“Çağdaş uygarlık düzeyi” Batı, insanlığın gözünün içine baka baka ve utanmadan işgal ettiği komşu ve dindaşımız Irak halkını kobay olarak kullanacağını açıklamış bulunuyor:
Diyorlar ki:
“- ADS (Active Daniel System) isimli bir silah ürettik. Bu silah 300 metrelik alanda 145 desibel ses dalgaları yayacak. Panik verecek, acı verecek, baş ağrısı verecek, sağırlığa yol açabilecek. Biz Amerikalılar bu yeni icadımızı Irak’ta kullanacağız, başarılı olduğunu görür, yani Iraklıları bu silahla felç ve sağır etmeyi başarabilirsek seri üretime geçeceğiz!” Biz, “Allah(c.c.) sizin belânızı versin” diyoruz amma işte bu Amerika’nın dümen suyundaki Fransa’sı, İtalya’sı, İngiltere, Almanya, Hollanda, Yunanistan’ı, velhasıl Batı, velhasıl bilcümle “Çağdaş uygarlık düzeyi” , top yekûn susuyor, bu susuşlarıyla, bu insanları siyanürle avlanan tilkiler, başlarına vurulan foklar ve caretta-cerettalar kadar “canlı varlıktan” saymadıklarını ikrar etmiş bulunuyorlar.
Şaşırmamak lâzım..
Çünkü bunların tıyneti böyle..
Bunlar battaniyelerine bulaşıcı hastalık mikrobu enjekte ederek kökünü kuruttukları Kızılderilileri, iki atom bombası ile erittikleri yüz binlerce Japon’u, Saddam’ın eline tutuşturdukları kimyasal maddelerle Halepçe’de kavurdukları binlerce Kürt’ü, Filistin’de taşlarla kollarını kırdıkları çocukları, Karabağ’dan sürdükleri bir milyon Türk’ü, Kerkük ve Telafer’de katliama tabi tuttukları Türkmenleri, Srebrenitsa’da sırf Müslüman oldukları için kurşuna dizip dozerlerle toplu mezarlara doldurulan Bosnalı kadın ve çocukları ve Cezayirli Müslümanları, Kıbrıs’ta Rumların banyolarda kestiği Türk çocuklarını, Ermenilerin katlettiği Türk diplomatlarını da insandan saymadılar ve kurdukları, kurmak istedikleri “yeni dünya düzeni” için cümlesini birer ’laboratuar faresi olarak’ gördüler veya öyle gördüklerini, sonradan aldıkları tavırlarla inkârı mümkün olmayacak şekilde ispat ettiler..
ABD’nin ürettiği bu felç edici ve çıldırtıcı silah Irak’ta denenip başarılı olduğu görüldüğünde seri üretime geçilecek, böylece “Çağdaş uygarlık düzeyi” nin silah tüccarları laboratuar faresi olarak gördükleri ülke insanlarının kanlarına ekmek doğrayarak şişmanlamayı sürdürecek. Diğer bir kısmı da bu silahların yol açtığı sağlık sorunlarını tedavi etmek için farelere işkence ederek ürettiği ilaçlarla, kendilerine yeni bir ekmek kapısı bulacak.
Evet çark, Irak halkında denenen ADS’nin önce Amerikan ordusuna satılıp işgal edilen ülkelerde kullanılması ve ardından “stratejik ortaklara” satılmasıyla dönecek, ordu ve “stratejik ortaklar” bu silahları kullanacak, sonra, kullanılan ülkelerin milli gelirlerinden aktarılacak bir başka pay ADS’nin tahrip ve felç ettiği ruh ve bedenleri tedavi etmek için alınacak ilaçlara aktarılacak.
İşte “Çağdaş uygarlık düzeyinin” geçim kaynağı.. İşte “Modern Batının” kendinden olmayana bakışı, yani “insanlık anlayışı.”
Bizim bunlarla nasıl bir ortak yönümüz olabilir ki üstüne üstlük bir de “stratejik ortaklığımız” olsun? Biz onların kültürleri, yaşama biçimleri dahil her şeylerini adapte ettik, yetmedi.
Cezayir gibi en haksız ve ahlaksız oldukları meselelerde bile onların yanında yer aldık, Filistin’de İsrail’i daha fazla kayırdık, Kore’de onlar için çarpıştık, NATO’da onlarlaydık ve onların hatırı için Milli Sanayimizden vazgeçip kendilerine bağımlı hale geldik? Askerine üs, tüccarına acenta, sermayesine milli müesseselerimizi devrettik, Eğitimimizi bile onlara teslim ettik.
Peki onlar karşılığında dün ne yaptı, şimdi ne yapıyorl? Ermeni ve Rum talepleri ve PKK, Yunanistan, Patrikhane hedefleri dahil her konuda ama her konuda hep “kendilerinden olana” arka çıktılar, çıkıyorlar. Ambargolara biz uğradık, Mehmetçiğin başına çuvalı onlar geçirdi, Muavenet’i onlar keyfi olarak batırdı ve daha neler, neler..
İyi de niye böyle oluyor!
Sen ona meylettikçe o niye sana zarar veriyor?
Selâmların en güzeli O’na olsun bakınız Peygamberimiz ne diyor:
“- Kim bir zalime meyleder, ona destek verirse, Allah(c.c.) o zalimi ona musallat eder!”
Biz meylettik, bedelini epeydir ödüyoruz...
Sıra Barzani ve diğer meyledenlere de gelecek..
