşti. Bu büyük bir başarı. 1 ay boyunca nakilleri açık tutarak, istediği okula yerleşmemiş olanlara nakil imkanı sağladık. Bu yıl ilk defa devletten özel okula geçenlere teşvik veriyoruz. Yasa gereği öğrencinin devlet okulunda kayıtlı olması gerekiyor. Bu 212 bin öğrenciyi bu teşviklerden de yararlanmak isteyebilir diye geçici de olsa devlet okullarından birine yerleştirdik. Mümkün olduğu kadar da adreslerine yakın yerlere yerleştirmeye çalıştık. Türkiye genelinde 4 bin öğrenci evlerinden uzak okullara yerleştirilmiş durumda. Bu öğrencilerden son kayıt haftasında sorunları çözülmeyenler için il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinde kurulan yerleştirme komisyonlarına, kendilerine en yakın okullardan birine yerleştirilmeleri konusunda talimat verdik. ”
DERSANELERİN YÜZDE 10’U BAŞVURDU
Dershanelerin dönüştürülmesi ile ilgili Avcı, “En son bildiğim 600 civarında dershane bir eğitim kurumuna dönüşmek üzere müracaat yapmıştı. Yüzde 10’a yakın bir sayı” dedi. Bu yıl ilk mezunlarını vermeye hazırlanan İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’nin 2014-2015 akademik yılı açılış törenine Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ile birlikte üniversitenin Mütevelli Heyeti Başkanı Prof.Dr. Ramazan Evren, Rektör Prof.Dr. Mehmet Bulut da katıldı. Bakan Avcı, yaptığı konuşmada akademisyenlerin dile getirdiği üniversite ve YÖK reformu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Avcı, düzenlemenin bir gereklilik olduğunun bilincinde olduklarını ancak bunun Anayasa değişikliği ile yapılabileceğini belirterek, “Artık 1980’lerin şartlarında 27 üniversiteye göre biçimlendirilmiş yüksek öğrenim düzeni artık yürümüyor. Bunu hepimiz kabul ediyor. YÖK’ün kendisi de kabul ediyor. YÖK anayasal bir kurum, dolayısıyla burada yapılacak düzenleme Anayasa değişikliğini gerektiriyor.
Ne yazık ki bugüne kadar sürdürülen Anayasa çalışmaları bir mutabakat ile sonuçlanmadı. Bunu 2015 seçimlerinde milletimiz bu mutabakatı kendisi sağlayacak ve Anayasa değişikliği için gerekli siyasi iradeyi 2015 seçimlerinde oluşturacak” dedi.
Avcı, akademisyenlerin özlük hakları ile ilgili yapılacak düzenleme konusunda ise akademik hayata başlama ve sürdürme koşullarının ciddi anlamda iyileştirilmiş olacağını belirtti.