Türk Dil Kurumu’nun inayetiyle kabullendik vesselam!..
Hollywood türü filmlerde sanatçıların üzerlerinde blucin görülmesi ilgiyi daha da artırdı.
Blucini bu millete kabul ettirmek kolay olmadı. Paris’teki 68 hareketi, “çiçek çocuklar” dediğimiz hipilerin çabaları blucini yadırgamamızı bir türlü önleyemedi. Durumu TDK’nın Türkçe Sözlüğü kurtardı
1960’lı yıllarda Türkiye’de blucin gençlerin gönlünde pek ulaşılamayan, ayrıcalık alameti taşıyan bir meta idi. 1970’li yıllarda, döviz darboğazı dolayısıyla yurtdışına çıkışlar sınırlıydı. Öyle her aklına gelen zırt-pırt yurtdışına çıkamazdı. Bu yüzden herkes seyahate giden bir yakınına ihtiyaçlarını ısmarlarken blucin baş sırayı alırdı. Bir de o dönemlerde Amerikan üslerinin bulunduğu Kocaeli Karamürsel, Adana İncirlik bölgelerinde zor da olsa blucin bulmak mümkündü.
Amerikalı askerlerin, kullanıp bir kenara attıkları blucinler, yurtdışından getirteceğiniz blucinlerden daha ucuza gelirdi. Elden düşme blucinleri alabilmek için; Tophane, Sirkeci, Kapalıçarşı ve Tahtakale’deki pasajlarda kaçak mal satanlara uğramanız gerekirdi.
Amerikan askerlerinin, ticaret yapması yasaktı. Ancak izne üslerden dışarıya çıkan Amerikan askerleri, üstlerine giydikleri blucinleri, bu pasajlarda ayaküstü pazarlık yaparak satarlardı. Daha sonra yanında getirdiği veya bir dükkandan alel acele aldıkları ucuz pantolonu giyer, ayağındaki blucini çıkarır teslim ederdi. Bu yasaklı ticaretten kazandıkları parayı da alıp cebine koyar, uygun bir mekana gidip, kazandığı paranın keyfini çıkarırdı. Böylece eski bir pantolonla masrafsız felekten bir gece çalarlardı.
“Kotun, eskisi makbul”
Eski-püskü, yamalı blucini alan genç de, arkadaşları arasında “Kot pantolon giyiyorum” diyerek hava atma lüksünü kazanmış olurdu. Bazı arkadaşlarının; “Bu eski kot için, bu kadar para verilir mi?” sorularına muhatap olursa da, cevap hemen hazırdı: “Oğlum kotun, eskisi makbuldür. Sen ne anlarsın!..”
Bu “Kotun eskisi makbul” lafları o kadar çok söz edilir oldu ki; bu yüzden yaz aylarında bazı arkadaşların blucin pantolonlarını denizin tuzlu sularıyla yıkayıp, akşama kadar güneşin altında kıyıdaki kayalıklara vura vura beyazlatmaya çalıştıklarını bilirim. Hatta bu iş için tahta fırçasını kullananlar bile vardı. Tahta fırçasını aşırı kullananlar da blucinin yırtılmasına neden olur, onlar da arkadaşları tarafından yarı şaka - yarı ciddi; “Boş ver blucinin eskisi makbulmüş. Sen de yama yaparsın!..” sözlerine muhatap olurlardı.
Aslında blucin pantolonun Türkiye’ye modern zamanlarda gelişi 1960’lar değil, 1950’li yıllara rastlar. İzmirli tüccar - terzi Muhteşem Kot, o yıllarda Paris’e seyahat eder. Burada Amerikan kovboylarının kıyafeti olan blucini görür. Türkiye’ye geldiğinde bunu üretip, satmaya karar verir. Soyadından ötürü de “Kot”u marka olarak tescil ettirir. Ancak 1950’li yıllarda bu kot pantolonlara fazla rağbet edilmez. Sahne ve Hollywood türü filmlerde Elvis Presley, Marlon Brando ve James Dean’ın üzerlerinde blucin pantolonla görülmesi, Amerikan üslerinin Türkiye’de mantar gibi bitmesi, 1968 yılında Fransa’da başlayan öğrenci hareketleri blucine olan rağbeti artıracaktı. 1970’li yıllarında artık blucin Türk siyasetini de etkilemeye başlayacaktı. Bütün yasaklara rağmen Beyazıt’taki Küllük’ün arkasındaki Bodrum Han’da da artık Amerikan blucinleri satılır olmuştu.
