Maliye Bakanı Naci Ağbal, "İnşallah, bu yıl sonu itibarıyla Türkiye ekonomisi gerçekten olağanüstü bir performans gösterecek ve yılbaşında ortaya konulan bütün karamsar görüşleri ters yüz edecek şekilde büyüme serüvenine devam edecek. Bundan hepimizin memnun olması gerekir." dedi.
TBMM Genel Kurulunda, 2016 Yılı Kesinhesap Kanun Tasarısı'nın görüşmeleri sürüyor.
Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Ağbal, taşeron düzenlemesinde, hangi kurumlarda çalışacak personelin kapsama alınacağıyla ilgili değerlendirmenin yapıldığını söyledi. Ağbal, "Bir iki gün içerisinde bu işler bitmiş olacak." dedi.
Bu yıl içerisinde defterdarlık uzman yardımcısı, gelir uzman yardımcısı, devlet gelir uzman yardımcısı olarak farklı unvanlarda eleman alınacağını ifade eden Ağbal, 2018 yılında Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesinde kurulacak risk analiz merkezi için personel alımı yoluna gidileceği bilgisini verdi.
2017 yılının üçüncü çeyreğinde Türkiye ekonomisinin rekor kırdığını, yüzde 11'in üzerinde bir büyüme kaydettiğini anımsatan Ağbal, "Aynı zamanda 2017 yılının arka arkaya üç çeyrek büyüme ortalaması da yüzde 7'nin üzerinde. İnşallah, bu yıl sonu itibarıyla da Türkiye ekonomisi gerçekten olağanüstü bir performans gösterecek ve yılbaşında ortaya konulan bütün karamsar görüşleri ters yüz edecek şekilde büyüme serüvenine devam edecek. Bundan hepimizin memnun olması gerekir." diye konuştu.
2017'de Türkiye ekonomisindeki büyümenin, hem sürekli büyümeyi işaret eden hem de gelecek yıla da olumlu sinyaller veren bir büyüme olduğunu ifade eden Ağbal, "Türkiye ekonomisinin ilk 3 çeyrekteki büyümesi genele yaygın bir büyüme. Bütün sektörlerde büyüme yukarı yönlü devam ediyor. Bütün sektörlere yayılmış büyüme, 80 milyon Türk milletinin hep beraber kazanması demek. İnşallah bu büyüme 2018 yılında da devam edecek." değerlendirmesini yaptı.
Ağbal, Türkiye ekonomisinin, küresel finansal kriz içerisinde gerçekten büyümeyi ve istihdam artışını sağlayan nadir ülkelerden biri olduğunu dile getirdi.
"YENİ BİR SOLUK GETİRDİ"
Ağbal, şehir hastanelerinin sağlık hizmet sunumuna yeni bir soluk getirdiğini belirterek, "İnşallah önümüzdeki yıllarda şehir hastaneleri projeleri birçok vilayetimizde tamamlanarak hizmete girecek." dedi.
Şehir hastanelerinin sadece mevcut devlet hastanelerinin yatak sayılarının artırıldığı projeler olmadığını dile getiren Ağbal, bunların birinci sınıf sağlık hizmetlerinin verildiği, yeni ortamlarının oluşturulduğu projeler olduğunu vurguladı.
Ağbal, bu projelerin kamu-özel iş birliği modeliyle hazırlandığını kaydetti.
Yatırımcının projeyi finansman ve yatırım riskini üstlenerek gerçekleştirdiğini aktaran Ağbal, hastane binasıyla ilgili bütün yatırımı müteşebbisin yaptığını, finansmanını da sağladığını bildirdi.
Bakan Ağbal, şöyle devam etti:
"Daha sonra da yine sözleşme çerçevesinde belirlenen süre içerisinde ikinci faz dediğimiz hizmet unsurlarını sunarsa, bu dönemde kendisi hizmetleri yerine getirir. Burada, bina yapımına bağlı olarak kira ödemeleri söz konusu. Ayrıca hizmete açıldıktan sonra hastaneyle ilgili yürütülen bütün hizmetlerde de yine sözleşmeye bağlı olarak P2 diye ifade edilen hizmet bedellerinin ödenmesi var. Bu modelle Türkiye, birçok vilayetimizde şehir hastanelerine kavuştu, kavuşmaya da devam ediyor. Şehir hastaneleri sağlık hizmet sunumuna yeni bir soluk getirdi. Burada konforlu odalar, her türlü tetkikin yapıldığı, modern cihazların kullanıldığı ortamlar sağlanıyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda şehir hastaneleri projeleri birçok vilayetimizde tamamlanarak hizmete girecek ve burada vatandaşlarımız hak etmiş oldukları iyi, kaliteli sağlık hizmetini daha rahat bir şekilde temin etmiş olacaklar."
Türkiye'nin 2002 sonrası sağlıkta büyük bir değişim ve dönüşümü gerçekleştirdiğini vurgulayan Ağbal, yabancıların bile bu çalışmaları takdirle ifade ettiğini belirtti.
Ağbal, "Bugün, Türkiye'nin sağlık hizmetlerinde yakaladığı başarı uluslararası düzeyde de dikkat çeken, takdirle karşılanan, önemli reform örnekleri arasında sayılan son derece doğru bir proje." diye konuştu.