Milletvekili olmayanı cennete almıyorlar mı!

Yerine ikame edebileceğimiz demokratik başka bir mekanizma geliştirebilmiş olsam "Türk siyasetinin toptan feshini" isterdim!

***

Bir taraftan;

"Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimi..."

"Atatürk Cumhuriyeti'nin belki de son seçimi..."

"Hayati önemde bir seçim..."

"Ya şimdi ya hiç..."

"Hepimiz elimizi taşın altına koyacağız..."

"Bu başka hiçbir seçime benzemiyor..."

"24 Haziran'a kadar durmak, uyumak, yorulmak yok..."

"Mevzubahis vatansa gerisi teferruat..." nutukları atıyorsun...

***

Öbür yandan;

"Parti içi muhalefeti tasfiye ettiler..."

"İnce ekibini tasfiye ettiler..."

"Kırgınım, bana bir yer bulamadılar..."

"Gördüğüm lüzum üzerine adaylıktan istifa ediyorum..."

"Teşkilatımızın desteklediği isimlere listede yer verilmediği için istifa ediyoruz..."

Hiç oluyor mu?

Özellikle bu semptomu muhalefet partilerinde gösterenler;

Yakışıyor mu?

***

"24 Haziran"daki madem Türkiye'nin beka/kader seçimi, binlerce yıllık tarihi birikimin üzerine inşa edilmiş 95 yıllık devletin bekası/kaderi bütün diğer etkenlerden azade, tek başına bilmem ne şehrinde, bilmem kimin aday gösterilip gösterilmemesine mi tahvilli yani?

Ne kendinizi bu kadar önemseyin...

Ne Türkiye Cumhuriyetini bu kadar küçümseyin...

***

Hepsini geçtim...

Türkiye'yi içinde bulunduğu cendereden çekip çıkarmaya, iyileştirmeye, nefes aldırmaya, gerim gerim gerilen iklimi yumuşatmaya talip olan siyasi partilerin mensupları bile bu mücadeleye ancak ve sadece "milletvekili yapılmak" şartıyla katkı verecekse/veriyorsa/verirse sıradan vatandaştan nasıl destek isteyecekler; hangi yüzle?

Siyasi partilerin mensupları bile bu mücadeleyi "şahsi çıkar" paralelinde yürütecekse, sıradan vatandaştan nasıl "şahsi çıkar gözetmeksizin" canlarını dişlerine takıp destek olmasını isteyecekler; hangi yüzle?

Siyasi partilerin mensupları bile "ben yoksam kimse olmasın" derse, sıradan vatandaşı nasıl inandıracaklar "sen yoksan bir eksiğiz" söylemine; hangi yüzle?

Milletvekili olmayanı cennete mi almıyorlarmış; gaipten öyle bir haber mi geldi ki bir nevi "vatani görev" diye, "milletin hizmetinde" olmak üzere çıktığınız yolda bir liste uğruna aniden basabiliyorsunuz frene?

***

Bir anlamadınız gitti;

Siz kendinizi kurtarırsanız değil, Türkiye kurtulursa hepimiz kurtuluruz!

***

"Millet aklı" varsa bunu unutmaz

MHP'li milletvekili ve parti yöneticilerine kaset kumpası kurduğu ve FETÖ bağlantısı iddiasıyla aranan Ankara Emniyet Müdürlüğü eski İstihbarat Şube Müdürü Zeki Güven yakalanınca aklıma geldi:

"Millet aklı", meydanlarda "Hâlâ bu medya, bu siyasiler 'İnsanın özeline karışıyor' diyorlar. Yahu kendi eşiyle mi bir şey oluyor da özel oluyor. Bu özel değil, bu genel genel. Bu genel bir ahlaksızlıktır... Böyle özel olur mu? Özelse niçin bu milletvekillerini istifa ettirdin" diyerek, bir sürü ailenin felaketine yol açan bu aşağılık kumpastan siyasi rant çıkarmaya çalışan zihniyeti mi desteklesin?

Ne istediğinizin farkında mısınız?

***

SORU-YORUM

Doların bütün zamanların rekorunu kırdığı gün "Dolar aslında sandığınız kadar yüksek değil" diyen zata soruyorum biz mi çok "alçağız" yani? Ondan mı zirvede görünüyor cebimize?

***

Aynısını HDP adayları için de söylediniz mi?

Ayşegül Arslan'ı, Halk TV'deki Medya Mahallesi'nde büyük bir öfkeyle masaya vururken görünce "Ne diyor?" bir bakayım dedim... Ünal Osmanağaoğlu'nun MHP'den İzmir Milletvekili adayı olduğunu sanıp "Eyyy İzmir, MHP'ye bir vekil bile seçtirmeyin" çağrısı yapıyormuş.

Mezardakilerin oy kullanabildiğine şahit olmuştuk da aday olabildiğini görmemiştik!

Neyse ki, reji fark etti de aday olanın Tamer Osmanağaoğlu olduğunu hatırlattı Arslan'a...

Sonuç mu?

Değişmedi.

Arslan bu defa da, "Eyy İzmir... Ünal Osmanağaoğlu'nun kardeşini vekil seçtirmeyin... Görelim sizi..." diye bağırmaya başladı. Bir de ekledi:

"Gerekli şartları uysaydı eminim ki Ünal Osmanağaoğlu'nu da aday yaparlardı!"

Mezarda mı?

***

Ayşenur Arslan'ı çok seviyorum...

"80 öncesi"ni aşamamasını hiç sevmiyorum.

Herkes için her durumda "adalet" duygusuyla yazan biri olarak sadece şunu sorup bitirmek istiyorum:

HDP, kardeşi dağda olan ve muhtemelen kardeşinin, eşinin, dostunun vs. elinde de sayısız masumun kanı olan birini aday gösterdiğinde (ki onlarca adayı-vekili oldu böyle) "Eyy Diyarbakır", "Eyyy Van", "Eyyy Şırnak", "Eyyy İstanbul" filan deyip aynı hırsla vurdunuz mu o masaya?"

Yazarın Diğer Yazıları