“Milli değerlere ters”
Ancak Ülkücü öğrenciler, “milli değerlere ters gelir” diyerek blucin giymeye pek yanaşmadılar. Solcular ise, o dönemin bu garip kıyafetine sıkı sıkıya yanaştılar. Garip bir durumdu. O dönemin iki kutuplu dünyasında, esir Türkler yüzünden Rusya karşıtı Amerika’nın yanında yer alan Ülkücüler, “Amerikan malı” diyerek karşı çıkarken, Komünist rejimle yönetilen Rusya’nın tarafında bulunan Devrimciler de Amerikan kıyafetiyle boy gösteriyorlardı. Devrimciler, bu garip durumu nispeten dengelemek için, blucinlerdeki Amerikan bayraklı etiketleri söktüler, üstlerine de haki renkli parkalarını geçirerek, Kabataş’ta 6. Filo’nun Conilerini denize dökmek için harekete geçtiler. Gerçekten görülmeye değer tezat bir durumdu.
Bu hercümerç içinde 14 Mayıs 1973 günü blucin bir sözcük olarak Türk Dil Kurumu sözlüğüne kabul edildi. Böylece yıllardır milletimizin ağzında “Kot” olarak söylenen canım kelime de güme gitti. Belki de bu blucin için bir milattı. Şimdilerde ise; hayatımızın vaz geçilmez kıyafeti olarak, hemen hemen herkesin gardırobunu süslüyor.
Anavatanı da Anadolu çıktı
İş Bankası Kültür Yayınları, Türkiye Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası (TTSİS) ile işbirliği ile ünlü tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık’ın kaleme aldığı “Türkiye Tekstil Tarihi Üzerine Araştırmalar” isimli kitap, blucinlerin Anadolu’dan tüm dünyaya yayıldığını ortaya çıkardı. Prof. Dr İnalcık, “Osmanlı’nın güney vilayetlerinde mavi pamuklulardan üretilen blue jean daha sonra İspanya’ya geçti, plantasyonlarda çalışan işçiler ilk olarak giymeye başladılar ve oradan da zamanla tüm dünyaya yayıldı” diye ifade ediyor.
Mavi pantolon?
Blucin İngilizce’den türemiş bir kelimedir. Asıl yazılışı “blue jean” dir. Diğer dillere kot, jeans, blue-jeans, denims olarak geçmiştir. Türkçe kelime anlamı “mavi pantolon” demektir. Mavi pamuklu ve kaba kumaştan yapılan pantolona bu ad verilir. Dar paçalı, düşük belli, mavi, siyah ve gri ya da koyu denim rengi, arkada-önde bol cebi, kabaralı, zımbalı düğmeleriyle dikkat çeker. Pantolondan başka ceket, mont, yelek, etek, ayakkabı gibi blucin kumaşı ile yapılan çeşitli giysiler mevcuttur.
![Esfender KORKMAZ](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/18022_s.jpg)
![Murat Sururi ÖZBÜLBÜL](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24764_s.jpg)
![Pınar Karaman](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24838_s.jpg)
![Orhan UĞUROĞLU](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24706_s.jpg)
![Mehmet Şahincileroğlu](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24825_s.jpg)
![İnanç UYSAL](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24876_s.jpg)
![Arslan TEKİN](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24669_s.jpg)
![Arslan BULUT](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/5_s.jpg)
![Şerafettin Tilki](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24749_s.jpg)
![Abdullah Kerzi](https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/author/24875_s.jpg)