MİLLİ MÜCADELEDE ISPARTA

MİLLİ MÜCADELEDE ISPARTA

MİLLİ MÜCADELEDE ISPARTA

İhtiyarımız, gencimiz yemin etti. Yunanı bu topraklara sokmayacağız

 

Gelendost-Afşar:
15 Mayıs günü Isparta’nın hemen hemen her yerinde İzmir’in işgali protesto edilirken Hafız İbrahim Bey 16 Mayıs sabahı kendi memleketi olan Gelendost-Afşar Nahiyesine geldi. Vatansever birisi olan Nahiye Müdürü Hasan Fikri Bey’e haber verildi ve nahiyenin ileri gelenleri davet edildi. Hafız İbrahim Bey’in Afşar’daki kendi evinde toplanıldı. Cuma günü Afşar’ın da pazarı olduğundan kalabalık bir halk da evin civarında toplantıdan çıkacak kararı beklemekteydi. Hafız İbrahim Bey, toplantıda bulunanlara İzmir’in Yunanlılar tarafından işgal edildiği haberini vererek: "İzmir’in işgali meselesini İstanbul Hükümetinin siyaset masası değil, ancak Türkün kendi kuvvet ve silahı halledecektir" diyerek halkın olabildiğince silahlanmasını istedi. Isparta’nın Milli Mücadeledeki tavrı ilk defa burada ortaya konulmuştu. Isparta, hangi devlet tarafından olursa olsun yapılacak bir işgale silahla cevap verecekti. Bu kararlı tutum yapılan mitinglerle ve konuşmalarla sürekli sıcak tutuldu. Heyetler göndererek nabız yoklayan İtalyanlar bu tavır karşısında Isparta’yı işgal edemediler. Silahla Mücadele kararı Yunanı da Isparta’ya sokmadı.
Yerli Rumların tavrı:
Isparta Merkezinde bin haneyi geçen beş bin civarında Rum yaşamaktaydı. Türk idaresinde rahat ve huzur içinde yaşadıklarından Yunan işgaline tepki gösterdiler. İşgalin Isparta’ya uzanacağı korkusuyla Rum mahalleleri sessizliğe büründü, eğlence yerleri kapatıldı. Şefik Seren’in naklettiğine göre, kendi fotoğrafhanesinde kalfa olarak çalışan Triyakos isimli Rum’un evinde Rumların ileri gelenleri toplanarak; "Eyvah! Yunan İzmir’e çıkmış. Bu bizim sonumuz olacak. Hiç bir zaman Yunan Anadolu’da tutunamaz. Fakat savaş sonunda yenilseler de artık burada duramayız" diyerek birbirlerine dertlenmişlerdi.
İlk miting:
Böcüzade Süleyman Sami’nin hatıratında; "Yunan lehine propaganda yapmak üzere, Isparta’ya gelmekte olan Kara Yorgi ve Ali Ulvi adındaki şahısların Isparta’dan Konya’ya sürüldükleri gün, Hükümet Konağı önünde miting için on beş bin kadar ahali toplanmıştı" şeklinde belirttiği mitingin yapıldığı gün, yapılan araştırmalar sonucu 11 Haziran 1919 günü yapılan, İzmir’in işgalini kınama mitingine köylerden gelenlerle birlikte 15.000 civarında insan katıldığı saptanmıştır. Yerli Rumları temsilen 9 papaz ve ruhani liderler de Yunan işgalini protesto mitingine katıldılar. Konuşmalar başlamadan önce Hükümet Konağı ile Özel İdare binası arasına siyah bayrak çekildi. İlk sözü Böcüzade Süleyman Sami alarak Wilson Prensiplerinden bahsederek, işgalin yersiz olduğunu ve halkı isyana götüreceğini söyledi. Bu konuşmadan sonra Gençler Yükselme Cemiyeti Başkanı Akkaşzade Süleyman Turgut, halkı ağlatan, heyecana getiren, vatansever sözlerle dolu bir konuşma yaptı. Okullar adına Derelizade Hafız Hakkı konuştu. Cemiyeti İlmiye adına Hafız İbrahim Bey (Demiralay) uzun bir konuşma yaptı. Bu konuşmalardan sonra Isparta Mutasarrıfı Talat Bey hükümet balkonundan kısa bir konuşma yaparak halkı memnun etti. Bütün konuşma metinleri aynen İtilaf Devletleri temsilcilerine, Paris Barış Konferansına telgrafla bildirildi. Isparta’da yapılan bu mitingden bir gün sonra 12 Haziran 1919’da Uluborlu halkı Sadarete gönderdiği telgrafla Yunan işgallerini protesto etti: "İhtiyarımız, gencimiz yemin etti; Yunanlıyı bu topraklara sokmayacağız." 
(Devam edecek)