MİLLİ MÜCADELEDE NİKSAR -11-

MİLLİ MÜCADELEDE NİKSAR -11-

Dünyayı iğfale çalışan Ermeniler lehine konuşmak fikri size nereden geliyor?

esat-atalay-001.jpg
Bu gezinin yapıldığı gün Atatürk ile bir Alman Kolordu Komutanı arasında geçen konuşma ilginçtir. Alman Kolordu Komutanı Atatürk’e sorar:

- Siz Veliaht’ın yaveri misiniz?

- Hayır!..

- Ne münasebetle refakatte bulunuyorsunuz?

- Böyle bir vazife aldığım için.

- Askeri vaziyetlerden çok iyi anlıyorsunuz. Türkiye’de herhangi bir kuvvete kumanda ettiniz mi?

Atatürk’ün Türkiye’de tümen, kolordu ve ordu komutanlıklarında bulunduğunu öğrenen Alman generali hayretler içinde:

- Affedersiniz, biz şimdiye kadar size yanlış hitap ediyormuşuz. Demek siz “Ekselans”sınız; der.

Alsas’ta bir gece Vali’nin evine davet edilirler. Vahdettin ile Vali bir masada oturup konuşurlarken Vali, Vahdettin’e Ermeniler ile ilgili bir sual sorar. Vahdettin bazı cevaplar verdikten sonra Atatürk’ü yanına çağırarak Valiye:

“- Cephelerde bulunmuş, memleketi tanıyan bir kumandan yanımdadır; isterseniz onu da dinleyiniz!” der.

Valinin, Almanya’nın misafiri olan dost ve müttefik bir devletin yarın padişah olacak Veliaht’ına Türklerin Ermenilere yaptığı feci tecavüzlerden söz etmesine çok şaşan ve kızan Atatürk:

“- Türkiye’nin Veliaht’ı ile Almanya’nın mutena bir mıntıkasında kıymetli olduğuna şüphe etmediğim bir valisinin bulabildiği mükâleme zemini beni mütehayyir etti (hayrete düşürdü). Evvela sizden şunu anlamak istiyorum: Müttefikiniz olan ve bu ittifak uğrunda maddi ve manevi tekmil mevcudiyetini mahveden Türkiye’ye karşı, tarihin bilmem hangi devrinde mevcut olduğunu iddia eden ve bu mevcudiyeti ihya etmek için dünyayı iğfale çalışan Ermeniler lehine konuşmak fikri size nereden geliyor?

Vali Hazretleri, biz, cephelerde dolaşan bir heyetiz; buraya Ermeni meselesini konuşmak için değil, fakat müttefikimiz olan ve kendisine itimat etmekte olduğumuz Alman ordusunun hakiki vaziyetini anlamaya geldik; onu anladık; kâfi bir vukuf ile memleketimize avdet ediyoruz (dönüyoruz).” diyerek Valiyi susturur.

Sonra Krup Fabrikası’nı gezerler; fabrika sahibinin muhteşem şatosunda akşam yemeğine davet edilirler. Nihayet Berlin’e dönülür ve İmparator’un misafiri olarak Adlon Otelinde ağırlanırlar. Burada Vahdettin, basın toplantıları düzenler. Atatürk’ün gezi boyunca kendisine telkin ettiği fikirlerden ilham alarak konuşur. Bu, Atatürk’ü sevindirir.

Bir toplantı sonunda yalnız kaldıklarında Vahdettin’e der ki:

“ - Osmanlı tarihini bilirsiniz; bu tarihin bir takım safhaları vardır ki, sizi korku ve endişeye sevk eder ve bunda haklısınız. Ben size bir şey söyleyeceğim, o nispette hayatımı size teşrik edeceğim (sizin hayatınızla birleştireceğim); memnun olur musunuz?” der.