Milli Eğitim'de büyük skandal
9 Eylül'de açılacak olan eğitim ve öğretim dönemi öncesi Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) çok önemli büyük bir skandala imza attı. Yüzlerce öğretmen, binlerce öğretmen ve personelin can güvenliği düşünülmedi.
Temel eğitim genel müdürlüğüne bağlı, okul öncesi, ilkokul ve ortaokul olmak üzere "Yapı Kullanma İzin Belgesi" olmayan yaklaşık 150 okuldan 75'ine öğretmen ve kadro atanarak 9 Eylül'de "açılış onayı" verildi.
Bu 75 okul Milli Eğitim Bakanlığının kurum açma, kapatma ve ad verme yönetmeliğinin 19. Maddesinin "…Binaya ait yapı kullanma izin belgesi valilikçe bakanlığa gönderilir" hükmüne aykırı olarak açıldı.
Çünkü bu belgeler valilikler tarafından bakanlığa ulaştırılmadı. Verilen okul açma onayında ise bu "belgenin alınması" ifadesi yer aldı. Bakanlığın il ya da ilçe teşkilatları bu belgeyi temin etselerdi zaten bakanlığa gönderirler, sorun da olmazdı.
Bakanlık bu yönetmelik hükmüne rağmen 75 okulun açılış onayını Temel Eğitim Genel Müdürü Dr. Cem Genoğlu'nun resmi teklif yazısı ve Bakan Yardımcısı Mustafa Safran'ın "olur" onayı ile verdi.
Bu durumda yapı kullanma izin belgesi olmayan ve açılmayı bekleyen yaklaşık 75 okul kaldı.
Değerli okurlarım,
Şimdi bakanlıktan aldığım bir önemli bilgiyi de sizlerle paylaşmak istiyorum.
Yaklaşık 1 yıldır bakanlığın çeşitli birimleri arasında yapılan yazışmalarda başta hukuk genel müdürlüğü olmak üzere ilgili tüm birimler, "Yapı izin kullanım belgesi olmadan bu okulların hiç birisi eğitim ve öğretim için açılamaz, açılmamalı. Çünkü Allah korusun bir doğal afet ya da binadan kaynaklı sorunlar nedeniyle yüzlerce öğretmen, binlerce öğrenci ile çalışanların can güvenliği risk altındadır" görüşünde birleştiler.
Yapılan yazışmalarda bu binaların teknik açıdan eğitime ve öğretim uygun olup olmadığını il teşkilatları ile koordineli olarak denetleyen, İnşaat ve Emlak Daire Başkanlığı ise yönetmeliğe aykırı olarak, "geçici kabul tutanağı ile açılabilir" şeklide görüş bildirdi.
Yapı kullanım izin belgesi olmayan yaklaşık 150 okulun eğitim ve öğretime "mevzuata aykırıdır, vicdanen ve hukuken bu sorumluluğu alamam" diyerek onay vermeyen daire başkanı da bakan oluru ile görevden alındı.
Bu değişiklik sonrası Dr. Genoğlu'na bağlı, Eğitim Ortamlarının ve Öğrenme Süreçlerinin Geliştirilmesi Daire Başkanlığında görevli memur, şef ve uzmana, "tayin iması" ile 75 okulun açılması için imza attırıldığı iddia edildi.
(Dr. Cem Genoğlu)
İlgili Şube Müdürü Durmuş Karataş ise, "Yapı kullanım İzin Belgesi olmadan bu okullar açılamaz" şerhi düşerek imzaladı ama yeni atanan daire başkanı imzaladı.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un özel okul sahibi olarak yapı kullanma izin belgesinin nasıl zor şartlarda alındığını bildiğine vaktiyle tanıklık da etmiştim.
Ziya hoca özel okul sahibi olarak bu belge olmadan okul açılışlarına izin verilmesini bakalım nasıl değerlendirecek?
Diğer önemli bir konu ise "Yapı kullanım İzin Belgesi" alma yükümlülüğünü kime ait olduğu şeklinde.
Yasal mevzuata göre bu okulların ileride kamu zararı oluşturmayacak şekilde eksiksiz ve hatasız şekilde mütahitler tarafından tamamlanıp, "Yapı kullanım İzin Belgesini" de alınarak Milli Eğitim Bakanlığına teslim edilmesi gerekiyor.
Bu zorunluluk okulların inşa eden mütahitlere, "SGK prim borçlarını ödeme, Vergi borçlarını ödeme" gibi çeşitli mali yükümlülükler getiriyor.
Bu yükümlülükler ile belediyelerin ve devletin istediği zorunlu görevleri yerine getirmeyen mütahitler okulların açılması ile bu yükümlülüklerden belli bir süre dahi olsa kurtulmuş oluyorlar.
Tabi bu arada il milli eğitim müdürlüklerinin de görevlerini yerine eksiksiz getirmedikleri ortaya çıkıyor.
Bu konunun idari yönüne ek olarak bir de okul binalarının "eksik bırakılan yapı işleri" de mali yönden ortaya çıkıyor.
Milli eğitim Bakanlığı bu kez eksiği olan bu yeni okulların onarımlarının yapılması için bakanlık bütçesinden harcama yapmak zorunda kalıyor ve kamu zararı da oluşuyor.
Size çok çarpıcı bir örnek vereyim:
14 Şubat 2018 tarihinde "81 il 81 Kızılay Anaokulu Projesi" kapsamında yapımı tamamlanan Sivas ili Suşehri ilçesindeki bir okulu kimler açtı dersiniz?
Sıkı durun yazıyorum.
Dönemin Başbakanı Binali Yıldırım ve eşi Semiha Yıldırım açtı.
Peki, Kızılay'ın bu okuluna kimin adı verildi?
Yıldırım'ın Çanakkale'de şehit olan dedesi Kemal Yıldırım'ın adı verildi.
Şimdi büyük skandalı açıklıyorum:
Kemal Yıldırım okulunun, Yapı Kullanım İzin Belgesini bir kenara bırakın çünkü tam kaçak bina durumunda yani inşaat yapı ruhsatı dahi yok…
Değerli okurlarım,
Bakan Ziya Selçuk yapı kullanım izin belgesi olmadığı halde açılış onayı bekleyen yaklaşık 75 okul binasına da bakalım açılış izni verdirecek mi?
Can ve mal güvenliği açısından Safran'ın onayı ile açılmasına onay verilen 75 okul kapatılacak mı?