Son dönemde zaman zaman AKP politikalarını eleştiren yazılar kaleme almaya başlayan Nagehan Alçı, bugünkü yazısında da AKP'nin geçmişte uyguladığı kimi ekonomi politikalarının yanlış olduğunu ve CHP'nin bu yöndeki eleştirilerinin de haklı olduğunu ifade etti.
Berat Albayrak'ın geçtiğimiz günlerde yaptığı “Birileri ülkeyi ithalat cenneti yaptı” açıklamasını köşesine taşıyan Alçı, "Berat Albayrak “Birileri ülkeyi ithalat cenneti yaptı” derken kimi kast etti?" başlıklı yazısında uygulanan ekonomi programlarında Erdoğan'ın rolüne de dikkat çekti.
Alçı'nın yazısı şöyle:
"Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne bağlı 365 oda ve borsa başkanı ile 61 sektör meclis başkanının katılımıyla gerçekleştirilen TOBB Ekonomi Buluşması'na telekonferansla katıldı ve burada birkaç gündür çok tartışılan şu sözü söyledi:
“Birileri bir dönem ülkemizi ithalat cenneti yapmaya çalıştı.”
Peki kim bu birileri? Berat Albayrak kimi kast etti?
CHP sözcüleri bu ifadeleri üzerinden Albayrak’a yüklendiler ve kayınpederini yani Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirip eleştirmediğini sordular.
Berat Albayrak’ın ülkemizin ithalat cennetine dönüştürüldü dediği dönem esasen Ali Babacan’ın ekonominin patronu olduğu ve 1 doların neredeyse 1 TL’ye eşit olduğu dönemdir.
O dönem uzun süre dünyadaki bol para, ucuz para akımından da faydalanarak TL çok yüksek değerde tutulmuş ve hakikaten ithalat patlamıştı.
Elbette Ali Babacan ekonominin patronuyken de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dı.
Dolayısıyla CHP sözcüleri ve diğer muhalif iktisatçılar da haksız değiller bu anlamda.
Sonuçta Babacan da Tayyip Bey’in bir kurmayı olarak ekonomiyi yönetiyordu.
1 dolar-1 TL politikası Erdoğan’ın onayı olmadan elbette hayata geçemezdi.
Peki Berat Albayrak’ın bir dönem AK Parti’nin uyguladığı 1 dolar-1 TL politikasıyla söyledikleri özünde doğru mu yanlış mı? AK Parti dönemine dair bir özeleştiri olarak görülmesi gereken bu sözlerin haksız olup olmadığını tartışmak gerekmez mi?
BESİM TİBUK’UN O DÖNEMKİ UYARILARI
Ben iktisatçı değilim. Ekonomi gazetecisi de değilim ama bu tartışmanın neden ilgimi çektiğini anlatmak isterim.
O dönem çiçeği burnunda yeni bir gazeteciydim. Ekonomi alanında hiç çalışmadım ama 1 doların neredeyse 1 TL’ye eşit tutulup bir anda görüntüde refah patlaması yaşanan zamanı iyi hatırlıyorum.
Babamın çocukluk arkadaşı emekli ilkokul öğretmeni olan bir tanıdığımız vardı. Ev hanımı eşiyle birlikte Batı ülkelerinin neredeyse tüm başşehirlerini tur tur gezdiler.
Şimdi bakınca gerçekten lale devri gibi bir dönemdi.
Emekli öğretmen maaşıyla bile turizm şirketlerinin promosyonları ve peşin fiyatına 12 taksit kredi kartlarıyla yurt dışına gidilebiliyor, gezilip tozulabiliyordu.
İthal teknolojik mallar da çok ucuzdu. Orta direk bayram ediyordu.
Türkiye’nin iktisadi üretimi bu oranda artmamıştı ama siyasi konjonktürün de etkisiyle bir sanal refah dönemi oluşmuştu.
Kişi başına gelir çok kısa bir süre içinde 10 bin dolara çıktı.
Buraya çok ilginç bir not ekleyeyim:
Çok iyi hatırlıyorum. O dönemin 1 dolar-1 TL politikasına en çok muhalefet eden kişilerden biri şimdi Kıbrıs’a yerleşmiş olan babamın yüksek lisanstan arkadaşı Liberal Demokrat Parti Başkanı Besim Tibuk’tu.
Mesela dönemin Deniz Baykal’lı CHP’si de halkın tepkisini çekmemek için yüksek değerde TL politikasına muhalefet etmiyordu.
Tibuk ise ısrarla o bol para dönemine rağmen 1 dolar en az 2.5 TL olmalı ve bu fiyat seviyesi korunmalı diyordu. Tibuk’a bu sözleri nedeniyle deli gözüyle bakıldığını hatırlıyorum. Dalga geçiliyordu.
Dediğim gibi ekonomiden anladığımı iddia edemem ama açık söyleyeyim, ben de Besim Bey’in o sözlerini uçuk ve saçma buluyordum. 1 dolar-1 TL hali hepimizin hoşuna gidiyordu.
Tibuk ise mütemadiyen “TL’nin değeri düşük tutulmalı yoksa Türkiye’de imalat sanayi çöker. İhracatçı mahvolur. Ülke ithalat cenneti olur. Hükümet çok yanlış yapıyor” diyordu.
Ama ne kadar itiraz ederse etsin, Amerikan doları kadar değerli TL vaziyetine itiraz etmek delilik gibi algılanıyordu o dönem.
Bugün bakınca ben sadece Berat Albayrak’ın değil AK Parti camiasında herkesin bu konuda özeleştiri yaptığına inanıyorum.
Evet, o politika uygulanırken Başbakan Erdoğan’dı ama Tayyip Bey’in de yüksek değerli TL politikasında hata yaptıklarını düşündüğünü sanıyorum.
Yani bu özeleştiriyi sadece Albayrak değil Cumhurbaşkanı Erdoğan da yapıyor bence.
Hatta artık DEVA Partisi’nin Genel Başkanı olan Ali Babacan’ın dahi o dönem mimarı olduğu 1 dolar-1 TL politikasının doğru olduğunu bugün savunabileceğinden emin değilim.
Bence yanlış yaptıklarını kabul edecektir. Sayın Babacan bu aralar sık sık basına röportaj veriyor.
Acaba Berat Albayrak’ın sözlerine ne diyor? Ben röportaj yapsam bunu sorardım..."