Müfredatı Millî Eğitim Bakanı’nın yüzüne vurdu
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i ziyaret ederek, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adı verilen yeni müfredat programına olan itirazlarını tek tek yüzüne vurdu.
Algola Medya canlı yayınında “Ders Zili” programında Yıldırım Kaya’nın sorularını yanıtlayan Genel Başkan Özbay ile yayın sonrası söyleşi yaptım.
-Soru: Bakan Tekin’in yüzüne karşı neler söylediniz?
Özbay: Müfredat Eğitimin Anayasasıdır. En geniş toplumun kesimini en geniş şekilde kapsaması lazım.
Usul ve esas açısından sorunludur.
Teknik olarak şu kazanım bu kazanım tartışmak çok anlamlı değildir. Bizler hata düzeltici değiliz.
İşin usulünde baştan eğitim bileşenleri sürece dâhil edilmemiştir.
Eğitim-İş bugün Türkiye’nin en büyük sendikalarından biridir. Bu da bunun çok net göstergesidir.
Müfredatı uygulayacak öğretmenlerdir, üniversitede yetişir. Üniversitelerde öğretmen sendikaları da yoktur.
Geçmiş değerlendirmesi, ihtiyaç analizi kamuoyuyla paylaşılmamıştır. Şeffaf yürütülmemiştir.
3 bin 500 sayfa bir milyon 82 bin kelimenin bir haftada okunup değerlendirilmesi akılla, mantıkla izah edilemez.
Sizi bu müfredatı geri çekmeye çağırıyoruz.
-Soru: Yenilemeye mi karşısınız?
Özbay: Sayın Bakana dedim ki; Gerçekten eğitimde yaşanan sorunları tespit etmek, çözüm üretmek istiyorsanız bununla ilgili siz de Türkiye demokrasi tarihine önemli bir adım atmış olarak geçin.
Bu itirazları dikkate aldığınızı kamuoyuna duyurun biz de bunun yanında duralım.
Bir iki yıl görüşlerimizi de tartışalım, ama bizim görüşlerimize rağmen bile siz de biliyorsunuz ki bilmeniz lazım Akademik geçmişiniz var.
Eğitimle ilgili yapılan uygulamaların denemeleri olur, öncelikle pilot uygulamaları olur. Bunlar da olmadan tamamen her sınıfta uygulayacağız doğru değildir.
Cumhuriyet’in bakış açısında bir eğitim modeli de değildir.
-Soru: Atatürk ilke ve devrimlerinden bahsettiniz mi?
Özbay: Tabii ki evet. Hem de defalarca söyledik.
İsimlendirme bile sorunlu. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli. Burası maarif bakanlığı değil, burası Millî Eğitim Bakanlığı ki bu ismi kullanmamak büyük sorun.
İçerisinde Atatürk kelimesinin geçmediği ortak amaç metni Cumhuriyet vurgusunun, yurttaşlık vurgusunun olmadığı bir metnin Türkiye Cumhuriyeti’nin eğitim modeli olması bizim açımızdan mümkün değil.
Soru: Görev başında şehit olan okul müdürü konusunu da bakana söylediniz mi?
Özbay: Tabii tabii doğru diyorsunuz. Eğitimde şiddet yasasının bir an önce çıkması gerektiğini söyledik. O da öğretmenlik meslek kanunu hazırlığı yapıldığını buranın içerisinde bu şiddetle ilgili hükümlerin olacağını ifade etti.
-Soru: Nereden çıktı bu yeni müfredat?
Özbay: Anayasa Cumhurbaşkanı’na uymuyorsa, Anayasayı Cumhurbaşkanı’na uyduralım var ya eğitimde de şu anda Millî Eğitim temel kanununa aykırı bu protokoller, işleyişler fiili işgal adeta ben buna pedagojik cinayet diyorum. Bunları yasal kılıfına uydurmak için yani Bakan’a uygun bir yasa yapmak için o nedenle bu çabalar.
-Soru: Bakan bu yeni müfredattan vaz geçecek mi?
Özbay: Bakan beye dedim ki; 21 yıllık iktidarda demek ki eğitimde çok şey kaybettirmişsiniz. Çocuklardan bahsediyoruz onlar deneme tahtası değil.
Ben de bir iddia olarak size şunu söyleyeyim.
Siz bakanlıktan ayrıldıktan sonra da tekrar yüz yüze geliriz.
Siz gittikten sonra da bu müfredat gidecek emin olabilirsiniz.
Değerli okurlarım,
Sabah 08.45’te bakan Tekin ile müzakere eden Kadem Özbay saat 12.00’de Millî Eğitim Bakanlığı’nın önünde açıklama yaparak mücadeleyi sürdürdü.
Müzakere ve mücadele örneği oldu.
Ancak göreceksiniz Bakan Yusuf Tekin tek bir adım geri atmayacak.
AKP iktidarının “biz yaptık” oldu anlayışı 21 yıl sonra Türkiye’yi bu duruma düşürdü.